'Yeni dönemdeki en büyük tehdit: Bölgesel istikrarsızlık'

6 Şubat depremlerinde turizm ve tekstil sektörleri olumsuz etkilenen Mardin’de afet sonrası komplikasyonların giderilmesine yönelik girişimler sürüyor. Afet kaynaklı tüm sorunlarla baş edecek güçleri olduğunu vurgulayan MTSO Yönetim Kurulu Başkanı Çelik, en büyük tehdidin bölgesel istikrarsızlık olduğunu söyleyerek, Irak ve Suriye’de barışı sağlayacak girişimlerin artırılması gerektiğini belirtti.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
'Yeni dönemdeki en büyük tehdit: Bölgesel istikrarsızlık'

MEHMET NABİ BATUK / MARDİN

Mardin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Hatip Çelik, 6 Şubat depremlerinin ardından kentte turizm ve tekstil sektörünün derin yara aldığını kaydetti. Afetlerden dolaylı 2023 yılında bölge içerisinde lojistik bağların tekrar kurulduğunu ve bölgeye yönelik turizm algısının kötüleştiğini belirten Hatip Çelik, depremin ve seçim ekonomisinin getirdiği ağır yüklerin, kur çalkantıları ve yüksek enflasyonun da kent ekonomisi üzerindeki baskıyı artırdığını aktardı. Ancak tüm olumsuz faktörlerin yavaş yavaş etkisini kaybettiğini dile getiren Başkan Çelik, 2024 yılının tarım, turizm ve hizmet sektörlerinde atılım yılı olacağını aktardı. Çelik, “Hem 2023 yılında gerçekleşen felaketlerden kaynaklı sektörler yaralarını saracak hem de ekonomimizde enflasyon ile mücadelenin meyvelerinin alınacağı bir yıl bekliyoruz. Mardin potansiyeli yüksek ancak bir o kadar da bu potansiyeli değerlendiremeyen bir şehir. Bu kapsamda ilimizin gerçek potansiyelini harekete geçirmek için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. 2023-2026 stratejik planımızın vizyonu “Kadim Mirası ile Üreten Müreffeh Mardin” şeklindedir. Önümüzde altından kalkamayacağımız hiçbir problem yok.  Ancak tüm sektörlerimiz için en büyük tehdit bölgesel istikrarsızlıktır. Irak’ın istikrarının gelişmesi ve Suriye’nin bir an önce eski güvenli hale gelmesi aynı zamanda bizim gibi tüm sınır kentlerini olumlu etkileyecektir. Bölgedeki güvenlik sorunları çözüldüğünde sektörlerimiz katlanarak gelişecektir” dedi.  Depremden en çok turizm ve tekstil sektörleri etkilendi

Mardin’de 2023 yılında olumsuz etkilenen sektörler başında turizm ile tekstil sektörlerinin geldiğini ifade eden Hatip Çelik, turizmde depremin etkilerinden dolayı yaşanan rezervasyon iptallerinin 2022 yılına kıyasla doluluk oranlarının yüzde 60’a gerilediğini belirtti. Tekstil sektörünün ise özellikle personel maliyetlerinde yaşanan artışlardan dolayı ciddi anlamda zorlandığını dile getiren Başkan Çelik, “2024 yıl iki sektör için de toparlanma yılı olarak gerçekleşecektir.  Tarımsal mirası ile Mardin önemli bir gıda üreticisidir. Pandemi döneminde Gıda ürünlerine olan talep artmış sektörümüz öncü sektörlerden olmuştur. Buna ek olarak Irak ilimizin en önemli ihracat partneridir. Irak’ta yükselen enflasyon ve bankacılık sektöründen kaynaklı ödemelerin gecikmesi gıda sektörümüzü olumsuz etkilemiştir. Diğer taraftan deprem yaralarının sarılması için inşaat faaliyetlerinin deprem bölgesinde yoğunlaşması “inşaat malzemesi” üreten ve bunun nakliyesini yapan lojistik sektörleri olumlu yönde geliştirmiştir” diye konuştu.

