Duayen gazeteci Nezih Demirkent’i andık
Türk basınının duayeni Nezih Demirkent, vefatının 23’üncü yıl dönümünde kabri başında anıldı. Törende konuşan yakın dostu Rüştü Bozkurt, Demirkent’in değer üretmeye verdiği önemi vurgularken, TGC Genel Sekreteri Sibel Güneş de bağımsız gazeteciliğe verdiği öneme dikkat çekti.
İlkeli, bağımsız, tarafsız ve objektif gazeteciliğin duayen ismi Nezih Demirkent’i, O’nun okulunun takipçisi EKONOMİ çalışanları olarak vefatının 23’üncü yılında kabri başında andık. Törene EKONOMİ Gazetesi Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Güldağ, Başdanışman ve Yazarı Rüştü Bozkurt, Genel Yayın Yönetmeni Ömer Türkdönmez, Genel Yayın Koordinatörü Talip Aktaş, Haber Koordinatörü Mustafa Kemal Çolak, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Genel Sekreteri Sibel Güneş, TGC Üyesi Ertuğ Karakullukçu ile gazete çalışanları ve dostları katıldı. Demirkent’in yakın dostu ve çalışma arkadaşı olan TGC Onursal Üyesi ve Ekonomi Gazetesi Başdanışmanı Rüştü Bozkurt, törende yaptığı konuşmada Demirkent’in değer üretmeye verdiği önemi vurguladı. Nezih Demirkent’in bir insan olarak zaafları ve eksiklerinin de olduğunu kaydeden Bozkurt, sözlerini şöyle sürdürdü:
Değer üretenleri kollardı
“Ama en önemli artısı da değer üretmeyi bir kamu görevi olarak ele almasıdır. Değer üretenleri siyasi görüşlerine bakmaksızın kollamaya çalışırdı. Diğer bir özelliği de değer üretmenin bir katılımdan, sivil toplum örgütleriyle bir şeyler yapmaktan geçtiğini çok iyi bilmesiydi. Mesleki olarak sivil toplum örgütlenmelerine çok katkı yapması beni onunla dost olmaya iten unsurlardan oldu. Bir başka unsur ise söylenen en ağır eleştirileri bile dinler, tepki vermezdi. Yaptığım eleştirilere bir kez olsun ‘sen bunu bana neden söylüyorsun’ demedi. Bugün de Nezih Bey olsa umutlarımın kırıldığı, zihnimdeki belirsizliklerin arttığı anlarda bana bir aydınlık yol gösterirdi diye düşünüyorum. Hepimiz Nezih Demirkent gibi pozitif işler yapabilsek, geleceğe onun gibi izler bırakabilsek çok mutlu oluruz. Yerinde rahat uyusun.”
İşsiz gazetecilere kapısını açardı
Nezih Demirkent’in, TGC’nin kurumsallaşmasında çok büyük bir rol oynadığını ifade eden TGC Genel Sekreteri Sibel Güneş, “TGC’nin yerel ve yaygın basındaki etkinliğini artırdı. Gazetecilerin ekonomik problemlerini dikkate alarak, yeni bağışlar bularak Darıca’da o dönem 35 kişilik bir huzur evi yapılmasını sağladı. Tüm işsiz gazetecilere kapısını açan, basın iş yasasıyla çalışmayı öneren çok özel bir patrondu. Keşke Babıali’nin bütün patronları bu denli özel olsaydı. Nezih beyin açtığı yolu aynı şekilde sürdüreceğiz. Kendisini saygı ve rahmete anıyoruz” dedi.
Bağımsız gazeteciliğin sembolüydü
Nezih Demirkent’i sadece gazeteci olarak düşünmenin eksik kalacağını kaydeden TGC Üyesi Ertuğ Karakullukçu da şu ifadeleri kullandı: “Gazeteciliğinin yanında bir organizasyon insanı olarak da bir yönetici olarak da düşünülmelidir. Nezih Bey bağımsız gazeteciliğin sembolüydü. Haberiniz doğruysa çekinmeden yazardınız ve bilirdiniz ki arkanızda kapı gibi bir Nezih Demirkent var. Nezih bey Türkiye’de yerel gazeteciliği başlatan insandır. Anadolu’ya çok fazla önem verirdi. İşsiz insanlara sahip çıkan bir gazeteci babasıydı. Umut ediyoruz ki, onun yetiştirdiği insanlar onun ekolünü aynı şekilde devam ettirirler. O zaman ruhu da huzur bulacaktır. Kendisini saygı, sevgi ve rahmetle anıyoruz.”
