Cumhurbaşkanı Erdoğan: Lojistik hatların önemi daha da arttı
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Küresel ekonomide insan ve mal dolaşımını sağlayan lojistik hatların önemi her geçen gün daha da artıyor. Bölgemizde son dönemde yaşanan gerilimler ve belirsizlikler, yeni ve güvenli ulaştırma güzergahlarının ne kadar kıymetli olduğunu bir kez daha hatırlattı" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul'da düzenlenen "Küresel Ulaştırma Koridorları Forumu"nun açılışında yaptığı konuşmada, 70 ülkeden temsilciyi Türkiye'de misafir etmekten duyduğu memnuniyeti dile getirerek, "Kültür, ticaret, tarih ve medeniyetlerin buluşma noktası kadim şehrimiz İstanbul’a hoş geldiniz diyorum" ifadesini kullandı.
İki gün sürecek forumda yapılacak istişarelerin, alınacak kararların ve kurulacak dostlukların hayırlara vesile olmasını dileyen Erdoğan, "İnşallah forum kapsamında sınır ötesi işbirliği imkanları, dijitalleşme adımları, altyapı yatırımları ve transit taşıma süreçlerinin uyumlaştırılması gibi pek çok konuyu görüşme fırsatı bulacaksınız" dedi.
"51 trilyon dolarlık bir coğrafyanın merkezindesiniz"
Türkiye'nin konumunun önemine dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Şu anda yalnızca 4 saatlik uçuş mesafesiyle 67 ülkeye ve yaklaşık 1,5 milyar insana doğrudan erişim sağlayan bir ülkenin misafirisiniz. Ekonomik bakımdan toplam 51 trilyon doları aşan gayri safi yurt içi hasılaya sahip bir coğrafyanın tam merkezinde yer alıyorsunuz" diye konuştu.
Forumun uluslararası bir toplantıdan daha fazlası olduğunu vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti:
"Forumun bir uluslararası toplantıdan öte, Türkiye'nin ulaştırma vizyonunu ve liderlik kapasitesini tüm dünyaya gösteren önemli bir platform olacağına yürekten inanıyorum. Ulaştırma Bakanlığımız başta olmak üzere forumun düzenlenmesinde emeği geçenlere, dünyanın dört bir yanından gelerek foruma katkı verecek siz değerli dostlarımıza şimdiden teşekkür ediyorum."
"300 milyar dolarlık ulaştırma yatırımı yaptık"
Küresel ekonomide insan ve mal dolaşımını sağlayan lojistik hatların öneminin her geçen gün daha da arttığına dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bunun en açık örneğini Covid salgını döneminde hep beraber yaşadık. Bölgemizde son dönemde yaşanan gerilimler, Hürmüz Boğazı'nda, hava sahalarında ortaya çıkan belirsizlikler, yeni ve güvenli ulaştırma güzergahlarının ne kadar kıymetli olduğunu bir kez daha hatırlattı. Tarihte olduğu gibi, günümüzde de ulaşım imkanlarını geliştiren ülkeler, toplumlarının sadece refahına katkıda bulunmuyor, aynı zamanda kültürel ve bilimsel gelişimlerini de ilerletiyor." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:
"Türkiye'nin özellikle son 22 yıldır kara, hava ve deniz yollarına ilave olarak iletişim ve enerji hatlarına yaptığı büyük yatırımların gerisindeki en temel motivasyon işte bu yaklaşımdır. Yol medeniyettir dedik ve bu alanda gerçekten büyük bir yatırım seferberliğini başlattık. İktidarlarımız döneminde ulaştırma ve haberleşme altyapısına yaklaşık 300 milyar dolarlık yatırım yaptık. Bu yatırımların 177 milyar dolarlık kısmı karayollarına, 64 milyar doları demiryollarına, 25 milyar doları havayollarına, 4 milyar doları denizciliğe, 25 milyar doları ise haberleşme altyapısına harcandı. Bu yatırımların üretime etkisi ise 1 trilyon 65 milyar dolara tekabül ediyor. Ulaştırma yatırımlarımız sayesinde istihdamda da ciddi artışlar sağladık. Sanayiden ihracata, turizmden lojistik hizmetlerine kadar birçok sektör bu yatırımlardan olumlu etkilendi. Ulaştırma yatırımları adeta ekonomimizin itici gücü haline geldi.
