Yerel seçimden sonra

Kerem ÖZDEMİR
Kerem ÖZDEMİR KEREM İLE İŞİN ASLI

Türkiye’nin yerel seçimlerde seçimini yapmasının ardından akıllı hareketlerle seçiminin sonuçlarını daha iyi bir noktaya götürmesi gerekiyor. Bunu yaparken bizim Türkçe’ye akıllı diye çevirdiğimiz smart sözcüğünün daha iyi bir karşılığının kullanışlı olduğunu aklımızda tutmalıyız.

Seçim sonuçları ve ardından yaşanan gelişmeleri izlerken “House, MD” dizisindeki başrol karakter Dr. House’un iki sözünü hatırladım. Birincisi, “İnsanlar yalan söyler” ve ikincisi “İnsanlar değişmez.” Özellikle seçim sonrası, House’u haklı çıkardı. Sevinenlerin sevinçleri ve kızanların kızgınlıkları bundan sonraki dönemde yapılması gereken işleri unutturmamalı.

Türkiye’nin 2023 Kahramanmaraş depreminin ardından büyük şehir belediyelerinin olanakları ile yaptıkları ve bunu yapan belediyelerin sürekliliklerini korumaları, Türkiye’nin yeni dönemde yeni bir bütünleşme ve birlikte kalkınma dinamiğine sahip olduğunu gösteriyor. Burada CHP’yi aşan bir dinamiğin ortaya çıkarılabileceği ve işlerin daha doğru yapılabilmesi için bir odağın oluşturulabileceği görülüyor.

Bunu siyasi değil, teknolojik bir bakış açısı ile söylüyorum. Bilişim Sanayicileri Derneği (TÜBİSAD) ve CONTEXT’in 19 Mart’ta Hilton İstanbul Bosphorus’ta düzenlediği Kanal Forum 2024 etkinliğinde dijital dünyada yaşanan değişimleri değerlendiren CONTEXT Kurucusu ve CEO’su Howard Davies, toplantının hedef kitlesini oluşturan distribütörlere yönelik mesajlar verdi. CONTEXT’in distribütörlerden elde ettiği verilerle açıkladığı pazar dinamikleri düşünüldüğünde, Davies hayatın gerçeklerine en fazla hâkim isimlerden biri olarak bu alanda en fazla dikkate alınması gereken kişilerden biri olarak görülüyor.

CONTEXT’in öngörülerinin distribütörler açısından taşıdığı anlamı değerlendiren Davies, bu konudaki görüşlerini ya da mesajlarını beş maddede sıralıyor.

  1. Büyük teknoloji üreticileri ikinci hayat pazarının doğrudan kontrolünü elde edecekler

  2. Distribütörler, fiziksel döngüsellik için anahtar altyapıyı üretecekler

  3. Distribütörler döngüsellik raporlaması için merkezi API servisi sunacaklar

  4. Distribütörler, Sürdürülebilirlik ve Tedarik Zinciri İstihbaratına yönelik Makine Öğrenmesi Modelleri için en iyi veriye sahip olacaklar

  5. Teknoloji üreticileri bu modellere ve o istihbarata erişmek isteyecekler

Size, Davies’i dinlerken, sürdürülebilirlik ile döngüsellik arasında ne kadar büyük bir fark olduğunu bir kez daha anlamaktan duyduğum mutluluğu anlatmak isterdim ama bunun soğuk bir mühendislik yazısı olmasını istiyorum.

Davies’in toplantının hedef aldığı distribütör kitlesine yönelik mesajlarını, distribütör yerine yerel yönetim yazarak Türkiye’nin yeni siyasi tablosunda daha etkin hale geleceğini düşündüğüm yerel yönetimler üzerinden bir kalkınma programı kurgulamak için kullanmak mümkün. İş dünyasından alışık olduğumuz “her şey veri işine dönüşüyor” ifadesini bu kurguya uygulayarak yeni bir matematik oluşturabiliriz. İşi güç ekseninde kurgularsak, büyük üreticilerin kazandığı sonucu verecek bu matematikte, işin veri ya da data tarafı üzerine kurgulanması distribütörlerin yani yeni matematiğimizde yerel yönetimlerin kazanması anlamına gelecektir.

Veri ve özellikle genellemeden uzak ve anlık veri, küçük balığın ya da yerel yönetimlerin doğru tanımlanmış sorunları daha hızlı ve daha yerinde kullanılan kaynakla çözdüğü bir fiziksel ortamı ortaya çıkaracaktır. Bu fiziksel ortamın temel belirleyicisi ise, hız ve hakiki veriler olacaktır ki, bu yapay zekâ ile daha ileri aşaması olan müstahsil (generative) yapay zekâ uygulamaları için de uygun zemini oluşturacaktır.

EY’ın dijital dönüşümde yapay zekâ vurgusundan çıkarılacak dersler

EY Türkiye Danışmanlık Bölümü Şirket Ortağı ve Teknoloji Lideri Berna Yıldız’ın dijital dönüşümde yapay zekâ ve bulut ile ilgili adımların oynayacağı role ilişkin sözleri, yukarıdaki tezlerimi tek kişiye dayanan kehanetler olmaktan çıkarmamı sağlıyor. Üstelik Yıldız’ın deneyimi sayesinde bunlar sahada yaşanan gelişmeleri ve ortaya çıkan yeni ihtiyaçları da dikkate alarak oluşan yeni kehanetlere dönüşebiliyor.

