Dijital dünyanın liderleri

Tunç DİPTAŞ

İster kabul edin ister etmeyin dünya geri dönülmez bir biçimde değişiyor. Sadece bir kamera ile bir ülkenin gündemi değişebiliyor. Dünyanın dört bir tarafından milyonlarca insanın ilgisi çekilebiliyor, gündem yaratılabiliyor. Üzerine günlerce konuşulup, yepyeni videolar yapılabiliyor.

Dijitalleşme son hızla yaygınlaşmakla kalmıyor, en büyük etkileri yaratmak için en güçlü araç haline geliyor.

İyi bir kamerası olan herkes sosyal medyayı kullanarak vermek istediği mesajı kişilere, toplumlara aktarabiliyor. Kendi tasarladığı içerikleri kendi kanalından yayınlayabiliyor.

Elbette milyonları etkileyebilmek için yalnızca bir kamera yeterli değil. Kitleleri etkileyebilmek, onların ilgisini çekmek için başka yeteneklere de sahip olmak gerekiyor.

YENİ DÜNYA, YENİ NORMLAR

Eskiden iyi bir yönetici olabilmek için şirketi kârlı bir duruma getirecek stratejileri ve hamleleri bilmek ve bu konuda uzman olmak önemliydi. Mikro bazda çalışma yapıp her aşamayı tasarlayabilmek, hiyerarşiyi doğru kurmak, siyah beyaz kurallarla, bazen korkuyla bazen ödülle çalışanları hedefe giden yolda motive etmek yönetici olabilmek için önemli özellikler arasındaydı.

Şimdi ise durum farklı. Pandeminin sonuna yaklaşıyoruz. Yeni dünyanın yeni normları belirleniyor. Teknolojinin gelişimi, dijitalin mutlak hakimiyeti insanlığı, çalışma ve şirket kültürünü değişime zorluyor. Birçok firma pandemi sonrasında da evden çalışmalara devam edileceğini açıkladı. Zoom toplantıları artık yeni norm oldu bile. Zamandan kazanmanın en iyi yolu oldu online toplantılar.

İşte bu yüzden, dijital dünyanın liderlerinin en önemli özellikleri arasında artık kamera karşısında konuşabilmek, insanları etkileyebilmek geliyor.

Eksiden herhangi bir işe başvurmak için güçlü bir CV’nin olması yeterliydi, şimdi bu yetmiyor maalesef. Şimdi güçlü bir video ile etkileyici ve özgün bir şekilde kendini ifade edebilmek, hedefl ere nasıl ulaşılacağını, kimleri nasıl motive edebileceğini kamera karşısında söyleyebilmek öne çıkıyor.

DİJİTAL DÜNYANIN LİDERLERİ İÇİN 5 ÖNERİ:

Peki dijital dünyada, kamera karşısında etkileyici konuşmak, insanları etkileyebilmek için ne yapmak gerekiyor?

1. Özgün olmak: Eskiden konuşurken saçın nasıl durduğuna, hangi kelimelerin nasıl söylendiğine, söz aralarında ne kadar nefes alındığına daha çok önem verilirdi. Dijital dünyada bunların yerine özgün olmak, kendin olmak daha önemli. Doğallık ve özgünlük mükemmeliyetçiliğin yerini aldı.
2. Tutkulu olmak: Uzun, yorucu ve detaylı konuşmalar yerine kısa, öz ve tutkulu olan konuşmalar insanları etkilemeyi başarıyor.
3. Hikâye ile anlatabilmek: Bir konuşmayı ilgi çekici haline getiren, bir mesajı daha anlaşılır kılan hikâye ile anlatabilmektir. İnsanların ilgisini çekmek istiyorsanız kendi hikayenizi ya da sizi etkileyen bir hikâyeyi paylaşarak mesajınızı aktarın.
4. Ses tonu ve enerji: Yapılan araştırmalar gösteriyor ki iletişimin yalnızca yüzde 7’si söylenen sözlerle gerçekleşiyor. Dr. Albert Mehrabian tarafından yapılan araştırma sonuçlarına göre vücut dili yüzde 55, ses tonu yüzde 38 oranında iletişimde etkili oluyor. Bu yüzden de eğer birisini konuşmanızla etkilemek istiyorsanız kendine güveninizin ses tonunuza ve vücut diline yansımasını sağlayın.
5. Amaç odaklılık: Hizmet odaklı çalışan, kendinden önce çalışanlarını düşünen bir liderin konuşması ego sahibi, kendini herkesten önemli gören bir liderden elbette daha samimi ve içten gelecektir. Yalnızca rakamlar ve hedef odaklı çalışmak yerine insan ve varoluş amacı odaklı olmaya gayret edin. Dijital dünyada duygusal iletişim kurabilmek, insan ihtiyaçlarını anlayıp bunlara cevap verebilmek ve konuşurken kalplerin tozunu alabilmek artık hiç olmadığı kadar önemli.

Rakamlarla dijital dünya

ABD, Birleşik Krallık, Almanya, Fransa, Hollanda, Çin, Hindistan, Japonya, Birleşik Arap Emirlikleri ve Meksika’daki büyük şirketlerde ve orta ölçekli işletmelerde çalışan 1000 iş lideri ve yaşları 18 ila 39 arasında değişen 2000 genç çalışanın (doğuştan dijital çalışanlar) katıldığı bir araştırmada edinilen bulguların son derece çarpıcı olduğunu düşünüyorum. Geçtiğimiz günlerde tamamlanan bu çalışmayı sizlerle de paylaşmak istiyorum:

● İş liderlerinin yalnızca yüzde 21’i Slack, WhatsApp ve benzeri anında mesajlaşma uygulamalarını iş amacıyla kullanıyor. Doğuştan dijital çalışanlar için ise bu oran yüzde 81.

● 40 yaşın altında olan çalışanların yüzde 90’ı, pandemi sonrası tam zamanlı olarak ofi ste çalışmaya dönmek istemiyor ve yarısından fazlası da (yüzde 51’i) çoğunlukla veya tamamen evden çalışmayı sürdürmek istiyor.

● Doğuştan dijital çalışanların yüzde 67’si pandemiyle birlikte, kuruluşlarının, dijital teknolojiye daha fazla yatırım yapması gerektiğine inanırken, iş liderlerinin yalnızca yüzde 22’si durumun bu şekilde olduğu kanaatinde.

● Günümüz liderlerinin yüzde 90’ı şirket kârlılığının en önemli öncelik olduğunu söylerken; doğuştan dijital çalışanların yüzde 83’ü, liderlik düzeyine ulaştığında çalışanların refahına öncelik vereceğini belirtiyor.

● Görülüyor ki dijital dünyada liderlik rolü üstlenenler ile doğuştan dijital çalışanlar arasında henüz büyük bir mesafe bulunuyor.