8 uzmana sorduk: Altın mı, gümüş mü?

Fiyatlamaların hızlı bir şekilde değişebildiği piyasalarda, riskini belirleyen yatırımcılar güvenli bir liman arayışına girebiliyor. İlk akla gelenler arasında da şüphesiz değerli metaller oluyor. Peki, altının mı geleceği daha parlak yoksa gümüşün mü? 8 uzman isim ekonomim.com için değerlendirdi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Şenay ZEREN

Küresel piyasalar, enflasyonist baskı ve ekonomik durgunluk endişesiyle yön arayışını sürdürürken; majör merkez bankalarının (ABD Merkez Bankası, Avrupa Merkez Bankası, İngiltere Merkez Bankası) para politikasına ilişkin ipuçları yatırımcıların odağında olmayı sürdürüyor.

Altın ve gümüş fiyatları özelinde baktığımızda, özellikle ABD Merkez Bankası'nın (Fed) para politikasına yönelik attığı adımlar ya da verdiği mesajlar fiyatlar üzerinde direkt etkili oluyor. Fed’in 2022 yılında sıkılaşma adımlarında vites yükseltmesiyle beraber, iyi bir yıl geçirmeyen değerli metaller için bu yıl daha umut verici görünüyor.

Fed’in faiz artırımlarında hız kesmesi ve 2024 yılında faiz indirimlerine başlanabileceğinin öngörülmesiyle dolar dünyada güç kaybederken, ABD tahvil faizleri yükseliyor ve ters korelasyon etkisiyle bu durum altın ve gümüş fiyatlarını destekliyor. Para piyasalarındaki son fiyatlamalara bakıldığında Fed’in mayıs toplantısında 25 baz puan faiz artırımına gideceğine kesin gözüyle bakılırken, haziran ayındaki toplantısında faiz artırımına gidebileceği öngörüleri ise önemli ölçüde gerilemiş görünüyor.

Diğer taraftan, altın ve gümüşün birbirinden ayrıştığı bazı özellikleri de göz ardı etmemek gerekiyor. Altın, dünyada daha nadir bulunması sebebiyle daha değerli olurken, gümüş endüstriyel malzeme olarak da kullanılıyor. Gümüş tüketiminin yarıdan fazlası endüstriyel amaçlarla kullanılırken; en çok tüketim yapan ülkeler ise ABD ve Çin olarak bulunuyor. Özellikle bu ülkelerin ekonomilerinde yaşanan gelişmeler doğrudan gümüş fiyatlarını etkileyebiliyor. Dolayısıyla iki değerli metal, piyasa hareketlerine, ekonomik verilere ve resesyon risklerine göre farklı tepkiler verebiliyor.

Önümüzdeki süreçte olası ekonomik gelişmeleri, merkez bankalarının adımlarını ve bunların altın ve gümüş fiyatları üzerindeki etkilerini birbirinden değerli 8 uzman isim ekonomim.com’a değerlendirdi.

Roller değişti
Eral Karayazıcı - Inveo Portföy Fon Yönetim Müdürü

Bu ikilinin rekabetinde yılın ilk 2,5 ayında üstünlük altından yanaydı. Ons altın 20 Mart’a kadar olan parkurda dolar bazında yüzde 8,6 yükselerek 1980 dolara ulaşırken gümüş yüzde 5,5 kayıpla 22,5 dolara gerilemişti.

Ancak geride kalan yaklaşık 2 ayda roller değişti. Altın yatay seyrederken gümüş yüzde 11 yükselerek 25 dolar üzerine çıktı.

Önümüzdeki 9-12 aylık vadede gümüşün görece daha iyi bir performansa imza atması bence daha olası. Ancak kısa vadede şanslarının birbirine yakın olduğunu hatta altının bir adım önde görülebileceğini düşünüyorum.