Mardinli ihracatçılar Irak’a alternatif pazar arıyor

Kentteki üreticilerin 2023 yılını 1 milyar 60 milyon ABD Doları ihracatla kapattığını ifade eden Hatip Çelik, Türkiye’nin en fazla ihracat yapan 21. İli olduklarını kaydetti. Kent ihracatını %60’lık payı ile gıda sektörünün üstlendiğini söyleyen Çelik, şöyle konuştu: “Genel ihracatımızın lokomotifliğini un ve bulgur ürünleri üstleniyor. Gıda sektörden sonra inşaat Malzemeleri, Tekstil ve Konfeksiyon sektörleri il ihracatını sırtlıyor. İhracatımızın %82,8’i Irak’a gerçekleşmektedir. Irak’a uzun yıllardır bağımlı olan ihracatımız yeterli olmasa da yavaş yavaş ülke çeşitlendirmesine gidiyoruz. Geçmiş dönemde Irak’ın ağırlığı %90’nın altına düşmüyordu. Ancak geçmiş dönemde ihracatımızın yüksek olmadığı ülkelerden ABD ve Romanya gibi ülkelerde önemli ticari partnerlikler oluşturuldu. Tekstil sektörümüzün gelişmesi ülke çeşitlendirmesini hızlandırdı. Yeni dönemde dünyanın en büyük pazarları olan ABD, AB Ülkeleri ve İngiltere’yi hedef pazarlarımız olarak belirledik. Bunlara ek olarak gelişen Afrika pazarları ile ticaretimizi artırmaya çalışıyoruz. Bu kapsamda Libya, Cezayir, Fas ve Nijerya’ya ihracatımız devam ediyor. Mardin 2023 yılında toplamda 101 ülkeye ihracat gerçekleştirdi. İhracatımızın gelişmesi için girişimcilik altyapımızın ve üretim altyapımızın gelişmesini sağlayacak girişimlere ağırlık verdik”

Hedef pazarlara yönelik dijitalleşme ve yeşil dönüşüm stratejini devreye aldı

Yeşil dönüşüm, dijitalleşme, kadın – genç girişimcilik konularında özel projelerini kapsayan 2023-2026 yılı Stratejik Planlarına uygun projeler hazırladıklarını söyleyen Hatip Çelik, “Ülkemizin ve ilimizin geleceği tüm sektörleri etkileyen yeşil dönüşüm ve dijitalleşmedir. Bu kapsamda Kalkınma Ajansı’na Yeşil Dönüşüm ve Dijital Dönüşüm konularında projeler hazırladık. Özellikle AB ülkelerine ihracat yapan sektörlerimiz bu konularda destek bekliyor. Yeşil Dönüşüm ile aynı zamanda dünyamızın en güncel problemi olan iklim değişikliği ile mücadelede etkin rol alınacaktır. Dijital Dönüşüm Ofisimiz ile üyelerimize dijital dönüşüm konusunda destek vermeyi hedefliyoruz. Artık ana rekabet dijitalde. Mardin Kadın istihdamının en düşük ancak genç nüfusun en yüksek olduğu kentler arasında 24 yaş ortalaması ile ilimiz ülkenin geleceğini sırtlıyor. Diğer taraftan %26 ile kadın istihdam oranının en düşük olduğu kentlerdendir. Kalkınma için gençler bir uçağın motorları kadınlar ise iki kanttan biridir. Bu kapsamda özellikle genç ve kadın geirişimciliği ve istihdamı arttırmaya yönelik SEECO gibi projeleri destekliyoruz”

İş dünyasının en önemli beklentisi finansal kaynaklara erişimin kolaylaştırılması

Mardinli iş insanlarının Türkiye’deki tüm iş insanları gibi yaşadığı en önemli problemin finansmana erişim olduğunu vurgulayan Hatip Çelik, “Başta tekstil sektörü olmak üzere sanayi ve hizmet sektörü Mardin’in en önemli istihdam kaynaklarıdır. Mevcut durumda yeni yatırımların gerçekleştirilmesi ve artan maliyetlere karşılık mevcut işletmelerin ihtiyaç duyduğu işletme finansmanı erişim çok sıkıntılıdır. 6 Şubat depremleri bu durumu daha da kötü hale getirmiştir. İşsizlik oranını azaltılması ve işletmelerin devamlılığı için özellikle 6. Bölge ve Deprem Bölgesine yönelik sıfır faizli kredi olanaklarının geliştirilmesi teklif ediyoruz. Ayrıca verilen kredilerin birebir takibinin gerçekleştirilerek yerinde kullanımının takip edilmesi de çok büyük önem arz ediyor” dedi.

Midyat OSB yatırımı hızlandırılmalı

Kent ekonomisinin en önemli diğer sorununda yeni sanayi bölgeleri olduğunu ifade eden MTSO Yönetim Kurulu Başkanı Hatip Çelik, “Mardin önemli ölçüde yeni sanayi yatırımı çekme potansiyeline sahiptir. Bu kapsamda hem 1. OSB hem de altyapısı tamamlanan 2. OSB’de doluluk oranı %100’e ulaştı. Yatırımların aksamaması için Midyat OSB yatırımının hızlandırılması ve Mardin 2. OSB genişleme alanının altyapısının hızla geliştirilmesi gerekiyor. Buna ek olarak hali hazırda altyapı ve üstyapısı sanayi yatırımlarına elverişli olan Derik ve Midyat Mülteci Kamplarının vakit kaybettirilmeden OSB alanlarına dönüştürülmesini öneriyoruz” diye konuştu. 

Çevre yolları ve Habur otobanı acilen tamamlanmalı

Kentin en önemli sorun alanlarından birisinin de ulaştırma ve lojistik altyapısındaki eksiklikler olduğunu belirten Başkan Çelik, “Mardin’in havayolu, demiryolu ve karayolları ile lojistik imkânları hâlihazırda mevcuttur. Ancak bu hatların amaca yönelik olarak stratejik bir bakış açısıyla multi-modal tarza entegrasyonuna ve geliştirilmesine ihtiyacımız var. Demiryolu taşımacılığı önemli maliyet avantajları sağlamasına rağmen iş dünyamız altyapı yetersizliğinden bu fırsatları değerlendiremiyor. Karayolları ağında çevre yollarının olmaması ve Habur Otobanının tamamlanamaması ilin dezavantajlı konuma geçmesine sebep oluyor. Buna ek olarak önemli bir lojistik üssü olması gereken ilde lojistik merkezimiz olamadığından konum avantajımız da kullanılamıyor. Bu kapsamda Mardin için Havalimanı uçuş sayısının arttırılması ve alanın uluslararası uçuşlara açılmasını bekliyoruz. Çevre yollarımızın ve Habur otobanın tamamlanması, demiryolunun geliştirilmesi ile lojistik merkezimiz kurulursa iş dünyamızın hem yurt içinde hem de yurt dışındaki rekabet gücü daha da artar” dedi.

Vizyon yatırımlar devam ediyor

Kentte tarım, turizm, ticaret ve sanayi projelerinin devam ettiğini kaydeden Hatip Çelik, “Tarım ’da GAP Sulama kanallarının inşaatı sürüyor. Yer altı sularımız üzerindeki baskının azaltılması, elektrik tüketiminin azaltılması ve daha profesyonel sulu tarıma geçilebilmesi için bu projeler hayati öneme sahip. Ovaya 2024 yılı itibari ile su verilmeye başlanacak. Ayrıca Ilısu Barajı GES Yatırımı için fizibilite çalışması devam ediyor. İşletmelerimizin iklim değişikliği, yeni rekabet ortamı ve karbon yasalarına hazırlanması için dijital ve yeşil dönüşüm merkezi projesi hazırlandı. Bu merkez aynı zamanda bir İŞGEM olarak faaliyet gösterecektir. Öte yandan Turizm Yatırım Teşvik Belgesi almış 8 adet tesisin inşaatı hızla devam ediyor. Büyükşehir Belediyesi ve Mardin Valiliği koordinasyonunda tarihi kent merkezimizdeki betonarme yapıların yıkılması da sektörümüzün avantajlarını artırıyor. Hem yatırımların artması, hem de restorasyon projeleri Mardin’in turizm sektörünün daha fazla gelişmesine katkıda bulunacak.