Tuncer Bakırhan: İmralı'daki tutanaklar kamuoyu ile paylaşılmalı

Partisinin grup toplantısında konuşan DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, İmralı'daki görüşme tutanaklarının kamuoyu ile paylaşılması gerektiğini kaydederek, "Tüm partileri bu sürece sahici katkı sunmaya çağırıyorum" dedi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
Tuncer Bakırhan: İmralı'daki tutanaklar kamuoyu ile paylaşılmalı

DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, partisinin TBMM grup toplantısında açıklamalarda bulundu.

Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu'nun İmralı ziyaretine ilişkin konuşan Bakırhan, "Heyet İmralı adasına gidince kıyamet mi koptu? Oraya gidiş barış yolunda önemli bir eşiği aştı. 4 Aralık'ta komisyon yeniden toplanacak ve heyet görüşme tutanağını paylaşacak" dedi.

Bakırhan, İmralı'daki görüşme tutanaklarının kamuoyu ile paylaşılması gerektiğini kaydederek, "Söz değil artık pratik adımların zamanıdır. Şimdi sorumluluk Meclis'te. Tüm partileri bu sürece sahici katkı sunmaya çağırıyorum" ifadelerini kullandı.

Özgür Özel'e tepki

CHP Genel Başkanı Özgür Özel'e yönelik eleştirilerde bulunan Bakırhan, "Biz Meclis’te barış için yasa konuşurken, sokaklarda barışı toplumsallaştırırken, siz kürsüden neden bir halkı aşağılayıcı sözler kullanıyorsunuz Sayın Özgür Özel?" diye sordu.

CHP'nin partilerine bazı ithamlarda bulunduğunu savunan Bakırhan, "Sayın Özel bize 'celladınıza aşık olmayın' diyor. Halkımız barış içinde eşit ve özgür yaşamak istiyor. Biz celladı çok iyi tanırız. Cellatları mezarlıklarımızdan, faili meçhullerimizden, direndiğimiz zindanlarımızdan çok iyi biliyoruz. Kimse bu hafızanın üzerine ucuz metaforlarla yaklaşmasın. Cellat defterini açacaksak hepiniz borçlu çıkarsınız. Bu sorunun çözümünün karşısındaysanız sözünüzü açık söyleyin" ifadelerini kullandı.

Bakırhan, özetle şu ifadeleri kullandı:

"Barış kapısı açıldığında eşikte durmak siyaset değildir. Biz bu kapıdan tüm Türkiye halklarının geçmesini, kimsenin geride kalmamasını istiyoruz.

Kürt meselesi yalnızca Kürtlerin değil, 86 milyonun sorumluluğudur; çözüm de birlikte üretilmelidir. Yüzyıllık acılar ancak geniş bir toplumsal mutabakatla, tüm renklerin yer aldığı ortak akılla çözülebilir.

Bu süreç bizler açısından hiçbir partiye angaje olmak değildir; ülkenin yüz yıllık meselesine çözüm arıyoruz.

Bizim hattımız üçüncü yoldur: Ne başkalarının vagonu oluruz ne de çözümü erteleyenleri makul görürüz. Yolumuza ortak paydaları büyüterek, yapıcı dili koruyarak ve kararlılıkla devam edeceğiz. Ve sonunda hep birlikte barışa ulaşacağız.

Biz ortak paydaları büyütmeye çalışırken ana muhalefet partisinin lideri, partimize ve tabanımıza bazı ithamlarda bulunuyor.

Öyle anlaşılıyor ki Sayın Özel, kurultay kürsüsünden bize 'Stockholm sendromu' teşhisi koyuyor, “Celladına aşık olmayın” diyor.

Biz de soruyoruz: Biz Meclis’te barış için yasa konuşurken, sokaklarda barışı toplumsallaştırırken, siz kürsüden neden bir halkı aşağılayıcı sözler kullanıyorsunuz?"

Gündem