Kanada, 15 milyar dolarlık ithalatıyla Türk ihracatçıya göz kırpıyor

AKİB’in hububat, bakliyat, yağlı tohum ürünleri ihracatında 10,4 milyon dolar ile henüz yüzde 1 paya sahip olan Kanada, bu ürünlerde 15 milyar doları bulan ithalat rakamı ile Türk üreticiler için ciddi potansiyel barındırıyor.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
Kanada, 15 milyar dolarlık ithalatıyla Türk ihracatçıya göz kırpıyor

Hububat, bakliyat, yağlı tohumlar ve mamulleri sektörünün 2019 yılı ihracatı yüzde 2 artışla 6,8 milyar dolara ulaştı. Sektörün ihracatı içinde 1,9 milyar dolar ile pastacılık ürünleri ilk sırada yer alıyor. Onu, 1,4 milyar dolar ile değirmencilik ürünleri, 872 milyon dolar ile diğer gıda müstahzarları, 716 milyon dolar ile bitkisel yağlar (zeytin yağı hariç), 650 milyon dolar ile kakaolu mamuller, 618 milyon dolar ile şeker ve şeker mamulleri, 285 milyon dolar ile yağlı tohum ve meyveler, 260 milyon dolar ile bakliyat izliyor. Irak, Suriye, ABD, Yemen, Suudi Arabistan, Almanya ve İsrail en çok ihracat yapılan ülkeler listesinin başında yer alıyor. Hububat, Bakliyat, Yağlı Tohumlar ve Mamulleri sektörünün üretim ve ihracatında kilit role sahip bölgelerden biri Akdeniz İhracatçı Birliklerinin (AKİB) görev alanı içinde yer alan Adana, Mersin, Karaman, Kayseri, Antakya’nın oluşturduğu alan.

Bölge ve sektörün durumu

AKİB Hububat, Bakliyat, Yağlı Tohumlar ve Mamulleri sektörünün 2019 yılı ihracatı yüzde 8’lik düşüşle 1 milyar 20 milyon dolar olarak gerçekleşti. Ana kalemler içinde bakliyat ihracatı yüzde 30 düşüşle 196, pastacılık ürünleri yüzde 2 düşüşle 283 milyon dolara inerken, değirmencilik ürünleri yüzde 10 artışla 129, bitkisel yağ ihracatı yüzde 8 artışla 90 milyon dolar oldu. 2019’da sektörün ihracatında Irak 161 milyon dolarlık değeri ve yüzde 16’lık payla ilk sırada yer alıyor. Bunu yüzde 11 ve yüzde 5’lik paylarla Suriye ve Yemen izliyor.

Hedefte yeni pazarlar var

COVID-19 salgını dünya genelinde üretim ve tüketim dinamiklerini kökten etkiliyor. Küresel tedarik zincirindeki tüm ülkeler salgın nedeniyle hem sanayi üretiminde; hem de ihracatta ciddi düşüşler yaşıyor. Özellikle sanayi ürünlerinde talep ciddi şekilde dalgalanıyor. Buna karşılık gıda tüketimi ve ihracatı diğer sektörlere göre daha stabil bir seyir izliyor. Bunu Nisan ve Mayıs ayı istatistiklerinde net olarak görebiliyoruz.     

Türkiye’nin tarım ve gıda ürünleri ihracatında geleneksel olarak çevre ülkeler ağırlıklı paya sahip. Bu kimi zaman bir avantaj kimi zaman ise dezavantaj. Bu nedenle son yıllarda artan bir pazar çeşitlendirme çabası var. Kuzey Amerika, Hindistan, Çin ve Japonya potansiyel hedef pazarlar arasında yer alıyor.       

Bu süreçte Akdeniz İhracatçı Birlikleri de üyelerini yeni pazarlara girme konusunda yönlendiriyor. AKİB bünyesindeki hububat, bakliyat, yağlı tohum ihracatçılarının odaklanabileceği yeni pazarlardan biri de Kanada.

Pazar uzak ama potansiyel yüksek   

Kanada 10,4 milyon dolar ile AKİB’in hububat, bakliyat, yağlı tohum ürünleri ihracatında yüzde 1'lik paya sahip. Son derece düşük olan bu ihracat oranının birkaç yıl içinde en az 10 kat artmaması için pazara uzaklık ve pazarın az tanınması dışında önemli bir sebep yok. Kanada’nın bu ürünlerde 15 milyar dolar civarında ithalat yapıyor olması pazarı daha da çekici kılıyor.       

Kanada 1.7 trilyon dolar GSYİH ile dünyanın en büyük 10. ekonomisi. 9 milyon km2 (Türkiye’nin 12 katı) yüzölçümüne sahip olan ülkede 37 milyon insan yaşıyor. Ülkenin güneyi tarım için elverişli topraklara sahip. Bu da ülkeyi önde gelen bir tarım ürünleri ihracatçısı yapıyor. Örneğin Kanada, hububat, değirmencilik ürünleri, yağlı tohum ve meyveler, bitkisel ve hayvansal yağlar gibi başlıkların pek çoğunda dünyanın ilk 10 ihracatçısından biri.

İthalatın büyük bölümünü ABD’den

Ama Kanada aynı zamanda bu alanlarda dünyanın önde gelen ithalatçıları arasında yer alıyor. İlgili ürün gruplarındaki ithalatının büyük bölümünü ABD’den yapan Kanada’nın alım yaptığı diğer ülkeler arasında başı Almanya, Hindistan, Çin, İtalya, Tayland ve Brezilya çekiyor.     

AKİB üyelerinin güçlü olduğu 18 ve 19 numaralı fasıllarda (bisküvi ve çikolata ürünlerini kapsayan kakao ürünleri ile un, nişasta ve pastacılık ürünleri) Kanada’nın 2019 ithalatı 5 milyar dolara yakın. Bunların tamamına yakını ABD ve Avrupa ülkelerinden ithal ediliyor. Değirmencilik ürünleri, şekerli mamuller, bakliyat ürünlerinde de ciddi potansiyel var. ABD’yi, Kanada’nın en büyük ticaret partneri haline getiren dönüm noktalarından biri 1994’te yürürlüğe giren NAFTA anlaşması. Öyle ki Kanada-ABD ikili ticareti, ABD-Çin ikili ticaretinden sonra dünyanın ikinci büyük ticareti durumunda. NAFTA hem sanayi hem tarım ürünlerini içeren bir anlaşma. Son yıllarda şimdiye dek kapsam dışı tutulan süt ürünleri, kümes hayvanları, yumurta ve şeker gibi bazı tarımsal ürünleri de içerecek şekilde revize edilen ve CUSMA olarak adlandırılan yeni anlaşmanın yakında yürürlüğe girmesi bekleniyor.

Gümrük vergileri ülkeye ticareti zorluyor

Kanada’nın ABD dışındaki tedarikçilerindeki firmaları zorlayan, dolayısı ile Türkiye’den ihracat yapacak firmaları da etkileyen üç konu var. Bunlardan biri gümrük vergileri. Tarım ürünleri ortalama yüzde 21,8 ile gümrük vergilerinin en yüksek olduğu sektör.       

İkincisi gıda ürünlerinin, kalite standartları ve etiketleme koşulları bakımından sıkı denetime tabi olması. Gıda ürünlerinde gerekli belge ve standartlarla ilgili bilgilere Kanada Gıda Denetim Ajansı web sayfası üzerinden ulaşılabilir (https://airs-sari.inspection.gc.ca/airs_external/ english/decisions-eng.aspx)     

Üçüncüsü ise Kanada’ya gıda ihracatı yapan firmaların Kanada makamlarından ruhsat alması gerekliliği. Kanadalı ithalatçıların ilgili makamlardan ithalat ruhsatı alması ve satış sonrası izleme sistemi kurması gerekiyor. İthalatçıların alım yaptığı yabancı firmaların da Kanadalı üreticilerin tabi olduğu gıda güvenliği standartlarına uygun imalat yaptığını kanıtlaması gerekiyor.