Türkiye 18.6 milyar $ yatırım için güvenli liman olabilir

Serbest Kürsü
Serbest Kürsü

Engin Aksoy

YASED Yönetim Kurulu Başkanı

YASED’LE YATIRIM GÜNDEMİ

Değerli EKONOMİ okuyucuları,

Uluslararası Yatırımcılar Derneği (YASED) Başkanı olarak, düzenli aralıklarla bu köşeden sizlere dünya ve Türkiye’deki uluslararası doğrudan yatırım (UDY) akışları ve bu konuda ülkemizin yatırım ortamının iyileştirilerek rekabetçiliğinin artması için yapılması gerekenler hakkındaki görüşlerimizi aktaracağım. Bu köşenin, geriye dönüp baktığımızda neler yapmışız, neleri başarmışız, önümüzde bizi bekleyen neler var, tüm bunları görebileceğimiz bir yer olmasını ümit ediyorum.

Bu ilkyazımın başında siz değerli okuyucularımıza öncelikle YASED ve çalışmaları hakkında özet bilgi vermek isterim.

Türkiye’deki uluslararası doğrudan yatırımcıların temsilcisi YASED olarak 33 ülkeden küresel uluslararası şirketlerin Türkiye merkezleri 274 üyemizle ülkemizdeki uluslararası doğrudan yatırım sermayesinin yüzde 85’ini temsil ediyoruz. Kurulduğumuz 1980 yılından bugüne ülkemizin iş ve yatırım ortamının iyileştirilmesi için çalışıyor; yatırım, üretim, istihdam ve ihracata sağladığımız katkılarla ülkemizin sürdürülebilir kalkınmasında önemli bir rol oynuyoruz. Her biri sektörlerinin küresel düzeydeki liderleri konumunda olan üye şirketlerimizin en iyi uygulamalarını, en yenilikçi teknolojilerini ülkemize getiriyoruz. Deneyimlerimizi, şirketlerimizin ekosistemindeki 85 bin tedarikçimize ve tüm çalışanlarımıza aktararak rekabet gücü yüksek bir ekonominin oluşmasına katkı veriyoruz. Bu şekilde, ülkemizin rekabetçiliğinin artırılması hedefinde, yatırım ortamının iyileştirilmesine yönelik oluşturulan politikalara uluslararası bilgi ve deneyimimiz ile değer oluşturuyor, makroekonomik modelleme ve veriye dayalı güvenilir analiz kapasitemizle, ülkemiz kurumlarına, karar alıcılara ve politika yapma süreçlerine katkı sağlıyoruz. Yurt içinde ve yurt dışında bu bilgilerin sağlıklı ve doğru bir şekilde iletişimini sağlıyoruz.

270 milyar doların üzerindeki UDY uluslararası şirketlerce getirildi

Bugüne kadar gerçekleşen UDY performansına baktığımızda, girişlerin artmaya başladığı özellikle 2002’den 2024’ün ilk çeyreğine kadarki dönemde, Türkiye’ye 264 milyar doların üzerinde UDY girişi gerçekleştiğini görüyoruz. Ülkemizin küresel tedarik zincirlerine eklemlenmesinde, dünya ticaretinde rol oynamasında, insan kaynaklarının, teknoloji altyapısının, sektörel tecrübe ve know-how’ının geliştirilmesinde bu yatırımları getiren uluslararası şirketlerin katkısı büyük.

Bugün yaklaşık 1,5 milyon kişi bu şirketlerde istihdam ediliyor, bu da kayıtlı istihdamın yaklaşık yüzde 9’una denk geliyor. Ayrıca ülkemizin gerçekleştirdiği ihracatın ortalama yüzde 30’u yine bu şirketlerce gerçekleştiriliyor.

Üyelerimizin 52 Ar-Ge merkezi ve 6 tasarım merkezinde devam eden faaliyetleri, sayısı her geçen gün artan patentlerle üretim ve ihracatımızın katma değeri ve kalitesini sürekli yükseltiyor.