Dikkatimi çeken en önemli gelişme, kullanıcı verisi ile ilgili. Nevzat Aydın’ın Yemeksepeti CEO’su olduğu dönemde maç saatlerinde hangi illerde hangi ürünlerin sipariş edildiği medyanın üzerine atladığı bir içerik oluşturuyordu. Pizza ile lahmacun arasında değişen tercihler ya da içecek seçimlerinde yaşanan değişimler haber kabul ediliyordu. Günümüzde ulaştığımız noktada bunlar, daha derinlemesine analizle iş istihbaratı ve karar destek araçlarına dönüşüyor. Eğlence ya da şaşkınlık boyutu sürse de, rekabet gücü ile bağlantılı boyut daha ilgi çekici hale gelmiş durumda.

Pizzadan örnek verirsek, giriş seviyesi (Margherita) pizza tercihinin daha yoğun olduğu şube ile daha kalburüstü modellerin ilgi gördüğü şube ayrıştırılarak stok yönetimini yapmak, günümüzün veri yönetiminin öne çıkan bir boyutu. Bu olanak, azımsanamayacak bir ekonomik etki yaratabiliyor. Benzer biçimde satışların zirve yaptığı özel günlerde toplam ciroya bakmak yerine ayrıntılı bir analiz yapmak, çevrimiçi siparişlerin daha etkin yönetimi ile birkaç şubenin kapatılması kararını ortaya çıkarabiliyor. Bunun ekonomik etkisi için de aynı yorumu yapabilirim.

Lojistik sektöründe e-ticaret oyuncularının standart büyüklükteki kutularını taşıma konusunda önemli mesafe kat edilmişken standart dışı olanı daha verimli taşımanın önemli bir iş problemi olduğunu söyleyen Yıldız, bu problemin can alıcı boyutunu “bir şeye sarılıp” gönderilen turşu kavanozu gibi nesnelerin oluşturduğunu ifade ediyor. Üç boyutlu görüntü elde etmeyi sağlayan kameralar ve daha ayrıntı modelleme gibi boyutları olan çözümler daha yüksek katma değer ve verimlilik anlamına gelmekle kalmıyor, dijital dönüşümün yeni örneklerini oluşturuyor.

Örnekler çok çeşitli ancak işin kalbinde yer alan insan kaynağı boyutu asıl büyük zaferlerin ya da yenilgilerin yaşanabileceği savaş alanını oluşturuyor. Yıldız, buradaki danışmanlığın, var olan yönetim ekibinin dijital dönüşümü gerçekleştirmeye uygun olmadığı yorumuna kadar vardığını ifade ediyor. Yetenekler ve insan kaynağının büyüklüğü ile niteliği gibi konuları zaten biliyorsunuz ancak kültür ve iş modelinin analizi ile büyük resmin doğru oluşturulması hâlâ çok kritik. Hâlâ diye yazıyorum çünkü bundan 20-25 yıl önce CRM projelerine yönelen şirketlerin kendi iş modellerinden bihaber olmaları yüzde 90’ların üzerine çıkan başarısız proje oranlarını ortaya çıkarıyordu. Yıldız, başarılı bir dönüşüm için iş modelinden organizasyona kadar her noktada doğru kurgunun yapılması gerektiğini söylerken iş süreçlerinin ve tedarik zincirlerinin de dijitalleşme ile uyumlu biçimde dönüşüme uğratılması gerektiğini ifade ediyor. EY Teknoloji Lideri Yıldız, yapay zekânın, dijital dönüşüm deneyiminin öğrettiği biçimde ayrı bir bileşen olarak departmanlaştırılarak değil, şirketin içine yayılarak organize edilmesi konusunda da benimle hemfikir oluyor.

Decathlon: İçi kadar dışı da yakıcı olmalı

Berna Yıldız ile dönüşüm için yapılacakları konuşurken Decathlon Türkiye Pazarlama ve İletişim Direktörü Öykü Pamuk Dolanbay ile de şirketin dışına bakan yüzünde yapılması gerekenleri ele aldık. Yani Dolanbay’ın yaptıkları ile ilgili anlattıkları üzerinden ben yapılması gerekenlere uzandım. Kendisinin 10 yıldır içinde yer aldığı Decathlon ile tanıştığımda ürünlerin insan sağlığına uygunluğuna verilen önem dikkatimi çekmişti. Aradan geçen yılların ardından Decathlon’un merkezindeki yönetimde pazarlama kökenli yöneticilerin gücünün artması ile birlikte şirket yüzünü pazarlamaya dönüyor.

Sporun rekabet ve mücadele boyutlarından ziyade insanları harekete geçirmeye dayanan daha toplumsal bir eksende atağa kalkacak olan Decathlon bunun pazarlamasını yaparken kendi mağazalarının dışında dijital pazaryerlerini kullanma yaklaşımını da sürdürecek ve güçlendirecek. Dikey alanlardaki uzmanlığını yansıtmayı sürdürecek olan markanın sosyallik tarafı, satışa yönelik uygulamasının (aplikasyon) kullanıcıları ile daha yakın duran ve ödüle dayalı sadakat programları ile yakınlığı artıran bir hal alması ile güçlenecek. Uygulama tarafındaki başarı formülü, Apple’ın Nike ile işbirliğinden beri değişmedi. Birlikte spor yapmayı ve sosyalleşmeyi sağlamak, spor markalarının uygulamalarının “killer app” haline gelip öne çıkmasını sağlıyor.

Dolanbay’ın bütün yeni pazarlama adımlarının arasında en büyük heyecanı mayıs ayında düzenlenen MayFest festivalinden duyması, bu alandaki dengenin de farkında olmasını sağlıyor. İnsana odaklanan ve Türkiye’den çıkan bu etkinliğe bağlanmak, insani bir durum; bu insani durumu yaşamak ise iş başarısı için önemli bir etken.

Bu örneklerin gösterdiği kadarıyla, yerel seçimin ardından hayatın normal akışı sürüyor.

 

 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Ödev yok deneyim var 25 Mart 2024