Sistem dönüşümü için sorunun temeline inmek…

“2030 hedeflerimize ulaşmamızı sağlayacak sosyal ve ekonomik dönüşümü gerçekleştirmek için çok daha derin, hızlı ve iddialı bir tepkiye ihtiyaç duyulduğu çok açık.”

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
Sistem dönüşümü için sorunun temeline inmek…

Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres bu sözleri ile, iklim krizinden, fırsat eşitsizliğine, tükenen doğal kaynaklardan, bilgi kirliliğine kadar yaşadığımız tüm sorunlar karşısında, o sorunun temeline inen, sürdürülebilir ve kapsayıcı çözümlere ihtiyacımız olduğuna dikkat çekiyor.

Bu ihtiyaçlar, son dönemde iş dünyasında “hayırsever kapitalizmi” adı verilen yaklaşımın önem kazanmasına yol açarken, bir yandan hayırseverlik yaklaşımının eksikliklerini, diğer yandan ise sosyal girişimcilik de dahil olmak üzere, sosyal sektörde yükselen özel girişimlere yönelik farklı yorumları beraberinde getiriyor.

Mevcut sistemin herkesin faydasını gözetecek şekilde dönüşmeye ihtiyacı olduğu yadsınamaz; fakat bu dönüşümün sistemik bir şekilde olması ve insanların değişimi yaratacak şekilde güçlendirilmesi çok büyük bir önem taşıyor.

Ashoka, “Systemic and Empowering” isimli raporunda “sistem dönüşümünü” şöyle tanımlıyor: “Yerel, ulusal ve küresel boyutta toplumsal sorunların kalıcı olarak iyileştirilmesini sağlamak amacıyla, çeşitli aktörler arasında kurulacak iş birlikleri ile yapıları, gelenekleri, zihniyetleri, güç dinamiklerini ve kuralları değiştirerek ve dönüştürerek o sorunların semptomlarından ziyade, temel nedenlere odaklanmak.”

Rapor, sosyal zorlukların ele alınmasında hesap verebilirlik, demokratik uygulama ve eşitlik kriterlerinin ön planda tutulması gerektiğine dikkat çekerken, sosyal girişimcilerin bu dönüşümü nasıl hazırlamaları gerektiğine dair bir yol haritası sunuyor.

Raporda beş farklı sosyal girişim örneğine yer veriliyor. Kahve üretiminde değer zinciri yönetimi; çocuklar için fırsat eşitliği; teknolojinin kamusal yapılara entegrasyonu; illegal insan trafiği; yerel toplulukların büyük kurumsal yapılar karşısında güçlendirilmesi gibi beş farklı alanda çözüm yaratmaya odaklanan bu örneklerden çıkartılması gereken temel sonuçlar şöyle:

Programlarınızı, faaliyetlerinizi ve finansman uygulamalarınızı geliştirirken sistematik bir yaklaşım benimseyin;

Sistem dönüşümü çalışması için bireylerin fark yaratma becerilerini güçlendirin ve onları sürece dahil edin;

Vatandaşlar, devlet kurumları, kar amacı gütmeyen kuruluşlar ve şirketler gibi alanınızdaki çeşitli aktörlerle yakın ilişki içinde hareket ederek; çalışmalarınızı ve süreçlerinizi olabildiğince şeffaf, kapsayıcı ve geri bildirimlere duyarlı hale getirin. İşinizin hesap verebilirliğini ve meşruiyetini sağlayın;

Daha adil bir güç dağıtımından yararlanmak için birlikte çalıştığınız sosyal gruplar arasında güç dinamiklerini paylaştırın;

Çeşitli endüstrilerdeki yerleşik güç dengesizliklerinin üstesinden gelmek için verilerden ve bilimsel araştırmalardan yararlanın;

Potansiyel bir “fail” grubunu, bir müttefik; sosyal bir problem için çözümün bir parçası haline getirin;

Uzmanlık, paydaşların uyumu ve teknolojinin gücünü kullanarak paralel yapılar inşa etmek yerine mevcut kamu sistemlerini iyileştirin.