İki senaryo
Enver Erkan - Dinamik Menkul Başekonomisti

Piyasa risklerine karşı korunma anlamında güvenlik talebinde;

Bankacılık risklerinin ve ılımlı resesyon sonrası görülebilecek toparlanmanın zaman alacağı beklentisiyle altında yükselişin görüldüğü kanaatindeyiz. Küresel durgunluğun konuşulduğu bir dönemde dolar, Euro gibi para birimlerinin de bulundukları ülkede riskleri bulunuyor ve bu doğrultuda düşündüğümüzde altının yatırımcılar için iyi bir seçim aracı olacağını düşünüyoruz.

Geniş perspektifte ekonomik talep anlamında ise;

Gümüşün gelişen yeşil ekonomide çok önemli bir rol oynayacağı ve gümüşe olan artan talebin arz ile dengelenemeyebileceği son zamanlarda dile getirilen bir görüştür. Son on yılda, yeşil ekonomide fotovoltaiklerde gümüşün yaygın olarak kullanıldığı görülürken, aynı zamanda fotovoltaik kurulumlar büyük ölçüde arttı. Bu noktada, bu tip fotovoltaik hücrelerin 2010 yılında kullanılan modellere göre yüzde 20 gümüş kullandığı tahmin edilmektedir. Bu artışın temel nedeni, karbondioksit emisyonlarını azaltma çabasıdır. Bunların dışında diğer yenilenebilir enerji kaynaklarında da gümüş kullanılmaktadır. Bunlar rüzgar ve gelgit enerjisi ve düşük karbonlu nükleer enerji endüstrisidir. Gümüş, elektrikli otomobil üreticileri için arzu edilen benzersiz elektriksel iletkenlik özelliklerine sahiptir.

 Elektrikli araç (EV) ve güneş enerjisi üretimi ve altyapısına yönelik önerilen yatırımlar ilerlemeye devam edecektir. Bu gelişmeler, fosil yakıta bağımlı ekonomilerden küresel geçişte önemli bir kilometre taşına işaret ediyor. Gümüş, hem güneş panellerinin hem de EV'lerin üretiminde esastır. Dünya, yenilenebilir enerjiye yoğun bir şekilde yatırım yapmaya devam ederken, gümüşü de uzun vadeli büyüme yoluna koyuyor. EV'lere ve güneş enerjisine yapılan kamu yatırımlarının yanı sıra potansiyel enflasyon risklerine yüksek talep etkisi eşlik edebilir.

İlk yarıda altın, ikinci yarıda gümüş büyük potansiyel taşıyacak
Volkan Dükkancık - Alnus Yatırım Araştırma Direktörü

Altının hem olası bir sistemik risk karşısında güvenli liman olarak görülecek olması, hem de merkez bankalarının bunca faiz artırım adımına karşın enflasyonu kontrol etmekte güçlük çekiyor olmaları altını 2023 yılı için önemli bir alternatif yatırım aracı olarak öne çıkarak kanısındayım. Bununla birlikte durgunluğun sona ermesinin ardından beklenen ekonomik toparlanmanın ise endüstriyel kullanımı yüksek olan ve arz konusunda sıkıntıların da olduğu gümüşü biraz daha fazla öne çıkarabilir. Bu noktada 2023 yılının ilk yarısında altın fiyatlarının, yılın ikinci yarısında ise gümüş fiyatlarının yükseliş adına daha büyük potansiyel taşıdığı kanısındayım.

Gram altın ve gram gümüşte beklenti ne?
Murat Özsoy - Biz Finansal Danışmanlık Kurucusu

Bugünden ileriye baktığımızda, şu anda her iki emtia için de belirleyici faktörler arasında en yakın ve en güçlü olanı 3 Mayıs tarihli Fed toplantısı olacak. Fed toplantısının asıl önemi ana beklenti olan 25 baz puan faiz artış kararından çok, bu artış Fed’in 2023 yılındaki son faiz artışı mı olacağına yönelik piyasanın almaya çalışacağı sinyal olacak. Eğer piyasalarda bu toplantıda Fed’in faiz artış trendinin tamamlandığına dair bir algı oluşursa büyük ihtimalle ABD Dolar Endeksinde ve ABD 10 yıllık faizlerinde kısa vadede geri çekilmeler görebiliriz.