6 bin 101 kilometreden devraldığımız bölünmüş yol mesafemiz 29 bin 742 kilometreye çıktı. Sadece 6 ilimiz bölünmüş yollarla birbirine bağlıyken, bugün bu sayı 77'ye yükseldi. Bin 714 kilometre olan otoyol uzunluğumuz 3 bin 796 kilometreyi buldu. Karayolu tünel sayımız 83'ten 513'e, tünel uzunluğumuz 50 kilometreden 790 kilometreye ulaştı. Köprü ve viyadük uzunluğumuzu 311 kilometreden 799 kilometreye yükselttik. Osmangazi, Yavuz Sultan Selim, Adıyaman Nissibi, Elazığ Ağın, Tohma, Hasankeyf-2, 1915 Çanakkale köprülerini ülkemize kazandırdık. Boludağı, Avrasya, Ilgaz 15 Temmuz İstiklal, İzmir Konak, Erkenek, Cankurtaran, Sabuncubeli, Ovit, Salarha, Pirinkayalar, Hasankeyf, Badal, Zigana tünellerini aziz milletimizin hizmetine verdik. İstanbul-İzmir Otoyolu, Kuzey Marmara Otoyolu, Menemen-Aliağa-Çandarlı Otoyolu, Ankara-Niğde Otoyolu, Kınalı-Tekirdağ-Çanakkale-Savaştepe Otoyolu gibi devasa yol projelerini hayata geçirdik.
Türkiye'yi hızlı trenle biz tanıştırdık
Türkiye'yi hızlı trenle biz tanıştırdık. Toplam 2 bin 251 kilometre uzunluğunda hızlı tren ağı inşa ettik. 2002 yılında 10 bin 948 kilometre olan demir yolu ağımızı 13 bin 919 kilometreye, 2 bin 505 kilometre olan sinyalli hat uzunluğunu 8 bin 46 kilometreye, 2 bin 122 kilometre olan elektrikli hat uzunluğunu ise 7 bin 274 kilometreye çıkardık. 11 bin 668 kilometre uzunluğundaki demir yollarımızı komple yeniledik.
Havalimanı sayımızı 58'e ulaştırdık
Havayolunu halkın yolu haline hamdolsun biz dönüştürdük. Havayollarında 26'dan devraldığımız havalimanı sayımızı 58'e ulaştırdık. Yurt dışı uçuş noktası 60'tan aldık, toplam 353'e getirdik. İstanbul Havalimanı'mız Türkiye'nin vizyon projesi olarak göz dolduruyor. Yılın ilk 5 ayında 32 milyona yaklaşan yolcu sayısıyla kendi rekorunu kırdı.
Ulaştırmada destan yazdık
Bir diğer çarpıcı rakam şudur: 2002 yılında ülkemizdeki toplam araç sayısı 8,5 milyon civarındayken, şehirler arasındaki ortalama hızımız saatte 40 kilometreydi. Bugün ülkemizdeki araç sayısı 32 milyonu geçmesine rağmen ortalama seyahat hızımız 90 kilometreye çıkmış durumda. Yani ulaştırmaya dair her başlıkta kelimenin tam manasıyla destan yazdık.
Muhalefetin takoz siyasetine takılmadık
Tabii burada şu acı gerçeği de vurgulamak mecburiyetindeyim. Hükümet olarak bütün bu yatırımları yaparken ülkemizdeki muhalefetin ve marjinal örgütlerin engelleme çabalarıyla da mücadele ettik. İstanbul Boğazı'na üçüncü bir gerdanlık gururla taktığımız Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nü sabote etmek için sokak olayları dahil her yolu denediler. İstanbul Havalimanı'yla ilgili akla ziyan bir sürü iftira attılar. Gün oldu, "Yol mu yiyeceğiz?" dediler. Gün oldu, "Bunlar külliyen israf" dediler. Gün oldu, "Yeni yol yaparak trafik sorunu çözülmez" dediler. Gün oldu, projeleri durdurmak için mahkeme kapılarında nöbet tuttular. Gün oldu, "Göçü hızlandırır" iddiasıyla hızlı tren projelerini tenkit ettiler. Daha burada sayamayacağımız bir sürü iddia, iftira ve eleştiriyle ulaştırma yatırımlarımıza kara çaldılar. Hizmetlerimizi dinamitlemeye çalıştılar.