YASED şirketleri 85 bin tedarikçisinin üretim ve hizmet kalitesini sürekli geliştirmekle kalmıyor, onları ülkemiz ihracatını artırmaya yönlendiriyor. Dijital ve yeşil dönüşümde standartların belirlenmesinde ve uygulanmasında en önemli desteğin yine bu şirketlerimizce gerçekleştirilmesi bizim için memnuniyet verici. Bu şirketlerimiz aynı zamanda, her biri sektörünün liderleri olarak, ülkemize daha fazla yatırım çekilmesi için gayret gösteren birer yatırım elçisi olarak çalışıyor.

Türkiye’ye gelebilecek ilave 18,6 milyar dolar yatırım potansiyeli var

Türkiye’nin strateji belgelerinde belirtilen küresel UDY’den yüzde 1,5 düzeyinde pay alma yönünde hedefi bulunuyor. Biz de YASED olarak, Türkiye’nin bölgesel bir üretim, hizmet, yönetim ve ticaret merkezi olma yolunda sahip olduğu potansiyel ile dünyada en fazla uluslararası doğrudan yatırımı çeken ilk 10 ülke içinde olması gerektiğine inanıyoruz.

Biliyorsunuz, 2024’ün ilk çeyreğine ilişkin UDY verileri geçtiğimiz günlerde açıklandı, toplam UDY girişi, 1,5 milyar dolar oldu. Bu rakam, son üç yılın çeyreklik ortalamasına kıyasla %52’lik bir düşüşe işaret ediyor. 2024 yılı, küresel UDY akışlarında yavaş bir seyrin öngörüldüğü bir yıl. Küresel yatırım ortamındaki bu yavaşlama, küresel UDY’de pastanın küçülmesine ve dünyada rekabetin artmasına sebep oluyor. Şirketlerimiz dünyada da bu sermayeden daha fazla pay alabilmek ve rakiplerini geçebilmek için çalışıyorlar.

YASED olarak, içinde bulunduğumuz dönemde rekabeti şekillendirdiğini düşündüğümüz dört ana akım olan; “sürdürülebilir kalkınma”, “dijital dönüşüm”, “insan sermayesinin geliştirilmesi” ve “küresel tedarik zincirlerine entegrasyonu”nu merkeze alan bir çalışma programı yürütüyoruz.

Başta Yatırım Ortamını İyileştirme Koordinasyon Kurulu (YOİKK) çalışmaları olmak üzere, 12. Kalkınma Planı’na, Orta Vadeli Program’a, Türkiye Uluslararası Doğrudan Yatırım Stratejisi gibi Türkiye’nin kısa, orta ve uzun vadeli stratejileri, politikaları ve hedeflerinin yer aldığı tüm çalışmalara, üyelerimizin ortak paydada birleştiği öncelikli gündem konularının, uluslararası bilgi ve deneyimleri ile zenginleştirilmiş görüş ve önerilerinin yer aldığı YASED Gündem Belgemizle, bu 4 öncelik alanları çerçevesinde katkı veriyoruz. Bu kapsamda, son dönemde kamu ile olan tüm temaslarımızda, öncelikler konusunda prensiplerde mutabık olduğumuzu görmek bize gelecek için umut veriyor. Bu vesile ile sizlere YASED’in odaklandığı öncelikli gündem konuları hakkında da özet bilgi vermek isterim.

Geçtiğimiz günlerde düzenlenen YOİKK toplantısında da dile getirdiğim gibi, Türkiye’nin makroekonomik göstergelerinde yaşanan olumlu gelişmelerin Orta Vadeli Program çerçevesinde uygulanmaya başlayan ekonomi programına olan güveni artırdığını, YOİKK Eylem Planı’nda gerçekleşecek ilerlemelerin bu sürece önemli bir destek sağlayacağını düşünüyoruz.

