Goldman Sachs’tan kabine sonrası yeni kur öngörüsü

Yabancı finans kuruluşları ve uzmanlar yeni kabinede Mehmet Şimşek’in de yer almasını ekonomide ortodoks politikalara geri dönüş sinyali olarak değerlendiriyor. Öte yandan gidişat, uzmanlara göre Şimşek’e ve Merkez Bankası’na ne kadar bağımsızlık verileceğine göre şekillenecek. Goldman Sachs da kabine sonrası yeni kur öngörüsünde bulundu.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
Goldman Sachs’tan kabine sonrası yeni kur öngörüsü

“Kabine, ekonomide U-dönüşü sinyali”

13. Cumhurbaşkanı seçilen Erdoğan’ın yeni kabinesinde Hazine ve Maliye Bakanlığı’na uluslararası piyasalarda saygın bir isim olan eski Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in getirilmesi yabancı finans kuruluşları ve uzmanlar tarafından “ekonomide U-dönüşü sinyali” olarak değerlendiriliyor. Bir dönem Londra’da yatırım Bankası Merrill Lynch’in EMEA sabit getirili varlık stratejilerinin başında ekonomist olarak çalışmış Şimşek, küresel yatırımcı nezdinde - Erdoğan’ın ‘yüksek faizin yüksek enflasyona neden olduğu ve faiz indirimleriyle enflasyonun da düşürülebileceği’ görüşüne ters düşen - geleneksel ekonomik teoriler ışığında politikalar izleyecek bir isim olarak biliniyor.

Reuters, Bloomberg ve Financial Times gibi ekonomi yayınlarının kabinenin netleşmesi sonrası yayınlanan ilk analizlerinde de Şimşek isminin piyasalarda ekonomi politikalarında bir U-dönüşü sinyali olarak görüldüğü değerlendirmeleri yapılıyor.

"Sermaye akışı yeniden başlayabilir"

Gelişen piyasalar konusunda uzman ve para politikalarını sıklıkla eleştiren ünlü ekonomist Timothy Ash de Şişmek’in ataması sonrası “Eğer Şimşek atandıysa, Türkiye ekonomisinin uçurumun kenarından geri dönmek için bir şansı var” ifadelerini kullanıyor.

Danışmanlık şirketi Teneo’dan Türkiye uzmanı Wolf Piccoli de Middle East Eye’a verdiği demeçte “Eğer Erdoğan gidişatı değiştirir ve ekonomi ekibine güvenilir isimler alırsa, uluslararası yatırımcı için havayı yenileyebilir” diyor. Piccoli’ye göre Türkiye’ye tekrar sermaye akışlarının başlaması için kesinlikle bir ihtimal var. Bunun nedeni de diğer gelişmekte olan ülkelerin önemli bir kısmında durum Türkiye’den de zor bir durumda.

“Asıl mesele ne kadar bağımsız olacağı”

Analistler geçmişte de Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ortodoks politikalara döndüğü ancak çok kısa bir sürede tekrar faiz indirimlerine başladığı epizodlar olduğu için değerlendirmelerinde daha temkinli ve bağımsızlık konusuna dikkat çekiyorlar. Reuters’da yer alan bir analizde yabancı analistlerin bu nedenle “Asıl gidişatın Şimşek’e ne kadar bağımsızlık verildiğine göre şekilleneceği” yorumu yaptığı aktarılıyor. Merkez Bankası’nın bağımsızlığı da yine ekonomin gidişatında ve yabancı yatırımcının ilgisinde en kritik unsurlardan biri olmaya devam ediyor.

Euarisa Group Direktörü Emre Peker, Reuters’a yaptığı açıklamada Şimşek’in kabinede yer alması kararı için “Bu Erdoğan’ın Türkiye’nin ekonomik zorluklarını yönetebilme yetkinliğine olan güvenin azaldığının farkına vardığını gösteriyor. Şimşek’in ataması muhtemelen bir krizi öteleyecek ancak ekonominin uzun vadeli olarak iyileşmesi için bir çözüm olmayabilir” diyor. Yerel seçime de dikkat çeken Peker “Şimşek muhtemelen görevinin başlarında güçlü adımlar atacak, ancak Mart 2024’te yerel seçimler olacağından politikalarını uygulamak için hızla siyasi bir dirençle karşılaşır” değerlendirmesini yapıyor.

Goldman Sachs’tan yeni kur öngörüsü

ABD’li yatırım bankası Goldman Sachs, dolar/TL’ye ilişkin daha önce 22 olarak öngördüğü 12 aylık kur tahminini 28’e yükseltti. Kabinedeki değişikliklerin ardından cumartesi günü yeni öngörülerini paylaşan banka TL’deki değer kaybının devam edeceğini, dolar/TL kurunun üç ay içinde 23’e, altı ay içinde 25’e ve 12 ay içinde 28’e yükseleceğini öngördü. Bankanın daha önceki tahminleri aynı dönemler için sırasıyla 19, 21 ve 22 düzeyleriydi. Banka “Mehmet Şimşek’in yeni Hazine ve Maliye Bakanı olarak tercih edilmesi para politikalarının daha ortodoks bir yöne evrileceği ihtimalini artırıyor” ifadeleri de yer aldı. Ancak banka TL’deki değer kaybına kesin gözüyle baktığını şu ifadelerle aktarıyor: “Asıl soru TL’nin ciddi oranda zayıfl ayıp zayıfl amayacağı değil, ne zaman zayıflayacağı”. Gelişmelere göre 28 düzeyinin bir yıldan daha kısa sürede görülebileceğini belirten banka, “Benzer şekilde beklenenden daha yüksek bir faiz artırımı durumunda lirada öngördüğümüzden daha az bir değer kaybı yaşayabilir” diyor.