Faiz indirilince enflasyon bir düştü, bir düştü; sormayın!

Alaattin AKTAŞ
Alaattin AKTAŞ EKO ANALİZ

Hani enflasyonun sebebi yüksek faizdi ya... Hani faizi indirince enflasyon da gerileyecekti ya... Hatta geriliyordu ya... 

Çarşıda pazarda gördüğümüz fiyatları ve vatandaşın enflasyon yakınmasını bir kenara bıraktık ve bu tezin ne ölçüde gerçekleştiğine ya da gerçekleşip gerçekleşmediğine baktık. 

Hem de resmi verileri kullanarak... 

Bir yanda Merkez Bankası’nın politika faizi, diğer yanda TÜİK’in açıkladığı TÜFE kapsamındaki fiyatlar, daha doğrusu endeksler. Malum, TÜİK artık madde fiyatı açıklamıyor ama bazı kalemlerin endeksi neyse ki açıklanmaya devam ediliyor. 

Sonuçta gördük ki meğer faizi indirince fiyatlar gerilemiyormuş!

Tam tersine faizi indirince fiyatlar hızla artıyormuş! 

Resmi veriler bize bunu gösterdi.

Ama deniyorsa ki “Fiyatlar arttı ama bu faiz indirildiği için değil”, o zaman da bu artışın nedenleri izah edilmeli.

Son iki yılda neler oldu neler!

Mart 2021... Merkez Bankası’nın politika faizi yüzde 19’a yükseltildi. Faizi bu düzeye çıkaran dönemin başkanı Naci Ağbal, bu karardan birkaç gün sonra görevden alındı. 

Ama yeni yönetim de faize uzun süre dokunmadı. Faiz, eylüle kadar aynı düzeyde tutuldu, eylülle birlikte indirim başladı. Artık herkes biliyordu ki, politika faizi Merkez Bankası’nca belirlenmiyordu. 

2021’in aralık ayında politika faizi yüzde 14’e kadar çekilmişti. 

Faiz 2022’de ağustosa kadar yüzde 14 düzeyinde kaldı. Sonra yeni bir indirim furyası ve faiz son olarak yüzde 8.50’ye düşürüldü.

Mart 2021’de yüzde 19 olan faiz, artık yüzde 8.50 düzeyinde.

İşte 2021’in mart ayını 100 kabul ederek bir dizi grafik oluşturduk. Her grafiğin sabit göstergesi faiz. Mart 2021’de 100 olan faiz, iki yıl sonra bu yılın mart ayında artık 45’e indirilmiş durumda. 

Faiz böyle aşağı çekilirken ve endekslenmiş halde 100’den 45’e indirilirken, döviz kuru ile TÜFE ve TÜFE kapsamındaki belli başlı mal ve hizmet fiyatları nasıl seyretmiş" diye düşündük ve döviz kuru ile fiyatları da 2021’in mart ayındaki düzeylerini 100 kabul ederek endeks halinde getirdik. 

Neler olmuş, neler! Politika faizi yarıdan fazla düşerken fiyatlar katlanarak artmış!

Nereden nereye?

Faizin yüzde 19’a çıkarıldığı 2021’in mart ayını 100 kabul ederek oluşturduğumuz endeks iki yılda nereden nereye gelindiğini apaçık ortaya koyuyor.

Faiz indirmenin fiyatlar üstünde nasıl bir tahribata yol açtığı çok açık biçimde ortada... Hem girişte de belirttik, bu verilerin tümü resmi veriler. Faiz zaten öyle de, fiyatlar da çarşıdan pazardan alınmış fiyatlar değil; bunlar da TÜİK verileri. Bu yüzden hiç kimse “Böyle artış yok, bunlar abartı” diye ortaya çıkamaz. Çok merak eden açar TÜİK’in verilerine bakar.

Dolayısıyla aslında aldığımız fiyatlar da en düşük düzeyi ve artışı gösteriyor. Gerçek artışlar kim bilir belki de daha yüksektir. 

Ama TÜİK’in fiyatlarıyla ortaya çıkan tablo bile vahim, gerçekten vahim!