YOİKK çalışmalarında kaydedeceğimiz her ilerleme, ülkemize yönelik yatırım kararlarının alınmasını kolaylaştırma ve ülkemizin yatırım çekme rekabetçiliğini artırma potansiyeline sahip. Kısaca hatırlatmak gerekirse, Eylem Planı için önermiş olduğumuz kişisel verilerin yurt dışına aktarılmasına yönelik mevzuatta sağlanan ilerlemeyi memnuniyet verici buluyor, büyük önem taşıyan ikincil mevzuatın da AB ile uyum esas alınarak ve özel sektör ile yakın istişare içinde hazırlanarak tamamlanması ümit ediyoruz. Bunun yanında bankacılık, finans ve telekomünikasyon gibi regüle edilen sektörlerde düzenleme yetkisi olan kurumların mevzuatının da uyumlaştırılmasının önem taşıdığına inanıyoruz. Esnek çalışma mevzuatında ihtiyaç duyulan düzenlemelere ilişkin olumlu sonuçlar beklerken, Üçlü İstişare Mekanizması ile çalışma hayatına ilişkin daha kapsamlı çalışmalar yürütülmesini de memnuniyetle izliyoruz. Dijital ve yeşil dönüşümü küresel düzeyde deneyimleyen firmalar olarak çalışma hayatına yansımaları açısından bu sürece önemli katkı verebileceğimizi düşünüyoruz.

Öte yandan ülkemizde AB ile uyumlu bir Emisyon Ticaret Sistemi (ETS) kurulmasını esas alan İklim Kanunu’nun Meclise sunulmasını bekliyoruz. Ayrıca AB Sınırda Karbon Düzenlemesi Mekanizması (SKDM) ile uyumlu bir karbon fiyatlandırması altyapısının teknik bir çalışma kapsamında ele alınmasını olumlu bir başlangıç olarak görüyoruz. Mevcut vergilerin dönüştürülmesinde yeşil dönüşümü destekleyecek ve ilave maliyetler oluşturmayacak yaklaşımın belirlenmesinin önemli olduğunu düşünüyoruz. Ayrıca yatırım teşvik sisteminin mevcut sanayinin yeşil dönüşümünü kolaylaştıracak ve çevreye duyarlı uluslararası yatırımları cezbedecek şekilde yapılandırılmasını arzu ediyoruz. Bunun için de finansman ve teşvik mekanizmalarının hazırlanmakta olan taksonomiyle uyumlu olması gerektiğini düşünüyoruz.

Bunun yanında veri merkezlerine yönelik destekler konusunda da Dijital Dönüşüm Ofisimizin çalışmalarını neticelendirmesini bekliyoruz. Uluslararası yatırımcılar açısından yatırım kararını etkileyen en önemli kriterlerden biri, yatırıma konu ülkenin dijital dönüşüm seviyesi. Bunun da en önemli göstergesi dijital altyapılar, yani 5G ve fiber internet. Fiber altyapıların yaygınlaştırılması ile ilgili yatırımların önünün açılması için tesis paylaşımı düzenlemelerinin iyileştirilmesine ihtiyaç var. 12. Kalkınma Planımızda da yer aldığı üzere geniş bant altyapının yaygınlaştırılması için altyapının ortak kullanımı, tesis paylaşımı ve geçiş hakkı süreçlerinin iyileştirilmesi planlanmaktadır. Bununla birlikte kaliteli geniş bant altyapıların yaygınlaşması için, sektörde rekabetin sağlanmasına ilişkin maddeler 12. Kalkınma Planı’nda da yer almaktadır. Dünyada pek çok ülkede kullanıma açılmış 5G teknolojisinin ülkemizde de kullanılmaya başlanabilmesi için gerekli frekans tahsislerini de ülkemizin dijital dönüşümü için önemsiyoruz. YOİKK platformunda bu konulara özel önem atfedilmesinin plan hedeflerinin de gecikmeden gerçekleşmesini sağlayacağına inanıyoruz.

YASED olarak geleceğin mesleklerinin tanımlanmasında ve çalışanların sahip olması gereken yetkinliklerin tanımlanmasında YOİKK kapsamında ele alınan çalışmalara da katkı sağlamak bizi mutlu eden bir gelişme.

