İzmir, “sıfır karbon” için harekete geçti

Didem Eryar ÜNLÜ
Didem Eryar ÜNLÜ YAKIN PLAN

İklim krizine karşı yerel yönetim vizyonu ve eylem planlarıyla fark yaratan İzmir Büyükşehir Belediyesi, 377 şehir arasından Avrupa Birliği’nin İklim Nötr ve Akıllı Şehirler Misyonu’na seçilmesinin ardından çalışmalarını hızlandırdı.

İzmir'in İklim Nötr ve Akıllı Şehirler Misyonu çalışmalarını yürütmek için kurulan Küresel İklim Topluluğu (KİT) İzmir çalışmalarına başladı.

İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Mustafa Özuslu, küresel iklim krizi nedeniyle İzmir’de yaşam alanlarının ve geleceğinin ciddi tehditlerle karşı karşıya olduğunu söylerken, mevcut anlayışın ve politikaların değiştirilmesi gerektiğini vurguluyor. Özuslu, “İklim değişikliği, küresel anlamda ciddi bir tehdit oluştururken, şehirlerin bu sorunla baş etme kapasitelerini artırmak ve sürdürülebilir çözümler geliştirmek büyük önem taşıyor” diyor.

Özuslu’nun yorumları şöyle: “Geleceğe yönelik sürdürülebilir, yeşil ve yaşanabilir şehir inşa etmek bizim önceliğimiz. Akıllı şehirler anlayışı ile hareket eden KİT İzmir, yenilikçi ve sürdürülebilir çözümlerle şehir yaşamını daha yaşanabilir hale getirmeyi hedefliyor. Bu bağlamda akıllı ulaşım sistemleri, enerji verimliliği ve atık yönetimi konularında çalışmalar yaparak İzmir’in sürdürülebilir kalkınmasına katkı sağlayacak.”

“Nüfusun yüzde 67’si kent merkezinde yaşıyor”

İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Şükran Nurlu ise dünya nüfusunun yarısından fazlasının şehirlerde yaşadığına dikkat çekiyor. Nurlu, “İzmir, Türkiye’nin üçüncü büyük şehri. 4 buçuk milyonluk nüfusa sahip. Bu nüfusun yüzde 67’si kent merkezinde yaşıyor. Ülkemizde ulusal ölçekte iklimle ilgili bir yasal düzenleme bulunmamasına rağmen öncü belediye vizyonu ile İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak uluslararası düzeyde iklimle ilgili Başkanlar Sözleşmesi’ni imzaladık” yorumunu yapıyor.

“GES bulunan bina sayımız 16’ya çıkacak”

Belediyeye ait binaların enerjisinin çatı üstü güneş enerjisi santrallerinden (GES) sağlanması için bir dizi çalışma yürüttüklerini ifade eden Şükran Nurlu, “Bu yıl içerisinde üzerinde GES bulunan bina sayımız 16’ya çıkacak. Bu uygulama ile karbon salımının engellenmesinin yanı sıra ekonomik tasarruf da sağlıyoruz. Çünkü İzmir güneşli bir kent. Ayrıca İzmir’de günde 4 bin 500 ton evsel atık oluşuyor. Atıkların hammadde olarak ekonomiye kazandırılması amacıyla Ödemiş ve Bergama’da kurduğumuz entegre katı atık yönetim tesislerinde atıklar ayrıştırılarak organik gübreye, elektrik enerjisine dönüştürülüyor” bilgilerini veriyor.

Neler yapılacak?

Yürütülecek çalışmalar kapsamında İklim Şehir Sözleşmesi hazırlanacak. Kurumların eylem planları, yatırım çalışmaları belirlenecek. İklim Şehir Sözleşmesi’nin ardından Misyon Etiketi alınacak. Misyon Etiketi’nin alınması İzmir’deki projelere daha fazla finansman sağlayacak. Çalışmalar, İZENERJİ A.Ş. bünyesinde sürdürülecek. İZENERJİ A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Ercan Türkoğlu, “Her sektörde karbon emisyonunu azaltacak, bizi matematik olarak karbon hesabında artıya geçirecek projeleri hep birlikte üreteceğiz. Avrupa, bu süreçlerden geçen projelere finansman sağlıyor. Biz de kentimizin, ülkemizin karbondan arındırılması için çalışma yapacağız. Başarıya ulaşacağımıza eminim. Bu işi Avrupa’da en başarılı yapan şehirlerden biri olma iddiamızı sonuna kadar sürdüreceğiz” diyor. İZENERJİ A.Ş Avrupa Birliği (AB) Projeler Sorumlusu Berkay Yılmaz da “Avrupa Birliği’nin uzun değerlendirme sürecinin ardından İzmir, Türkiye’den 24, Avrupa’dan 377 şehrin başvuru yaptığı misyonda yer almaya hak kazandı. 112 kentin yer alacağı misyona Türkiye’den İzmir’in yanı sıra İstanbul da seçildi” bilgisini veriyor.