Aslında ne iş yaptılar, ne hizmet ürettiler, ne de bizim iş yapmamızı, hizmet üretmemizi, vatandaşımızı hak ettiği eserlerle buluşturmamızı istediler. İdeolojik konfor alanlarının dışına çıkmaya hiçbir zaman yanaşmadılar. Ama biz bunlara aldırmadık. Muhalefetin takoz siyasetine hiçbir zaman teslim olmadık. Engellere takılmadan projelerimizi kararlılıkla hayata geçirdik. Hemen hepsi kıvanç kaynağımız pek çok eseri, yatırımı, vizyon projesini hamdolsun ülkemizin kazanç hanesine başarıyla yazdırdık.
Orta Koridor, deniz yoluna kıyasla iki kat daha hızlı taşıma imkanı sunuyor
Vatandaşlarımızla birlikte ülke ve komşuları, bölgeleri birbirine bağlayacak barış ve iş birliği yolları, koridorları, rotaları tesis ediyoruz. Bu noktada iki büyük projenin stratejik anlam kazandığını görüyoruz. Bunlardan ilki Orta Koridor'dur. Çin'den Avrupa'ya kadar uzanan ve 21 ülkeyi demir yolu ağıyla birbirine bağlayan Orta Koridor, deniz yoluna kıyasla iki kat daha hızlı, havayoluna göre ise yaklaşık dört kat daha ekonomik taşıma imkanı sunuyor.
Adeta tarihi ipek yolunu yeniden hizmete almıştır. Bu muazzam projenin daha da geliştirilmesini gerek ikili gerek Türk Devletleri Teşkilatı gibi platformlarda ele almaya devam ediyoruz.
Tüm bu girişimlerimizin yanı sıra Ortak Koridoru, Çin Halk Cumhuriyeti'nin kuşak ve yol girişimiyle uyumlaştırmaya yönelik çalışmalarımız sürüyor. Bu güzergah Avrupa ve Asya'yı güvenli bir şekilde birbirine bağlayacak. Süveyş üzerinden yapılan taşımalar ortalama 35 gün, Ümit Burnu'ndan yapılan taşımalar yaklaşık 45 gün sürerken Ortak Koridor'da yatırımlarımız tamamlandığında bu süre 15 günün altına inecek.
Ortak Koridor'un demir yolu üzerinden ticaret hacmi potansiyeli 75 milyar dolar seviyesinde. Ülkemizdeki yıllık taşıma kapasitesi ise 6,5 milyon ton civarında. Mevcut yatırımlarımızla yıllık 6,5 milyon ton taşıma hacmi hedefliyoruz.
Orta Koridor için yapımına devam ettiğimiz ve planladığımız projelerimizi hayata geçirdiğimizde toplam 114 milyar dolarlık üretim etkisi ve yıllık ortalama 144 bin kişiye istihdam sağlayacağımızı öngörüyoruz.
Kalkınma Yolu, bölgesel istikrar ve refahın anahtarı
Bir başka önem verdiğimiz proje ise Kalkınma Yolu'dur. Ticari bir tasavvur olmanın ötesinde bir barış projesi olan Kalkınma Yolu, kuzey-güney ekseninde coğrafyaları birbirine bağlarken komşumuz Irak'ı merkez alan konumuyla bölgesel istikrar ve refahın anahtarıdır. Avrupa'ya açılması hedefleniyor. Kalkınma Yolu'nun on yıllık projeksiyonla üretime etkisi elli milyar doları aşacak. İstihdama etkisinin ise yıllık ortalama altmış üç bin kişiyi bulması hesaplanıyor.