Mart 2021’i baz alarak oluşturduğumuz seriye göre Nisan 2021-Mart 2023 dönemini kapsayan iki yılda olanlara bakalım:

* Merkez Bankası’nın politika faizi 100’den 45’e indirildi.

* TÜFE 100’den 243’e, dolar 249’a yükseldi.

* Konutlarda kullanılan elektriğin fiyatı 100’den 231’e, yine konutlarda kullanılan doğalgazın fiyatı 295’e çıktı. 

* Motorinin endeksi 100’den 320’ye yükseldi. Ancak motorin endeksi geçen yıl haziranda 421’e kadar ulaşmıştı. Daha sonra motorin fiyatı hem ham petrol fiyatlarındaki düşüş, hem motorinin uluslararası piyasalarda ucuzlamış olması, hem de TL’nin fazla değer kaybetmemesi sayesinde hazirandan sonra dalgalı bir seyirle aşağı döndü ve haziranda 421 olan endeks martta 320’ye geriledi.

* Benzinin 100 olan endeksi 288’e çıktı. Motorindeki fiyat dalgalanması benzinde de gözlendi. Benzinin fiyat endeksi geçen yılın haziranında 373’e çıktıktan sonra motorindeki gerekçelerle martta 288’e geriledi.

Temel gıda maddelerindeki durum

* Dana etinin endeksi 100’den 385’e fırladı ve yüzde 285 arttı.

* Süt endeksi 100’den 342’e çıktı.

* Ekmek endeksi iki yılda 100’den 261’e yükseldi. Ekmeğe yüzde 161 zam geldi.

* Vatandaşın en temel gıda maddesi durumuna gelen makarnada endeks 100’den 330’a çıktı, artış yüzde 220 oldu.

* Patates fiyatındaki artış ise dudak uçuklatacak düzeyde. Patatesin 100 olan endeks 497’ye çıktı, yani yüzde 397 artış var. Geçen yıl temmuzda fiyatlar daha yukarıda bulunuyordu. 

Bu arada son günlerde rekor kıran soğan fiyatlarının seyri izlenemiyor. TÜİK zaten madde fiyatı açıklamıyor; ama bazı kalemler için endeks açıklandığı için fiyat değişimini izlemek mümkün oluyor. Soğanda fiyat endeksi de açıklanmadığı için seyri göremiyoruz. 

Ancak soğanın son iki yıldaki fiyat değişimi hesaplanabiliyor. TÜİK geçen yıl nisana kadar madde fiyatı açıklamıştı ve bu sayede geçen yıla kadar olan fiyatları biliyoruz. TÜİK verilerine göre soğan 2021’in mart ayında 1.90 lira, geçen yıl martta 3 lira, nisanda 5 liraydı. Fiyat bugünlerde 25-30 lira olduğuna göre varın artışı siz hesaplayın! 

* Margarin fiyat endeksi de 100’den 294’e çıkarak iki yılda yüzde 194’lük artış gösterdi. 

Vatandaş bu artışlar karşısında yakınmakta haksız mı!

Son iki yılda TÜFE’deki artış yüzde 143. Buna karşılık temel mal ve hizmetlerde çok daha yüksek artışlar var. Özellikle gıda maddelerinde...

“Et, süt, ekmek, makarna, patates, soğan...”

Diğer yandan istenildiği kadar tasarruf edilsin, battaniyelere bürünülerek oturulsun, yakılmak durumunda kalınan kombiler var, yüklü doğalgaz faturaları var. Elektrik gideri var.

Tüm mal ve hizmetler için en temel girdilerin başında gelen akaryakıt fiyatları var. 

Bu mal ve hizmetlerin fiyatındaki artış genel oranın çok üstünde. Ortalamayı aşağı çeken başka kalemler var tabii ki ama vatandaş en çok tükettiği kalemlerin fiyatındaki değişime bakıyor, açıklanan genel orana bakıyor, aldığı zammın bu orana göre hesaplanıyor olmasına bakıyor ve isyan ediyor. 

Sonra da sürekli olarak faiz indirildiğinde enflasyonun gerileyeceğini duyuyor. 

İster istemez tereddütte kalıyor; "Duyduğuma mı inanayım, cebimden çıkana mı” diye..

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar