ECB: Altın, 2024'te küresel rezerv varlık olarak Euro'yu geride bıraktı
ECB’ye göre, "güvenli liman" varlıklardan altın, geçen yıl küresel resmi rezervlerin yüzde 20'sini oluşturarak yüzde 16'lık paya sahip Euro'yu geride bıraktı.
Avrupa Merkez Bankası (ECB), altının, rekor alımlar ve artan fiyatların etkisiyle merkez bankaları için dünyanın en önemli ikinci rezerv varlığı olarak Avrupa Birliği'ne (AB) üye 20 ülkenin tek para birimi olan Euro'yu geride bıraktığını bildirdi.
ECB, 2024 yılına yönelik Euro'nun uluslararası kullanımına ilişkin raporunu açıkladı. Buna göre, 2023 sonunda yüzde 20 olan Euro'nun uluslararası rezervlerdeki payı, geçen yılın sonunda döviz kuru dalgalanmalarına göre ayarlandığında büyük ölçüde değişmeyerek yüzde 20’de kaldı.
Küresel rezervlerdeki payı geçen yıl 2 puan düşmesine karşın dolar yüzde 57,8 pay ile dünyanın en çok tercih edilen resmi rezerv para birimi konumunu korurken, Çin yuanının payı ise 2,2 ile 2022’deki en yüksek seviyesinin 0,4 puan altında kaldı.
Piyasa fiyatlarına göre ise ons değerinin yeni zirvelere ulaşmasıyla birlikte “güvenli liman" varlıklardan altın, geçen yıl küresel resmi rezervlerin yüzde 20'sini oluşturarak yüzde 16'lık paya sahip Euro'yu geride bıraktı. Dolar, yüzde 46 pay ile birinci sıradaki yerini korudu.
ECB raporunda, “Merkez bankaları rekor hızla altın biriktirmeye devam etti. Merkez bankaları 2024’te 1000 tondan fazla altın satın aldı. Bu miktar önceki 10 yılda görülen yıllık ortalama miktarın iki katı. Merkez bankalarının küresel altın varlıkları şu anda 36 bine tona ulaşarak 1965 yılında Bretton Woods döneminde ulaşılan 38 bin tonluk tüm zamanların en yüksek seviyesine yaklaştı.” ifadelerine yer verildi.
Raporda, dünya çapındaki merkez bankalarının şu anda neredeyse 1965'teki kadar altın tuttuğu aktarılarak, “Bu stok, yüksek fiyatlarla birlikte, altını 2024’te piyasa fiyatlarında ABD dolarından sonra ikinci en büyük küresel rezerv varlığı haline getirdi.” değerlendirmesinde bulunuldu.
Geçen yıl altın fiyatında yaşanan yaklaşık yüzde 30'luk artışın altının küresel rezervler içindeki payının artmasının ana etkenlerinden biri olduğu vurgulanan raporda, parasal rezervler için altın talebinin 2022’deki Rusya-Ukrayna Savaşı'nın ardından keskin bir şekilde arttığının belirtilerek, talebin günümüze kadar yüksek kalmaya devam ettiği ifade edildi.
Raporda altın alımlarının finansal varlıkların dondurulması gibi yaptırımlara karşı bir koruma aracı olarak görüldüğü de belirtilerek, Çin ve Rusya'nın son 3 yılda diğer ülkelerden daha fazla altın biriktirdiği aktarıldı.
Uluslararası para birimlerinde daha fazla değişim
ECB Başkanı Christine Lagarde, konuya ilişkin değerlendirmesinde, merkez bankalarının altın birikimi rekor hızla devam ettirdiğini belirterek, “Bazı ülkeler geleneksel sınır ötesi ödeme sistemlerine alternatifleri aktif bir şekilde araştırdı. Özellikle Ukrayna'nın işgalinden bu yana, küresel ticarette faturalama para birimi kalıplarındaki değişimler ile jeopolitik hizalanmalar arasında bir bağlantı olduğuna dair kanıtlar bulunmaktadır.” ifadelerini kullandı.
