“Başarıya dayalı” avukatlık ücreti
Prof. Dr. Nurettin Bilici (Çankaya Üniversitesi) - Av. Serdar Öden (Ankara Barosu)
Ülkemizin avukat sayısı 150 binin üzerine çıkmıştır. Bu çalışma ile avukatların ücretleri konusunda uygulamada sıklıkla yaşanan bir sorunun analizi amaçlanmaktadır.
Avukatlık ücret (veya hizmet) sözleşmesi, avukatın sahip olduğu bilgi ve tecrübeleri ile yargı organları ve/veya diğer kurul ve kurumlar nezdinde, müvekkilinin menfaatlerini korumaya yönelik hukuki yardımlarının (çabalarının) karşılığı olan ücreti düzenleyen sözleşmedir.
Türk Borçlar Kanunu’nun (BK) 502. maddesine göre vekil, sözleşme (içeriğine göre)… ücrete hak kazanır.”
Bu sözleşme ile avukatlık ücreti avukat ve müvekkil arasında serbestçe belirlenir. (Avukatlık Kanunu -AK- m. 164/2) “Taraflar, bir sözleşmenin içeriğini kanunda öngörülen sınırlar içinde özgürce belirleyebilirler.” (Sözleşme özgürlüğü: BK m. 26)[1]
Avukat ücret sözleşmesinin sınırları
Avukatlık Kanunu’nda avukatlık ücretinin serbestçe belirlenmesi kuralına bir alt bir de üst sınır getirilmiştir:
- Belirlenecek ücret avukatlık asgari ücret tarifesindeki miktarlardan az olamaz.
- Belirlenecek ücret dava veya hükmolunacak şeyin değerinin yüzde yirmi beşini geçemez.
Peşin mi, veresiye mi?
Avukat bu sınırları gözeterek imzaladığı ücret sözleşmesi ile belirlenen ücretin tamamını peşin alabileceği gibi bir kısmını peşin alıp bir kısmının alınmasını daha sonraya bırakabilir.
Bu meyanda uygulamada sıklıkla, belirlenen ücretin bir kısmı peşin alınmakta bir kısmı da “uyuşmazlığın (sorunun) veya (dava açılmışsa) davanın müvekkil lehine sonuçlanması” şartına bağlanarak daha sonraya bırakılmaktadır. Bu tip sözleşmelerin mevzuata uygunluğu konusunda (ücret tutarının %25 sınırını geçmemesi kaydıyla) hiçbir tereddüt bulunmamaktadır. “…şarta bağlı sözleşmeler geçerlidir.” (AK m. 163, f. 1)
Bu tip sözleşmelerin avukatın performansını artırıcı yönde etkisi de olur; çünkü, sadece başarılı olması durumunda ücretinin geri kalan kısmını alabileceğini bilen avukat, işini daha dikkatli, daha özenli yapar.
Başarıya dayalı sözleşme örnekleri
- Ücret 25 bin TL’dir. 5 bin TL peşin ödenecek, geri kalan 20 bin TL “davanın kazanılması” durumunda ödenecektir.
- Ücret 22 bin TL’dir. 7 bin TL peşin ödenecek, geri kalan 15 bin TL “müvekkilin alacağının tahsil edilmesi durumunda” ödenecektir.
- Ücret 17 bin TL’dir. 7 bin TL peşin ödenecek, geri kalan 10 bin TL “feshin haksızlığına karar verilmesi durumunda” ödenecektir.
- Ücret 37 bin TL’dir. 7 bin TL peşin ödenecek, geri kalan 30 bin TL “müvekkilin kendisinden talep edilen (500 bin TL tutarındaki) borçtan kurtulması” durumunda ödenecektir.
- Ücret 65 bin TL’dir. 15 bin TL peşin ödenecek, geri kalan 50 bin TL “vergi idaresinin müvekkilden talep ettiği (2 milyon TL tutarındaki) vergi borcundan kurtulması” durumunda ödenecektir.
