Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı: Seraların yüzde 40’ı kayıtsız, hepsini kayıt altına alıyoruz
Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, gıda arz güvenliğinin en önemli unsurlarından birisi olan seracılığın geliştirilmesi için çalışmaların devam ettiğini belirtirken, bir yandan desteklerin artırıldığını, diğer yandan da yüzde 40 olarak ölçülen kayıt dışı sera alanlarının kayıt altına alınması için düzenlemeler yaptıklarını bildirdi.
Hüseyin GÖKÇE
Antalya, tarım alanıyla ilgili iki önemli toplantıya ev sahipliği yaptı. Tarım ve Orman Bakanlığı, dün Ulusal Süt Konseyi ile birlikte gerçekleştirdiği Ulusal Süt Çalıştayı ardından, bugün de Seracılık Çalıştayı düzenledi.
Çalıştayın açılışında konuşan Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, bitkisel üretimin tamamlayıcı bir dalı olan seracılığın sorunları ve geleceğini ele alacaklarını söyledi.
Nüfus artış hızına bağlı olarak bölgedeki insan hareketliliğinin de arttığını belirterek, bundan en çok tarım sektörünün etkilendiğini bildirdi.
Yeni dönemin tarım sektöründe girdi maliyetlerinden lojistik sorunlara, işçi temininden tarımsal pazarlamaya kadar, her aşamayı ilgilendirdiğinin altını çizen Bakan Yumaklı, pandemi, savaş ve afet dönemlerinde kazanılan deneyimleri sektörün güçlü bir altyapıya kavuşmasına neden olduğunu belirtti.
Hayvansal üretimde olduğu gibi bitkisel üretimde de Cumhuriyet tarihinin rekorlarının karıldığını ifade eden İbrahim Yumaklı, son 21 yılda bitkisel üretimin yüzde 40 artarak 137 milyon tona yükseldiği bilgisini verdi.
Tarımsal hasılada dünyada 10’uncu sırada yer alan Türkiye’nin, Avrupa’da ise birinci durumda olduğunu vurgulayan Yumaklı, seracılık sektörünün son 21 yılda yüzde 123 büyüdüğünü kaydetti. Yumaklı örtüaltı üretiminde Türkiye’nin Avrupa’da ikinci, dünyada ise 4’üncü sırada yer aldığını ifade etti.
Türkiye’de toplam 811 bin dekar alanda seracılık üretimi yapıldığını anlatan Yumaklı, bunun da yüzde 92’sinin Hatay’dan İzmir’e kadar olan kıyı şeridimizde gerçekleştirildiğini bildirdi.
“Kayıtlı olmayan üretim kayıt altına alınacak”
Hâlen 61 binden fazla üreticinin 485 bin dekar kayıtlı alanda üretim yaptığını dile getiren İbrahim Yumaklı, yapılan mevzuat değişikliğiyle kayıtlı olmayan yüzde 40’lık alanın da kayıt altına alınacağına vurgu yaptı.
Arz güvenliği açısından önemli alternatif sunan seracılık faaliyetlerinin gelişmesi için Türkiye’nin jeotermal gibi önemli bir zenginliğe sahip olduğunu söyleyen Yumaklı, jeotermal kaynak açısından Avrupa birinciliğinin getirdiği avantajın en verimli şekilde kullanılacağını anlattı.
“Dünyanın en büyük Organize Tarım Bölgesi Balıkesir’e kuruluyor”
Hazırlıkları sürdürülen Organize Tarım Bölgeleri hakkında da bilgi veren Bakan Yumaklı, Aydın ve Denizli’deki OTB’lerde üretime başlandığını aktardı. 12 tane OTB’nin de yatırım aşamasında olduğunu söyleyen Yumaklı, “Balıkesir Gönen’de bırakın Avrupa’yı, dünyanın en büyük Organize Tarım Bölgesini kuruyoruz. Bunun yanı sıra, sera üreticilerimizi birçok alanda destekleyerek, sektörün de gelişmesine önemli katkılar sunuyoruz” dedi.
Sera yatırımlarına Kırsal Kalkınma ve IPARD kapsamında önemli hibe desteği sağlandığını dile getiren İbrahim Yumaklı,“Yine bu alanda Ziraat Bankası ve Tarım Kredi Kooperatiflerince; yatırım ve işletme kredisi kullanımlarında %100 faiz indirimi uyguluyoruz. Mevzuatlarımızı seracılığı teşvik etmek için revize ediyoruz” dedi.
Yumaklı, örtüaltı üretimin yüksek teknolojiyle birleşmesinin, gıda temini açısından önemli avantaj sağladığını belirtti.
“Seracılık yapılacak alanların belirlenmesi önemli”
Yapılan mevzuat değişiklikleriyle tarımsal üretim planlamasını sektörün gündemine soktuklarını dile getiren Yumaklı, “Tüm ürünlerde olduğu gibi örtüaltı üretiminde de planlama yapmamız gerekiyor. Çalıştayın ana gündemi de seracılık yapılacak alanların arazi uygunluk koşullarının belirlenmesi olacak” dedi.
SERA-Bir Başkanı Pekdemir: Jeotermal enerji rekabet avantajı sağlıyor
Sera Yatırımcıları ve Üreticileri Birliği (SERA-BİR) Başkanı Halil Pekdemir, 800 bin dekar arazinin topraklı, yaklaşık 16 bin dekarlık alanın ise topraksız sera olduğu bilgisini verdi. Jeotermalin sektör için vazgeçilmez bir ısıtma kaynağı olduğunu vurgulayan Pekdemir, "Avrupa ile kıyaslandığında bizim jeotermalimiz çok büyük avantaj, rekabetçi kılıyor bizi. Seracılık ovada mı olmalı kırsalda mı olmalı sorusun da ise jeotermal olan bölgelerde varsa kırsalda yoksa ovalarda bile olmalı" dedi.