TOGG kimin eseri, mutlu sona giden yolları kimler açtı?
Şimdi ‘bu soruya gerek var mı’ diyenler çok olur ama bence tam zamanı ve gerek var. Çünkü bazı hatırlatmaların vatana ve millete akla gelmeyen faydaları olur. TOGG elektrikli otomobillerinin seri üretimi 2023’ün ilk çeyreğinde başlıyor. Mutlu sona ulaşmanın önünde artık engel yok. Proje ilk açıklandığından itibaren demediğini bırakmayanların hepsi bugünlerde ‘TOGG Sever’ olmuş görünüyor ki bu, çok iyi bir şey ve onları TOGG sever yapanları ayrıca kutluyorum. “Otomobil yapacaksınız da ne olacak? Geçti bu işin zamanı. Dünyadan haberiniz yok. Kimse bu işe girmez, zaten yerli otomobil üretiyoruz bu da nereden çıktı” diye tepinenlerin önemli bir kısmı TOGG ile aynı kareye girme yarışında. Şimdi 11 yıldır konuştuğumuz yerli ve milli bir sanayi projesinin ‘inat ve liderlik’ hikâyesini kısaca hatırlayalım.
TÜSİAD kurumsal olarak neyi kaçırdı?
Türk Sanayici ve İş İnsanları Derneği’nin (TÜSİAD) 20 Ocak 2011’de yapılan 41’inci genel kurulunda çok söz söylenmişti ama o genel kurula BaşbakanRecep Tayyip Erdoğan’ın gündem dışı sözleri damga vurmuştu. Türk sanayisinin en büyüklerini temsil eden isimlerin gözlerine bakarak çağrıda bulunan Erdoğan, “Geçen akşam Sayın Koç’a dedim, ‘Artık soyadınız gibi bir marka ile şurada biz yerli otomobilimizi üretelim ve dünyaya diyelim ki, bak bu da artık bizim otomobilimiz.’ Bunu sunalım, başaralım. Hepsi burada montajı yapılan otomobiller olmasın. Şu anda otomotiv sektörü içinde olan babalar burada... Bu işi halledin. Bir araya gelerek mi yaparsınız, yok ben bunu kendim de yaparım mı dersiniz. Nasıl arzu ederseniz, artık yapalım. Türkiye’ye ve Türk’e bu yakışır. Bunu yapmamız lazım” demişti. Bu sözlerine yaklaşık 8 ay hiç karşılık göremedi. Bir babayiğit çıkmadı ve 27 Eylül 2011’de Türk Traktör’ün ürettiği 600 bininci traktörünün banttan indirilmesi törenine katılan Erdoğan orada da “Bunu TÜSİAD’ın bir toplantısında söylemiştim. Bunu başaracağız, bu olacak. Türkiye, yüzde 100 yerli kendi otomobilinin üretecek. Türkiye, otomobil üretimi için gerekli bilgi, tecrübe ve teknolojiye çok uzun yıllardan bu yana zaten sahip. Ülkemizi ve dünyayı iyi okuyan geleceği doğru tahmin eden iş adamlarımızın bu işe gönül vereceğini düşünüyorum. Hem siyasiler hem de iş adamları için yerli bir otomobil markası oluşturmanın topluma karşı da borç olduğuna inanıyorum. Bu ülkede bu işe soyunacak bir yiğit, bir babayiğit vardır diye düşünüyorum. Hükümet olarak bu konuda her türlü desteği sağlayacağız” dedi ve merhum Mustafa V. Koç’u ‘babayiğit olması için’ bir kez daha teşvik etti. Yaklaşık 6 yıl boyunca yine bir babayiğit çıkmadı. TÜSİAD, TOGG projesine ‘kurumsal’ liderlik yapma fırsatını değerlendiremedi. Tabii ki bu da bir tercihtir.
TOBB’un 73’üncü genel kurulundaki ‘tarihi’ sözleşme
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 6 yıl bulamadığı babayiğidi bu defa başka bir iş dünyası örgütünün genel kurulunda aradı. 24 Mayıs 2017’de Ankara’da yapılan Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nin (TOBB) 73’üncü Genel Kurulunda Erdoğan, “Bir teklifi m var. Bu milletin evladı olarak buna hasretim. Gelin, şu yerli yüzde 100 üretimi olan otomobilimizi TOBB camiası içerisinden çıkartalım. TOBB yüzde 100 yerli otomobili ‘Made in Turkey’ olarak çıkarsın. Biz bu konuda yanınızdayız. Montajcılık bu millete yakışmıyor. Artık bu millet üretebilecek beyine de ürüne de sahip” dedi ve çağrısına o gün bir karşılık buldu bir söz aldı. Erdoğan’ın ardından, o genel kurulda konuşan TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, bizzat kendisinin bu konuda emaneti aldığını ve projeyi hayata geçirmek için çalışacağını söyledi. Erdoğan da “Artık sözü burada aldık, TOBB çatısı altında bu işi başaracağız, biz de üzerimize düşeni yapacağız” dedi. Böylece TOGG için resmen ve fiilen çalışma başladı.
Sanayi tarihimize damga vuran iki lider
TOGG aslında kimin eseri sorusunun yanıtı çok açık. Bu sanayi devriminin kemale ermesinde en büyük pay tabii ki ‘güçlü siyasi irade koyarak’ ısrarla çaba harcayan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a ait ki onun iradesi olmasa zaten ülke gündemine böyle bir proje hiç gelmezdi, hayata da geçmezdi. Ancak, bu eserde ikinci en büyük pay da Türk özel sektörü adına bu projeye inanan ve yapılması için en az 4 babayiğidi ikna eden TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu’na ait. Çünkü bir ülkenin Başbakanının ‘hadi yapın arkanızdayız’ sözüne rağmen 6 yıl ortada kalmış bir projeyi ete kemiğe büründüren ‘girişimci liderlik’ Hisarcıklıoğlu’ndan geldi. Üstelik proje için ikna ettiği isimlerin tamamına yakını da ilginç bir şekilde TÜSİAD üyesi önemli sanayicilerdi. Babayiğitler içinde en güçlü TÜSİAD kimliğine sahip Tuncay Özilhan’ın ortaklığa katılıp sonuna kadar sağlam duruşu da ayrıca takdire değer.