Başarılı olup olunmadığı sorunu
Uygulamada “başarı şartına bağlı ücret ödemesi” konusunda çıkan sorunlar çoğu vakit hizmetin verilip sorunun çözülmesinden sonra yaşanmaktadır.
Sorunu çözümlenen (dertten kurtulan) müvekkil, sıklıkla ve çeşitli sebeplerle ücretin geri kalan kısmına itiraz edebilmektedir.
Koşula (başarı şartına) bağlanmış bulunan bu tip durumlarda ücrete hak kazanılabilmesi için koşulun gerçekleşmesi gerekir. Yani “davanın kazanılması”, “alacağın tahsil edilmesi”, “feshin haksızlığına karar verilmesi”, “borçlunun borçtan kurtarılması”, kısaca ücret sözleşmesi ile kararlaştırılan olumlu sonucun ortaya çıkması gerekir. Aksi takdirde avukatın geri kalan ücretini alması mümkün olmaz.
Bu çerçevede, “olumlu sonuç” var mı yok mu sorusuna cevap aranırken:
- Müvekkilin; “borçtan, yükümlülükten… kurtulup kurtulmadığına” veya “talep ettiği hususun (alacağının tahsili, fesih…) gerçekleşip gerçekleşmediğine” bakılır.
- Lehe sonuç, görüşmeler yoluyla veya dava yoluyla sağlanmış olabilir. Her durumda avukat geri kalan ücretine hak kazanır.
- Uyuşmazlığın; tarafların sulh olması, feragat, alacaklı tarafın işi takipsiz bırakması gibi sebeplerle erken bitmesi durumunda da avukat ücrete hak kazanır: “…sulh veya her ne suretle olursa olsun taraflar arasında anlaşmayla sonuçlanan ve takipsiz bırakılan işlerde… avukat ücretinin ödenmesi hususunda …borçlu sayılırlar.” (AK m. 165)
- Yargı yoluna taşınan uyuşmazlıklarda, başarı, yargılama sürecinin ilk aşamasında veya ilerleyen aşamalarında sağlanabilir. Her durumda avukat ücrete hak kazanır.
Bu kapsamda davalının haksızlığını anlayarak takibine devam etmemesi, kanun yollarına başvurmaması, talep edilen alacağın zamanaşımına uğraması gibi durumlarda da avukat başarılı olmuş sayılır ve sözleşme ile kararlaştırılan ücreti almaya hak kazanır.
- Davanın kısmen lehe sonuçlandığı durumlar olabilir. Bu tip durumlarda sözleşmede farklı bir durum öngörülmemişse (örneğin kısmi başarı durumunda da ücretin tamamının ödeneceği kararlaştırılmış olabilir) avukatın öngörülen ücretin bir kısmına (kabul oranı kadarlık kısmına) hak kazanması gerekir.
Sonuç
Avukatlık hizmeti;
- Müvekkil menfaatlerinin korunduğu (taleplerinin gerçekleştiği),
- Müvekkilin hakkına kavuştuğu,
- Müvekkilin kişilere veya devlete olan borcundan kurtulduğu tüm durumlarda başarılı olmuş (lehe sonuçlanmış) sayılır.
Bu konuda çıkabilecek uyuşmazlıkların önlenmesi açısından düzenlenen hizmet sözleşmelerinde “başarı”, “lehe sonuçlanma” kavramları ile neyin kastedildiğinin mümkün olduğunca ayrıntılı yazılmasında yarar bulunmaktadır.
Dipnot
[1] Sözleşme özgürlüğünün sınırı: Düzenlenecek sözleşmeler “Kanunun emredici hükümlerine, ahlaka, kamu düzenine, kişilik haklarına aykırı” olamaz “veya konusu imkânsız” olamaz. Aksi taktirde bu tip sözleşmeler hükümsüzdür. (BK m. 27)