Kripto para birimlerinin küresel kullanımını teşvik eden girişimler de dahil olmak üzere, Euronun uluslararası rolüne yönelik yeni zorluklar da ortaya çıktığına dikkati çeken Lagarde, ABD yönetimi tarafından uygulamaya konulan gümrük tarifelerinden sonra uluslararası para birimlerinde daha fazla değişim yaşanabileceğine işaret etti.
Lagarde, hızla değişen ortamda bir kez daha Avrupa'da finans ve sermaye piyasalarının entegrasyonunda ilerleme kaydedilmesi çağrısında bulundu.
Öte yandan Uluslararası Para Fonu (IMF) verilerine göre, ülkelerin döviz rezervleri içerisinde doların payı 2001'de yüzde 73 düzeyinde bulunuyordu. Dünya Altın Konseyi (WGC) "2024 Altın Talep Eğilimleri" raporunda da jeopolitik istikrarsızlık ve ABD'nin borç seviyelerine ilişkin endişelerin etkisiyle geçen yılın en büyük altın alıcılar arasında Hindistan, Çin, Türkiye ve Polonya merkez bankalarının yer aldığı belirtilmişti.
Değerli ekonomim.com okurları,
ekonomim.com ekibi olarak Türkiye'de ve dünyada yaşanan, haber değeri taşıyan gelişmeleri sizlere en hızlı, tarafsız ve kapsamlı şekilde sunmak için çalışıyoruz. Bu süreçte sunduğumuz haberlerle ilgili eleştiri, görüş ve yorumlarınız bizim için çok değerli. Ancak, karşılıklı saygı ve hukuka uygunluk çerçevesinde, daha sağlıklı bir tartışma ortamı oluşturmak adına yorum platformumuzda uyguladığımız bazı kurallarımız bulunmaktadır.
Sayfamızda Türkiye Cumhuriyeti kanunlarına ve evrensel insan haklarına aykırı yorumlar onaylanmaz ve silinir. Okurlarımız tarafından yapılan yorumların, (diğer okurlara yönelik olanlar da dahil) kişilere, ülkelere, topluluklara, sosyal sınıflara ırk, cinsiyet, din, dil başta olmak üzere ayrımcılık içermesi durumunda, yorum editörlerimiz bu yorumları onaylamayacak ve silecektir. Onaylanmayacak ve silinecek yorumlar arasında aşağılama, nefret söylemi, küfür, hakaret, kadın ve çocuk istismarı, hayvanlara yönelik şiddet söylemleri de yer almaktadır. Suçu ve suçluyu övmek, Türkiye Cumhuriyeti yasalarına göre suçtur, bu nedenle bu tür yorumlar da ekonomim.com sayfalarında yer almayacaktır.
Ayrıca, Türkiye Cumhuriyeti mahkemelerinde doğruluğu kanıtlanamayan iddia, itham ve karalama içeren, halkı kin ve düşmanlığa tahrik eden, provokatif yorumlar da yapılamaz.
Markaların ticari itibarını zedeleyici, karalayıcı ve ticari zarara yol açabilecek yorumlar onaylanmaz ve silinir. Aynı şekilde, bir markaya yönelik promosyon veya reklam amaçlı yorumlar da onaylanmaz ve silinecek yorumlar kategorisindedir. Diğer web sitelerinden alınan bağlantılar ekonomim.com yorum alanında paylaşılamaz.
ekonomim.com yorum alanında paylaşılan tüm yorumların yasal sorumluluğu yorumu yapan kullanıcıya aittir, ekonomim.com bu sorumluluğu üstlenmez.
ekonomim.com'de yorum yapan her okur, yukarıda belirtilen kuralları, sitemizde yer alan Kullanım Koşulları'nı ve Gizlilik Sözleşmesi'ni okumuş ve kabul etmiş sayılır.
Kurallarımıza uygun şekilde saygı, nezaket, birlikte yaşama kuralları ve insan haklarına uygun yorumlarınız için teşekkür ederiz.