Şehirler Misyonu nedir?

2021 yılında Avrupa Komisyonu tarafından, Ufuk Avrupa Programı altında açılan “İklim Nötr ve Akıllı Şehirler Misyonu, kısa adıyla “Şehirler Misyonu”; vatandaşları, işletmeleri, yatırımcıları ve ayrıca yerel ve ulusal yetkilileri dahil ederek iki amaca ulaşma hedefi taşıyor.

  1. 2030 yılına kadar en az 100 iklim nötr ve akıllı şehir uygulaması

  2. 2050 yılına kadar tüm Avrupa şehirlerini iklim açısından nötr olacak bir konuma getirmek için bu şehirlerin deney ve yenilik merkezleri olarak hareket etmesini sağlamak

Misyon, 2030 yılına kadar 100 Avrupa şehrinin Ar-Ge ve İnovasyon fonları ile iklim tarafsızlıklarının sağlanmalarına yönelik destek olmayı hedefliyor. Uygulamaların yapılacağı bu şehirlerin tüm şehirler için deney ve inovasyon merkezi haline getirilmesi amaçlanıyor. Misyonun hedefleri şöyle sıralanıyor:

  • Misyonun ortak amacına hizmet sağlayacak “İklim Şehir Sözleşmesi” dokümanlarının oluşturulması

  • Kişilerin akıllı şehir uygulamalarında daha entegre olmalarının sağlanması

  • Şehirlerin misyon hedeflerine ulaşmasına yönelik gerekli finansal araçların sağlanması

  • Bireylerin sağlık ve refahını geliştirmeye yönelik adil iklim dönüşümün hızlandırılması

  • Hava kalitesinin iyileştirilmesi, iş alanlarının yaratılması, sağlıklı yaşam şekilleri ve yeni sürdürülebilir mobilite konseptlerinin pozitif etkilerinin tetiklenmesi gibi ortak fayda sağlayacak gelişmelere yol açılması

  • Avrupa Yeşil Mutabakat hedeflerine katkı sağlamaya yönelik ulusal, bölgesel ve yerel politika boşluklarının belirlenmesi

Siemens’ten enerji verimliliği projesi ile yüzde 68 enerji tasarrufu

Türkiye entegre ağaç sektöründe tek çatı altında en yüksek üretim hacmine sahip Starwood İnegöl Fabrikası’ndaki 13 ayrı ünitede enerji verimliliği projesini hayata geçiren Siemens Türkiye, üretimde yüzde 68’e varan enerji tasarrufu sağladı. Üretim aşamasında dünyada ilk kez uygulanan çalışmaları da başlatan proje ile yıllık 400 bin euro’nun üzerinde maliyet tasarrufu ve yaklaşık 4 bin ton karbon emisyonu azaltımı sağlandı.

Siemens Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Dr. Hüseyin Gelis, iş birliğine ilişkin değerlendirmesinde, Siemens Türkiye’nin DNA’sında bulunan sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşmak için çalışmalarını kararlılıkla sürdürdüğünü belirterek şunları söyledi: “Siemens Türkiye olarak gelecek nesillere daha yaşanabilir bir dünya bırakmak hedefi ile var gücümüzle çalışıyoruz. 167 yıllık tecrübemiz ile yenilikçi, verimli, enerji tasarruflu çözümler sunmaya ve gelecek için bugünün dönüşümüne hız kazandırmaya devam ediyoruz.”

