Besin değeri yüksek sebzeli makarnayla ihracata hazırlanıyor

Gıda mühendisi Tuğba Öztermiyeci Bayburtluoğlu, temizlenmesi ve pişirilmesi zahmetli üç sebzeyi makarna ile bir araya getirerek, makarnalutfen.com üzerinden ailelerle buluşturdu. Ispanaklı, brokolili ve kerevizli makarnalar başta olmak üzere 200’e yakın çeşitte ürün ile 9 yıldır binlerce ailenin sofrasını tatlandırıyor. Girişimi sürecinde iki kitap yazan Öztermiyeci, ihracata da hazırlanıyor.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
Besin değeri yüksek sebzeli makarnayla ihracata hazırlanıyor

Sofraların sevilen lezzeti makarnaya yönelik, besin değerini yükseltecek bir dokunuş, önemli bir girişimin doğmasına neden oldu. 15 yıllık gıda mühendisi Tuğba Öztermiyeci Bayburtluoğlu, 2013’te kurduğu makarnalutfen.com e-ticaret sitesinde, kereviz, brokoli ve ıspanaklı makarna satışına başladı. 9 yılda hızlı büyüyen sitede 16 kadın çalıştıran makarnalutfen.com ürünleri, günde 300 koli, ayda 15 bin paketli ürünü müşterisiyle buluşuyor. Bebek ve çocuklara yönelik organik ürünlerle de tam bir ebeveyn ve aile dostu websitesine dönüştürdüğü girişimi, Tuğba Öztermiyeci Bayburtluoğlu’na yeni uğraş alanları da açtı.

Bugün makarnalutfen.com üzerinden 16 kadının emeği ile hazırlanan 50 çeşidi makarna olmak üzere 200’e yakın ürün, Türkiye’nin dört bir yanına dağıtılırken, üretim ve satış pazarlamanın başındaki Öztermiyeci, aynı zamanda eğitim ve tavsiyeleriyle de kamuoyunun karşısına çıkıyor.

Ürünleri, Trendyol’da da satışa sunulan, paketli olarak perakende mağazalarda da bulunan makarna.com kurucusu Tuğba Öztermiyeci Bayburtluoğlu, “Temizlenmesi, ayıklanması ve pişirilmesi en zor sebzeleri seçerek, makarna ile buluşturdum. Ürün tedariğinden, üretimine, satışına, satış sonrasına kadar tüm süreçler ben ve ekibim tarafından titizlikle yönetiliyor. İlk dönem bebek ve çocuk olarak ürünlerimi tüketenler ve ebeveynleri, şimdi yetişkin olarak da müşterim. Sağlıklı beslenme önerilerimi de can kulağı ile dinliyorlar. Paketli satışı artırarak rafl arda daha fazla bulunacağız. Yanı sıra yılsonunda ihracata da adım atacağız” diyor.

Kendisini, ‘ailenizin gıda mühendisi ve annesi’ olarak tanımlayan Tuğba Öztermiyeci Bayburtluoğlu, girişimcilere şu önerilerde bulunuyor:

  • Yerel veya küçük işletmeler de e-ticaret ile büyük şehirlerdeki esasında hiç ulaşamayacakları müşterilere ulaşabilirler. Zincir marketlerine göre pazaryerleri prim ve komisyon oranlarından daha düşük oranlarda ve ayrıca çok daha kısa vade süreleri söz konusu.
  • Yine küçük veya yerel işletmeler sadece kendilerine özel site açarak da ticaret yapabilirler. O zaman komisyon da ödemezler. Markalaşma için çaba harcamaları gerektiğinin farkına varmaları da söz konusu.
  • Geleneksel gıdalar, üretildikleri bölge ile sınırlı kalmadan tüm ülkeye bir kargo ile ulaşabilir. Dayanıklı olanları e-ihracata bile girebilirler, yeter ki belgeleri tam olsun.
  • Şirketler reklam ve raf önü tanıtım çabaları gibi ücretli tutundurma çabaları dışında ürünlerini sitelerinde, pazaryeri dükkanlarında detaylar vererek anlatabilirler ve sosyal medya hesaplarında müşterileri ile buluşup ürünlerini tanıtabilirler.
  • Tekrarlayan siparişlerin düzenli olarak tüketiciye ulaştırılması için abonelik sistemleri Türkiye'de özellikle çiftliklerden sağlanan taze meyve, sebze ve süt-yumurta gibi ürünler açısından tuttu. Bunun e-ticaret aracılığıyla geliştirilmesi ile şirketlere otomatik müşteriler bulmak, standart gelir modelini kurmak zor değil.
  • Abonelik sistemleri özellikle B2B için de çok avantajlı olacaktır.