Yarını nasıl fiyatlıyoruz?

Şeref OĞUZ
Şeref OĞUZ ÖNERİ - YORUM

Bol para, düşük faiz, seçim ekonomisi ile büyüme ivmesini koruyan Türkiye, yarını değil bugünün konforunu fiyatlıyor. Bir bakıma yarını ipotek ediyor ve “seçimden sonra kıyamet kopsa da…” seçime kadar enflasyon balonunu şişirmeye devam ediyoruz.

Paramızı kur koruması ile koruyoruz. Konut projeleri yapıyoruz. Asgari ücreti artırıyoruz. Emeklilikte Yaşa Takılanlar’a yeni kapı açıyoruz. Bolluk ülkesinin ferah zamanlarını banknot matbaası finanse ediyor. Sürekli para basıyoruz ve bu saadetin hiç bitmeyeceğini zannediyor ama yanılıyoruz.

PEKİ, NE OLUYOR? REFAHI NASIL SAĞLIYORUZ?

Dünya, ekonomik kışa hazırlanırken, seçim ekonomisi sürecinde pastırma yazı yaşıyor. Bu sahte baharın ardından gelecek olan, elbette ki bir buzul çağı… Böylesine doludizgin parasal genişlemenin, sadece ekonomik değil, siyasi sonuçlarının da olacağını pekâlâ biliyoruz.

Ama umurumuzda değil… Seçimi kazanmak için her şeyi yapmayı, kendimize hak görüyor, sahte refah yaratmaya muktedir olduğumuzu sanıyoruz. Enflasyon balonu sürekli şişer mi? Bir yere kadar evet ama eninde sonunda patlayacaktır. Sonsuza dek şişebilen bir balon yoktur, olmamıştır, olmayacaktır.

İKİ SORU İKİ CEVAP

Yarın ne olacak?

Olacağı şu; seçimi kim kazanırsa kazansın, IMF’ye rahmet okutacak acı reçeteleri uygulamak zorunda kalacak. Tıpkı FED’in para basıp dünyaya saçarak ekonomileri getirdiği noktada olan biten gibi; enflasyon pençesinde uzun yıllar yaşamaya mahkûm edileceğiz.

Seçim sonrası buzul çağı ne kadar sürer?

Bunun cevabı, seçimden sonra nasıl bir siyasi kompozisyonun ortaya çıkacağından da bağımsız gelişecektir. Neticede kim kazanırsa kazansın, rekor düzeye gelmiş enflasyonu indirmek için faizi zıplatacak, sıkı para politikası uygulayacak, kemer sıktıracaktır. Şu anda para basmaya vesile olması için ha bire yeni enstrümanlar, paketler üretiyoruz ama bunların faturası nasılsa önümüze getirilecek.

NOT

HETERODOKS AKIL TUTULMASI MI?

Bildik ekonomi politikalarından farklılık anlamına gelen Heterodoks; suyu yukarı akıtma girişimi olsa da bir mantığa oturtulabilir. Ancak içine “eklektik” diye “kafana göre takıl” yaklaşımı ilave edilince; bugünkü yönetilemeyen ekonomiye varıyorsunuz.

Yarın neler olacak? Seçime dek bu “patron çıldırdı” havası sürecek ve ardından akıl başa avdet edecek. Fakat önümüze konulacak faturayı ne kadar sürede ödeyebileceğimiz konusu biraz meçhul… 3 yıl diyen de var, 5 yıl diyen de… Hele ki seçimin ardından yenisini konuşacağımızdan söz edenler hayli fazla…

Yarını düşünmek yerine bugünü yaşamak ve seçimi kazanmak için her şeyi meşru görmek… Ekonomide neler oluyor diye sormayın. Meraklıysanız ve ille de bilmek istiyorum diyorsanız; TÜFE ile ÜFE’ye bakın ve sonra işlevsizleşen faizi görün. Bu, yeterince açık bir istatistik; TÜFE; %83,45, ÜFE; %51,50 ve TCMB Politika faizi %10,50. Ucuz faiz mi var? Kaçırmayın alın. Bu enflasyon ortamında bu faiz… Tasfiye satışları gibi… Patron sahiden çıldırmış olmalı

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Gölgelerin gücü adına 19 Temmuz 2024