Uzun yıllardır birlikte başarılı çalışmalara imza attıkları Starwood Orman Ürünleri ile örnek bir projeyi daha hayata geçirmekten büyük mutluluk duyduklarını belirten Gelis, “Bu projenin odağındaki sürdürülebilirlik bizim en önemli önceliklerimiz arasında bulunuyor. Starwood ile gerçekleştirdiğimiz ve hedeflenen rakamların üzerinde bir verimlilik sağladığımız bu enerji verimliliği projemizde de olduğu gibi, ihtiyacı olan kurum ve kuruluşlarla çalışmalarımıza hız kesmeden devam edeceğiz” dedi.

Dünyada ilk kez uygulanan çalışmalar

Siemens Türkiye’nin sunduğu yenilikçi çözümlerin, bir taraftan kaynakların daha verimli kullanılmasını sağlarken diğer taraftan şirketlerin üretim süreçlerini iyileştirdiğini ve onlara rekabet avantajı kazandırdığını belirten Siemens Türkiye Dijital Endüstriler Genel Müdürü Kerim Oal, “Hayata geçirdiğimiz projelerle enerji tüketimi kayda değer ölçüde azalan müşterilerimiz, önemli maliyet tasarrufları elde edebiliyor” ifadelerini kullandı.

Siemens Türkiye’nin, Starwood İnegöl Fabrikası’nda gerçekleştirdiği 13 projeden 2’sinde dünyada ilk kez uygulanan çalışmaların yapıldığını belirten Oal, sözlerine şöyle devam etti: “Siemens Türkiye, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Yenilenebilir Enerji Genel Müdürlüğü tarafından lisans verilen Enerji Verimliliği Danışmanlık şirketlerinden biri. Bu danışmanlığımız kapsamında, projeler için VAP (Verimlilik Artırıcı Proje) hazırlayarak, teşvik programına da dahil olduk. Böylece Starwood Orman Ürünleri’nin yaptığı yatırımın yüzde 30’luk kısmının devlet tarafından desteklenmesine olanak sunduk.”

Starwood Orman Ürünleri CEO’su Hüseyin Yıldız ise projeye yönelik açıklamasında şöyle konuştu: “Starwood olarak Türkiye’nin en büyük sanayi şirketleri arasında yer alıyoruz. Proseslerimizden kaynaklanan enerji tüketimi son derece yüksek olduğu için enerji yönetimi, üzerinde önemle durduğumuz bir konu. Sürdürülebilir üretim hedeflerimiz doğrultusunda, uzun yıllardır iş birliği yaptığımız ve sektördeki uzmanlığına güvendiğimiz Siemens Türkiye ile çalışmayı tercih ettik. Bu çalışma sonucunda Türkiye’de hatta dünyada ilk olan uygulamaları hayata geçirdik. Gerçekleştirdiğimiz projeler ile sistemlerimizde yüzde 68’e varan enerji tasarrufuna ulaştık ve karbondioksit emisyonlarımızda ciddi bir azalma sağlandı. Ayrıca tesislerimiz, ISO 50001 Enerji Yönetim Sistemi standardının gerekliliklerini tam anlamıyla yerine getiriyor.”

GIDANIN ATIĞA DÖNÜŞME ORANI YÜZDE 47 AZALDI

Fazla, Akıllı Tartı Sistemi ile Abdi İbrahim yemekhanesinde oluşan gıda atıklarını azaltıyor

İsrafla ve israf kaynaklı karbon salımıyla mücadele etmek için teknoloji tabanlı bütünsel atık yönetimi çözümleri geliştiren Fazla, Abdi İbrahim ile geliştirdiği iş birliği kapsamında, gıda atığının ölçülmesi ve azaltılması çalışmalarına devam ediyor.

Sürdürülebilirlik hedefleri doğrultusunda Fazla ile 1 yıla yakın süredir iş birliği içinde olan Abdi İbrahim; Fazla’nın profesyonel mutfaklar için özel olarak geliştirdiği ve atık azaltıcı aksiyon almayı mümkün kılan IoT ürünü Akıllı Tartı Sistemi ile genel merkez yemekhanesinde üretilen gıdanın atığa dönüşme oranını büyük ölçüde azalttı. Kaydedilen bu başarı sonrası Abdi İbrahim, çalışmalarına yeni bir lokasyonda devam etme kararı aldı.  Abdi İbrahim Esenyurt Üretim Kompleksi’nde Fazla Akıllı Tartı Sistemi ile gıdanın atığa dönüşme oranını ölçümlemeye ve israfa “Dur!” demeye başladı.