YOİKK Eylem Planı’nda 2024 yılı için “Dijital pazarlarda rekabet ortamının iyileştirilmesine yönelik mevzuat çalışması yapılması” maddesi yer alıyor. Ancak özellikle ilgili düzenlemenin dayanağı olan AB'deki Dijital Piyasalar Yasası’nın birçok hükmünün 2 Mayıs 2023'te yürürlüğe girdiğini ve AB bakımından uyum sürecinin devam ettiğini belirtmek isterim. Bu nedenle öncelikle bu alandaki gelişmeleri bekleyip görmek gerektiğini düşünüyoruz. Ayrıca düzenlemeye ilişkin olarak bir kez daha sektör görüşüne başvurulmasının yararlı olacağı kanaatindeyiz.

Bu konularda yapılacak tüm iyileştirmelerin Türkiye’nin bu alandaki rekabet gücünü artıracağına ve UDY akışları için daha cazip bir ülke haline getireceğine inanıyoruz. Nitekim şubat ayında basın lansmanını yaptığımız YASED PULSE Anketimiz; makroekonomik istikrar ve düzenleyici çerçevedeki öngörülebilirlik başta olmak üzere, yatırım kararını etkileyen temel alanlarda gerçekleştirilecek iyileştirmelerin, önümüzdeki dönemde Türkiye’ye gelebilecek 18,6 milyar ABD Doları yatırımı harekete geçireceğini işaret ediyor. Türkiye’nin, 2023 yılında 10,6 milyar ABD Doları yatırım çektiği dikkate alındığında, halihazırda ülkemizde yatırımı olan şirketlerimizin geleceğe yönelik bu olumlu öngörüsünü destekleyecek iyileşmelerin 2024 yılında ülkemizin de öncelikli gündemi olması gerektiğini düşünüyoruz.

Bir sonraki yazımda görüşmek üzere…

YASED üye şirketlerinin küresel CEO’ları Eylül’de Türkiye’de

Yazımı tamamlamadan önce son olarak sizlere yakın dönemde planladığımız çalışma ve etkinlikler hakkında da bilgi vermek isterim.

Haziran ayı başında Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Konferansı UNCTAD Yatırım Raporu’nun dünya lansmanını eş zamanlı olarak Türkiye’de gerçekleştireceğiz. UNCTAD’ın hazırladığı bu rapor her yıl YASED’in ev sahipliğinde gerçekleşiyor. Bir sonraki yazımda bu raporun sonuçlarına, dünyadaki UDY trendleri ve Türkiye’deki yansımalarına da değiniyor olacağım.

Üyelerimizin CEO’larıyla 6 ayda bir gerçekleştirdiğimiz YASED PULSE anketimizin 2024 yılı ikinci dönemi için yeniden çalışıyor olacağız. Bu anketimiz, makroekonomik performans ve gelişmeler, iş ortamıyla ilgili beklenen riskler ve fırsatlar, UDY beklentileri ve UDY çekiciliği ile rekabet gücü hakkında yönetici düzeyinde değerlendirmelerle birlikte Türkiye’nin iş ve yatırım ortamını geliştirmeye yönelik politika önerilerini içermekte. Bu sonuçları bir basın toplantısı ile kamuoyu bilgisine sunacağız.

Bir başka heyecanımız da en son 2016 yılında toplanan ve YOİKK’in özellikle uluslararası yatırımcılar açısından önemli bir mekanizması olan Yatırım Danışma Konseyi’nin tekrar toplanacak olması. Bu toplantının eylül ayında yapılacağı kısa bir süre önce açıklandı. YASED olarak üye şirketlerimizin küresel CEO’ları ile bir an önce iletişime geçerek bu değerli organizasyona katılımlarını sağlayacak olmak bizi çok mutlu ediyor.

Yatırım Danışma Konseyi toplantılarının gündem maddeleri ve takip belgeleri YASED ile birebir örtüşüyor. Uluslararası yatırımcıların görüş ve önerilerinin dikkate alınacağı bu üst düzey platforma işlerlik kazandırılmasının ülkemizin yatırım ortamının tanıtımı açısından önemli katkısı olacağını düşünüyoruz. Mevcut Eylem Planımız, YASED görüşlerini büyük ölçüde dikkate alan bir belge olduğu için bu toplantıya kadar gerçekleştirilecek her türlü ilerlemenin Yatırım Danışma Konseyi toplantısı için de olumlu bir zemin oluşturacağını düşünüyoruz.

 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar