'IoT teknolojilerinden yararlanmak için ucuz olana değil, ihtiyaç duyulana yatırım yapılmalı'

Connected System Kurucu Ortağı ve CEO'su Ferhan Köksal, “IoT ekosisteminde ne donanım, ne yazılım, ne de ürün tek başına anlamlı. Projelerin istenilen noktalara gelebilmesi için, IoT’nin farklı halkalardan oluşan bir çözüm zinciri olduğunun bilincine varılmalı, ucuz olana değil ihtiyaç duyulana yatırım yapılmalı.” dedi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
'IoT teknolojilerinden yararlanmak için ucuz olana değil, ihtiyaç duyulana yatırım yapılmalı'

Dijital dönüşüm her geçen gün daha fazla hız kazanıyor, insan hayatına sürekli yeni ve akıllı teknolojiler dahil oluyor. Bu teknolojilerin başında Nesnelerin İnterneti (Internet of Things | IoT) geliyor. Özellikle pandemi sürecinde pek çok sektörün operasyonlarını uzaktan yönetmeye yönelik altyapılar üzerine çalışması, internete bağlı cihazların sayısını artırdı. IoT Analytics'e göre 2021 sonunda yaklaşık 11,6 milyar, 2025’te ise 21 milyar IoT cihazının kullanımda olması bekleniyor. Ancak konunun uzmanları, IoT’nin gelişimini cihaz sayısına indirgemenin doğru olmadığına dikkat çekiyor. Özellikle Türkiye’de nesnelerin interneti teknolojisine dair bakış açısının değişmesi gerektiğini belirten Connected System Kurucu Ortağı ve CEO'su Ferhan Köksal, “IoT ekosisteminde ne donanım, ne yazılım, ne de ürün tek başına anlamlı. Projelerin istenilen noktalara gelebilmesi için, IoT’nin farklı halkalardan oluşan bir çözüm zinciri olduğunun bilincine varılmalı, ucuz olana değil ihtiyaç duyulana yatırım yapılmalı.” değerlendirmesinde bulundu.

"Hak ettiğimiz yerde değiliz”

IoT teknolojilerinin Türkiye’deki kullanım alanlarına değinen Ferhan Köksal, “Ülkemizde IoT'nin yaygın olduğu sektörlerin başında lojistik geliyor. Mal taşınan paletlerin yük kontrolünden soğuk zincir takibine, aşıların tedariği ve saklanmasından ısı değişimlerinin izlenmesine pek çok alanda IoT teknolojilerinden fayda sağlanıyor. Enerji dağıtımında uzaktan sayaç okuma, trafo ve envanter yönetimi gibi süreçlerde yararlanılıyor. Tarımda ise büyükbaş hayvan takibinden mahsul öngörülerine, verimi artırmaya yönelik pek çok faaliyette kullanılıyor. Dünya geneliyle kıyasladığımızda ise üretim anlamında Türkiye kadar yüksek mühendislik kapasitesine sahip başka bir ülkeye rastlamak zor. Ancak potansiyelimiz çok yüksek olduğu halde hak ettiğimiz yerde değiliz. Elimizdeki fırsatları en iyi şekilde değerlendirmek için bir an önce daha nitelikli yol haritalarına başvurmamız gerekiyor.” diye konuştu.

Uzaktan görüntüleme değil analitik çıktı gerekli

Ferhat Köksal, ülkemizde IoT teknolojisinin uzaktan takip sistemleriyle özdeşleştirildiğine, bu yanlış kanının mevcut potansiyelin önünü kesebileceğine de dikkat çekerek, “Akıllara araç takip sistemleri gelse de IoT teknolojisi, herhangi bir kişi veya nesneyi uzaktan takip etmek veya görüntülemek değildir. Kişi veya nesneden elde edilecek verilerle iyileştirilmesi gereken herhangi bir sürece dair senaryolar oluşturmaktır. Bir örnekle anlatmak gerekirse, tarımda toprağa gömülen sensörlerle azot ve nem oranları hesaplanabilir ancak sensör yalnızca veri sağlar. Önemli olan bu verilerle topraktaki azot ve nem oranının ölçülen düzeyde seyretmesi durumunda hasat zamanı yüzde 30’luk verim kaybı oluşacağına dair analitik bir öngörü sunulmasıdır. Türkiye’deki IoT projelerinde temel alınması gereken de bu analitik yaklaşımdır.” dedi.

IoT cihazlarının üretimindeki kilit nokta haberleşme teknolojisi

IoT cihazlarının geliştirilmesine ihtiyaca odaklanmanın belirleyici olduğunu söyleyen Ferhan Köksal, “Oysa tamamen donanım ya da tamamen yazılım bazlı yaklaşımlar görüyoruz. Donanım üreticileri veri elde etmeye, veriye sahip olanlar yazılımlardan pay almaya, yazılım üreticileri ise cihazlardan gelir kazanmaya odaklanıyor. Elbette herkes pazarın ihtiyaçlarına uygun bir ürün ortaya koymak için çabalıyor ancak IoT ekosisteminde bu tek başına yeterli olmuyor. Her sensör her müşterinin ihtiyacını karşılamadığı gibi, her ihtiyaç için farklı senaryo ve projeler üretmek gerekiyor. Özellikle cihaz üretimini nitelikli hale getirmenin temel şartı, haberleşme teknolojilerini özelleştirmekten geçiyor. Nesnelerin birbirleriyle haberleşme şekillerinin projelerin kapsamına göre uyarlanabilmesi de büyük önem taşıyor.” şeklinde konuştu.

"IoT projeleri için danışmanlık alınması gerekiyor"

Başarılı bir IoT projesi için çok iyi bir ekosistem bilgisi gerektiğinin altını çizen Ferhan Köksal, verdikleri danışmanlık hizmetine de değindi. Köksal, “IoT projelerinde önemli olan, yaşanılan bir soruna yönelik dijital ikiz çıkarmak, yani süreç - fayda analizleri yapmaktır. Bu noktada fikir oluşturabilecek, analiz yapabilecek ve doğru çözümü sunacak yapılardan danışmanlık almak şarttır. Connected System olarak bizler de hangi sürecin nasıl işlemesi gerektiği konusunda yol gösteriyor, uçtan uca IoT sistem entegrasyonu için çalışıyoruz. Bu kapsamda lojistik sektöründe tank seviyesi kontrolünden soğuk zincir yönetimi ve palet yük ölçümlerine, tarımda verimlilik artışından enerji dağıtım şirketlerinin envanter yönetimlerine, kamu kurumlarının operasyonlarından giyilebilir sağlık teknolojilerine kadar uzanan pek çok alanda projeler üretiyoruz. Kalple ilgili tanı koyan önemli bir cihaz olan Holter’in dünyanın en ince, en hafif ve giyilebilir versiyonunu geliştirdik. Hedefimiz, IoT sektörünün entegratörü olarak, ülkemizin potansiyelini en iyi şekilde kullanarak hak ettiği konuma ulaşmasına destek olmak.“ ifadelerini kullandı.

 

 

B2Press’in katkılarıyla...

 

 

Teknoloji