Gerçekleşen iş birliği hakkında bilgi veren Abdi İbrahim Kurumsal İlişkiler, Sürdürülebilirlik ve İletişim Direktörü Dr. Oğuzcan Bülbül şunları söyledi: “Yaptığımız günlük ölçümler sonunda aldığımız raporlar sayesinde bugün, yemek hizmeti aldığımız Sardunya ile kategori ve ürün bazında değerlendirme yapabiliyor; menü değişikliklerine gidebiliyoruz. İş birliği kapsamında, genel merkezde tüketilmek üzere üretilen gıdanın atığa dönüşme oranını yüzde 47 oranında azaltmayı başardık. Bu iş birliği sayesinde çevresel olarak sağladığımız pozitif etkinin yanı sıra çalışanlarımızın gıda atığına dair farkındalığını da geliştirirken yemek seçimleri konusundaki memnuniyetlerini artırabiliyoruz. Fazla Akıllı Tartı Sistemi aracılığıyla gıda israfı ile bütünsel şekilde mücadele ediyoruz.”

Catering alanında hizmet veren işletmelerde satın alınan ve servis edilen gıdaların yüzde 15 ila 20’sinin düzenli olarak israf olduğunu belirten Fazla Pazarlama Lideri Koray Koçer de “Genel merkezde gerçekleştirdiğimiz ölçümler sonucunda sunduğumuz veriye dayalı içgörüler sayesinde Abdi İbrahim, aldığı aksiyonlar ile yıllık karbon salımını yüzde 36 oranında azalttı” şeklinde konuştu.

360 DERECELİK BİR ÇALIŞAN DENEYİMİ SUNUYOR

Getir’den üniversite öğrencilerine staj programı: GetirRise

Getir’in, üniversite öğrencilerine yönelik yenilenen staj programı GetirRise’a başvurular başladı.

Dijitalleşen dünyada kariyerlerine, hızlı teslimat sektörünün yaratıcısı Getir gibi bir teknoloji şirketinde başlamaları için tasarlanan GetirRise, üniversite öğrencilerinin yepyeni donanımlar kazanarak büyüme yolculuklarına katkı sağlamak üzere hazırlandı. Üniversitelerin 3 ve 4’üncü sınıflarının yanı sıra yüksek lisans programlarında kayıtlı öğrencilerin de başvurabileceği GetirRise, teorik ve pratik eğitimlerin birleştiği, saha ziyaretlerinin, departmanlar arası geçişlerin yer aldığı deneyime dayalı bir gelişim sürecini kapsıyor. 360 derece çalışan deneyimi sunan bu staj programı ile öğrenciler, dünyada bir ilki Türkiye’de başlatarak, market ürünlerini dakikalar içinde kullanıcılarla buluşturan Getir’in kültürünü, çalışma biçimini ve farklı ekipleri deneyimlerken, staj programı sonunda Getir’de çalışma fırsatı yakalayabiliyor.

 Getir İnsan Departmanı’ndan Sorumlu Başkan Yardımcısı Başak Evrim Daltaban “Yenilikçi bir şirket olarak, yeni nesil yeteneklerin öğrenmeleri, gelişmeleri ve geleceğimize katkıda bulunmaları için onlara fırsatlar yaratmaktan heyecan duyuyoruz. Tasarladığımız GetirRise staj programıyla sunduğumuz dinamik öğrenme ortamı, her öğrencinin yetenekleri ve kabiliyetlerine dayalı kişiselleştirilmiş bir gelişim yolculuğu sunuyor. Programa başvururken departman tercihi yapan stajyerlerimizin Teknoloji, Data, Ürün, Tedarik Zinciri, Pazarlama, Finans, Operasyon, Transformasyon ve İnsan gibi departmanlardan hangisinde görev alacağı eğitim ve yetkinliklerinin yanı sıra Getir’in ihtiyaçlarına göre şekilleniyor. Ayrıca stajyerlerimiz program boyunca departmanlar arası rotasyonlarla farklı ekiplerin çalışma dinamiğini deneyimliyor. GetirRise programına dahil olan tüm stajyerler de tüm Getirliler gibi projelerde aktif rol ve sorumluluk üstleniyorlar” diyerek program için düşüncelerini dile getirdi.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar