Afet bölgesinde sigortalılık oranı yüzde 10

TSB Genel Sekreteri Obalı, sigorta sektörünün depremin ardından artan farkındalıkla yeni uygulamalar hazırladığını; afet sigortalarının en önemli gündem maddesi olduğunu söyledi. Obalı, afet bölgesinde yıkılan varlıkların sigorta oranının yüzde 10'lar seviyesinde olduğunu belirterek, bunun yüzde 43 civarında olan dünya ortalamasına çıkarılması gerektiğine dikkat çekti.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
Afet bölgesinde sigortalılık oranı yüzde 10

Türkiye Sigorta Birliği (TSB) Genel Sekreteri Özgür Obalı, sigorta sektörünün prim üretiminin 2022'de beklentilerin üzerinde arttığını belirterek, bundan sonraki süreçte artan deprem farkındalığı ile birlikte önleyici çalışmalara odaklanacaklarını, özellikle afet teminatlarının Türkiye'nin bir numaralı gündemi olması gerektiğini söyledi.

Obalı, Reuters ile yaptığı söyleşide, afet bölgesinde yıkılan varlıkların sigorta oranının yüzde 10'lar seviyesinde olduğunu belirterek, bunun yüzde 43 civarında olan dünya ortalamasına çıkarılması gerektiğine dikkat çekti.

Obalı, bundan sonraki süreçte, depremin ardından sigorta sektöründe yeni yaklaşımlar olacağını belirterek, yaşanan yıkıcı depremlerin ardından, deprem riski göz önüne alınarak önleyici bir adım atma yönünde çalışmaları olduğunu ifade etti.

Dünyadaki örnekler inceleniyor

Depremle ilgili olarak sigorta sektörünün atacağı adımlar konusunda dünyadaki iyi örneklerin incelendiğini belirten Obalı, düzenleyici otorite SEDDK (Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu) ile de konu üzerine görüşüldüğünü söyledi.

Türkiye'de 6 Şubat'ta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli ve şiddeti 7'nin üzerindeki depremlerde 11 il ağır yıkım yaşamıştı. Depremlerde 46,104 kişi hayatını kaybederken, milyonlarca kişi de deprem nedeniyle yer değiştirmiş durumda.

Obalı, Türkiye'nin katastrofik riskler konusunda hazır olması gerektiğinin altını çizdi ve "Şu anda farkındalığın çok yükseldiği bu dönemde de ortak akıl ve sağduyu çerçevesinde sigortaların ne kadar önemli olduğunu vurgulamak için birtakım çalışmalar yapıyoruz" dedi.

Dünyada riski doğru yönetebilenlere bir takım teşviklerin verilmesi gibi bazı mekanizmalar olduğunu söyleyen Obalı, sigorta yapılmadan önce denetimlerin yapılmasının önemine ve primlerin buna göre hesaplanmasına dikkat çekti.

Sigortacılığın ana unsuru olarak tüm dünyada kabul görmüş kuralların Türkiye'de de uygulandığını söyleyen Obalı, "Ancak sigorta sektörü olarak biz de bunu daha farkında olarak uygulamaya başlamak için net bir tavır sergileyeceğiz" dedi.

Obalı, depremle ilgili önleyici düzenlemeler arasında prim farkılaştırması olması gerektiğine dikkat çekerek, "Önlemini almış kişiye daha uygun primler, önlemini almamış kişilere de daha yüksek primlerle sigorta sunulması bu anlamda sistemin ve insanların risk algısının yönetilmesi, yönlendirmesi konusunda son derece önemli bir rol oynayacaktır diye düşünüyoruz" dedi.

 Afet teminatları dünya ortalamalarına çıkmalı

 Türkiye'nin depremin yaşandığı bölgede afet açısından sigortalanmış varlıkların toplam kayıpların yalnızca %10'unu oluşturduğunu söyleyen Obalı, "2021 sonu itibarıyla toplamda afetlerin sigortalanma oranı tüm dünya genelinde %43'ler mertebesinde. Afete maruz kalan varlıkların %43'ü sigortalanmış. Türkiye'de bu hâlâ deprem bölgesi özelinde konuşacak olursak %10'lar mertebesinde" dedi.

"Bunun hızlıca artması lazım" diyen Obalı, afet teminatlarının da hızlı bir şekilde dünya ortalamalarını çıkartılmasının Türkiye'nin bir numaralı gündemlerinden bir tanesi olması gerektiğini söyledi.

Sektörün tek başına deprem konusundaki adımlarda yeterli olmayacağını söyleyen Obalı, devletle, kamu otoritesiyle, kanun koyucuyla sektörün birlikte hareket etmesinin çok büyük önem taşıdığını belirtti.

Obalı, deprem sonrasında sıkça gündeme gelen İstanbul ile ilgili, şehirde sağlam konut ihtiyacı olduğunu ve bir an önce nüfus yoğunluğunun dağıtılması gibi makro projeler üzerine çalışılması gerektiğini söyledi.

BES'e ilgi arttı

Obalı'nın verdiği bilgiye göre, sektör prim üretimi 2022'de bir önceki yıla göre beklentilerin üzerinde bir artışla yüzde 123 büyüyerek 235 milyar TL'ye yükseldi.

Sağlık ve trafik branşının desteğiyle olan bu büyümenin yılın ilk aylarından gelen sonuçlar değerlendirildiğinde 2023'te artarak devam etmesini beklediklerini kaydeden Obalı, sigorta branşlarındaki performansı ise şöyle özetledi:

"Hem trafik tarafında, hem de özellikle sağlık branşında ciddi bir büyüme ivmesi oldu... Sağlık branşı yüzde 130 büyüdü, 30 milyar TL diyebiliriz. Yangın ve doğal afet branşları ylüzde 100'e yakın bir büyümeyle 27 milyar TL'nin üzerinde bir gerçekleşme yaşadı.. Otomobil satışlarında arz sorunu olmasına rağmen kasko satışları arttı"

Prim artışlarında enflasyonun artmasının etkili olduğunu söyleyen Obalı, ayrıca geçen sene bireysel emeklilikte 1.5 milyona yakın yeni bireysel emeklilik sözleşmesi yapıldığını kaydetti.

Obalı, "Alternatif yatırım ürünlerindeki getiri performansları hem döviz tarafında, hem TL tarafında göreceli olarak oldukça limitli kaldığı için bireysel emeklilik fonlarına teveccühü bu da artırdı" dedi.