Kalkınma Yoluyla jeopolitik imkanlarımızı tüm bölgemizin faydalanacağı kapsamlı bir ekonomik avantaja dönüştüreceğiz. Projenin en büyük kazananı bizimle ve komşumuz Irak'la birlikte bölgemizdeki bütün kardeş ülkeler olacak.
Çevremizdeki tüm ülkelerle ilişkilerimizi kazan - kazan anlayışı temelinde ilerletirken aramızda gönül köprüleri kurmaya da önem veriyoruz.
Barış ve huzurun tüm dünyaya egemen olmasının ancak insanlığın bir bütün halinde kalkınmasıyla mümkün olacağına inanıyoruz. İşte bu nedenle artık Türkiye'nin sadece jeopolitik konumundan değil, jeostratejik güven adası olma özelliğinden de söz ediyoruz.
Bu iddiamızın altını ise ulaştırma yatırımlarımızla, insani yardımlarımızla, girişimci dış politikamızla, dünyada takdir toplayan vicdanlı duruşumuzla ve bölge halklarının refahına yaptığımız katkılarla dolduruyoruz.
Değerli ekonomim.com okurları,
ekonomim.com ekibi olarak Türkiye'de ve dünyada yaşanan, haber değeri taşıyan gelişmeleri sizlere en hızlı, tarafsız ve kapsamlı şekilde sunmak için çalışıyoruz. Bu süreçte sunduğumuz haberlerle ilgili eleştiri, görüş ve yorumlarınız bizim için çok değerli. Ancak, karşılıklı saygı ve hukuka uygunluk çerçevesinde, daha sağlıklı bir tartışma ortamı oluşturmak adına yorum platformumuzda uyguladığımız bazı kurallarımız bulunmaktadır.
Sayfamızda Türkiye Cumhuriyeti kanunlarına ve evrensel insan haklarına aykırı yorumlar onaylanmaz ve silinir. Okurlarımız tarafından yapılan yorumların, (diğer okurlara yönelik olanlar da dahil) kişilere, ülkelere, topluluklara, sosyal sınıflara ırk, cinsiyet, din, dil başta olmak üzere ayrımcılık içermesi durumunda, yorum editörlerimiz bu yorumları onaylamayacak ve silecektir. Onaylanmayacak ve silinecek yorumlar arasında aşağılama, nefret söylemi, küfür, hakaret, kadın ve çocuk istismarı, hayvanlara yönelik şiddet söylemleri de yer almaktadır. Suçu ve suçluyu övmek, Türkiye Cumhuriyeti yasalarına göre suçtur, bu nedenle bu tür yorumlar da ekonomim.com sayfalarında yer almayacaktır.
Ayrıca, Türkiye Cumhuriyeti mahkemelerinde doğruluğu kanıtlanamayan iddia, itham ve karalama içeren, halkı kin ve düşmanlığa tahrik eden, provokatif yorumlar da yapılamaz.
Markaların ticari itibarını zedeleyici, karalayıcı ve ticari zarara yol açabilecek yorumlar onaylanmaz ve silinir. Aynı şekilde, bir markaya yönelik promosyon veya reklam amaçlı yorumlar da onaylanmaz ve silinecek yorumlar kategorisindedir. Diğer web sitelerinden alınan bağlantılar ekonomim.com yorum alanında paylaşılamaz.
ekonomim.com yorum alanında paylaşılan tüm yorumların yasal sorumluluğu yorumu yapan kullanıcıya aittir, ekonomim.com bu sorumluluğu üstlenmez.
ekonomim.com'de yorum yapan her okur, yukarıda belirtilen kuralları, sitemizde yer alan Kullanım Koşulları'nı ve Gizlilik Sözleşmesi'ni okumuş ve kabul etmiş sayılır.
Kurallarımıza uygun şekilde saygı, nezaket, birlikte yaşama kuralları ve insan haklarına uygun yorumlarınız için teşekkür ederiz.