Şimdi de tedarikçi grev uyarısı yaptı!

Metal işkolunda devam eden ücret pazarlığı, ana sanayi ile tedarikçinin de arasını açtı.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
Şimdi de tedarikçi grev uyarısı yaptı!

Metaldeki zam pazarlığı, ana sanayi ile tedarikçinin arasını açtı. Teklif edilen zammı karşılamalarının mümkün olmadığını savunan tedarikçiler, “İşçi grevinden korkuyorsunuz ama tedarikçi grevi yaklaşıyor” uyarısında bulunuyor.

Sadece Bursa’da 60 bine yakın işçinin çalıştığı metal iş kolunda işçi ve işveren arasındaki zam pazarlıkları devam ederken, gündeme gelen zam oranları ana sanayi ile tedarikçiler arasında iplerin gerilmesine neden oldu. EKONOMİ Gazetesi’ne açıklama yapan TİER 1 düzeyindeki büyük tedarikçiler sanayileri toplu sözleşme süreçlerinde gerekiyorsa ana sanayi ve tedarik sanayinin ayrılması gerektiğini savunuyor. Ana sanayinin maliyetleri içinde işçilik oranının yüzde 2 ila 3 arasında olduğuna işaret eden tedarik sanayicileri, kendilerinde ise bu oranın yüzde 20’lere ulaştığını, ana sanayinin işçilik ücretlerine yüzde 100 zam yapması halinde bile genel maliyetin sadece yüzde 3 etkileneceğini, tedarik sanayiinde ise aynı oranların karşılanamayacak noktalara ulaştığını vurguluyorlar. Sanayiciler, ana sanayilerin teklif ettiği oranların tedarikçileri derinden etkilediğini belirterek, “Bu durum tedarik sanayiinde ana sanayilere karşı bir tepki oluşmasına da neden oluyor. Ana sanayiler işçi grevinden korkuyor ama bir tedarikçi grevi yaklaşıyor. Tedarik sanayiinin çığlığı duyulmazsa pek çok batan şirket görmeye başlayacağız. Ürün maliyetlerinde işçilik maliyetleri çok yüksek. Ana sanayiler tedarik sanayii ekosistemi sayesinde Türkiye’de üretim yapabildiklerini unutmamalı. Tedarik sanayiinin batmasına müsaade etmemeli” değerlendirmesini yapıyor.

Türkiye’nin rekabetçiliğinin sorgulanır noktaya geldiğini ifade eden tedarik sanayicileri, ihracatta da kayıpların yaşanacağına, 2018 yılından bu yana uygulanan ekonomi politikaları kapsamında kurun enflasyon oranında artmamış olmasının bu kırılmanın ana nedeni olduğuna dikkati çekiyor.

“Üretime değil gerilime odaklandık”

MESS’in teklif ettiği yüzde 73’lük oranın işletme bazında kıdem ortalamasına göre yüzde 79’lara ulaştığını kaydeden sanayiciler, “Kıdemi yüksek olan şirketlerde bu oran çok daha yükseliyor. İşçiler de zor ekonomik şartlar nedeniyle haklı taleplerde bulunuyor. Öncelikle işçi ve işveren arasındaki bu sürecin sağlıklı şekilde sonlandırılmasını istiyoruz. Görünen enflasyon yüksek, açıklanan enflasyon düşük. Kur ise ona göre düşük kalıyor. Realitenin dengesi kurulamadığında sanayici üretimden kopma noktasına geliyor. Karlardan fedakarlıkla sürdürülebilir bir yapı kurulması mümkün değil. Çünkü ana sanayilerin de baskısıyla tedarik sanayiinde bu fedakarlığı kaldırabilecek karlılıklar yok. Sanayici, üretip daha fazla ihracat üzerine yoğunlaşmak yerine gerilimden kaynaklanan yıpranmışlığı yönetmeye çalışıyor. Ana sanayi tedarik sanayiiyle, tedarik sanayii de kendi alt tedarikçisiyle sürekli bir mücadele halinde. Bu da işe odaklanmak yerine sürekli gerilim yönetimine odaklanmayı gerektiriyor” değerlendirmesini yapıyor.      

KIDEMLİ ÇALIŞAN İÇİN ‘DENGE’ BEKLENTİSİ   

İşveren sendikası Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası’nın (MESS) daveti üzerine 13 Ocak günü yapılan toplantıda teklif ilk altı ay için ortalamada yüzde 73’e yükseltildi. Ancak bu oran işçi sendikalarında karşılık bulmadı. Sadece Bursa’da Türk Metal Sendikası üyesi 60 bine yakın işçiyi ilgilendiren süreçte bu hafta MESS’ten yeni bir teklif yapılması bekleniyor. Sendika özellikle 1’den 5 yıla, 5’ten 10 yıla kadar olan çalışanlar arasındaki dengenin kurulmasını bekliyor. Sendika yetkilileri “Ücrette bu dengeyi kurmak istiyoruz. Ancak alınan teklif bu dengeyi kurmuyor. Asgari ücretin yükselmesi hem dengeyi hem iş barışını bozuyor. Çalışanlar gergin şekilde bekliyor. Ekonomik şartlarda çalışanın aldığı ücretin bir değeri kalmıyor. Kimseyi üzmeyecek bir oran bekliyoruz. Sanayici maliyeti düşürme yolunu işçilikten kısarak sağlama yoluna gidiyor. Bu sene şartlar çok daha kötü. Sanayicilerin verimli iş için işçileri sevindirmesi lazım” dedi. Geçen hafta fabrikalarda 1 saat üretim durdurma eylemi yapıldığını hatırlatan sendika yetkilileri, genel merkezden gelecek direktif doğrultusunda eylemlere devam edeceklerini ifade etti.       

TEK SORUN "ORAN" DEĞİL...     

Tedarikçi firmaların tek sorunu zam oranı değil. Ana sanayi firmalarının işçilik zammından kaynaklanan farklar için altı aya varan süreler öngörmelerinin tedarikçi firmaları çok zor durumda bırakacağı belirtiliyor. TOBB Otomotiv Tedarik Sanayii Meclis Başkanı Alper Kanca, sözleşmenin Eylül 2023’te sona erdiğini, yeni sözleşme imzalandığında eylül-ocak farklarının ödeneceğini söyledi. Bu nakit çıkışının sorunun küçük kısmı olduğunu vurgulayan Kanca şu bilgeleri paylaştı: “Asıl sorun, geriye doğru ödenecek bu işçilik artışlarının müşteriden alınıp alınamayacağı. Bir ana sanayi şirketi, tedarikçi bir arkadaşımıza işçilik zammını 2024’ün ikinci çeyreğinden itibaren ödeyebileceğini söylemiş. Bu zammı 6 ay boyunca almazsam zarar ederim, dayanamam, diyor. Tedarik sanayicileri için çok kritik bir dönem. Geçmiş yıllarda bu çeşit sıkıntılarımızı yurt içi ve yurt dışına yayardık. Bu dönemin farkı aynı anda iki tarafta da çok kötü bir durumda olmamız. Özellikle ihracat tarafında kur artışının ücret zamlarının çok gerisinde olması sebebiyle anormal bir maliyet artışı var. Bunu yabancı müşterilerimize anlatmak, onları ikna etmek mümkün değil. Çünkü rakiplerde böyle bir işçilik maliyet artışı yok. İlaveten yurt içi OEM’ler işçilik zamlarını geç öderse, zarar edecek ve sıkıntıya düşecek tedarikçiler olacaktır.”