Özellikle ABD 10 yıllık faizlerinin gerilemesi ve resesyon beklentilerinin güçlenmesi sonucunda ons altında yeniden 2000 dolar üzeri seviyeler ve ons gümüşte de 26 dolar üzeri seviyeler görebiliriz. Bu durum bugünden bakıldığında benim de ana senaryom olarak öne çıkıyor. Hatta ons gümüş tarafında 30 dolar üzeri fiyatları da 2023 yılı içerisinde beklediğimi ve ons altına göre artış hızında daha hızlı hareketler beklediğimi söyleyebilirim.

İç piyasada dolar/TL kurunda özellikle seçim sonrası döneme dair yukarı yön beklentilerin paralelinde gram altında 1400TL üzeri gram gümüşte ise 20TL-22TL bandının izlenmesinin ardından 24TL fiyatlarının da görüleceğini düşünüyorum. Yıllık bazda gram altın ve gram gümüş fiyat artışları bugüne kadar birbirlerine yakın oldu. Son dönemde aylık bazda gram gümüş gram altına göre daha hızlı değer kazanımları gösterdi. Bundan sonra da gram gümüşün performansı gram altına göre daha iyi seviyede olabilir görüşündeyim.

Güvenli liman her iki enstrümanda da ön plana çıkacak
Seda Yalçınkaya – İntegral Yatırım Araştırma Müdürü

2022 yılında Fed politikaları doların hakimiyetinde bir yıl geçirmemize neden olurken ons altını önemli ölçüde baskıladı. Buna karşın Rusya – Ukrayna riski yıl genelinde 2070 direncinin tekrar test edilmesine neden olmuştu. 2023’te Fed para politikasında frene basarken, Rusya – Ukrayna savaşında risk düzeyinin hala canlı olması ve bir bankacılık krizi olasılığı ons altının geri çekilmesini sınırlı kılıyor.

 Ons altın için pandemi ve Rusya savaşı tepesi olan 2070 tepesinin aşılmasını beklemekteyiz. Gümüşün ise sanayi için önemi onu her zaman önemli kılmaktadır. 2022 yılında rekor küresel gümüş talebine karşın arzın değişmemesi 237,7 milyon ons açığın çıkmasına zemin hazırladı. Çin COVID politikalarının talebi törpülediği bir ortamda ortaya çıkan açığın devam etmesi beklenebilir. Çin’de yaşanan açılmalar sanayi sektöründe kullanılan gümüşü desteklerken, Mart ayının başında ortaya çıkan ABD bankacılık krizi gümüşün ons altından daha agresif yükselmesine olanak kılmış görünüyor. Güvenli liman her iki enstrümanda ön plana çıkacak gibi görünmekle birlikte geri çekilmeler sınırlı kalabilir.

Altın – gümüş rasyosu dikkatle takip edilmeli
Kudret Ayyıldır - GCM Yatırım Araştırma Müdürü

Mayıs ayının ilk haftasında Fed ve ECB kararları değerli metallerdeki realizasyonu ne kadar istekli sorusunun cevabı için önemlidir. Ons altın için 1900 – 1930 bölgesi, ons gümüş içinse 21,95 – 22,70 bölgesi orta vadeli alıcıları heyecanlandıran en önemli aralıklardır. Bu açıdan kısa vadeli kar realizasyonlar ilgili bölgeye yaklaştıkça yerini orta vadeli alıcılara bırakabilir. Bu düşünce altın için tarihi zirve 2070, gümüş içinse 2022 yılı zirvesi 26,95 seviyesini gündemde tutmayı sürdürmektedir.

Altın ve gümüş tarafındaki fiyatlama davranışlarında yeni dönemde hangi varlık daha ön plana çıkabilir hususunda iki temel gereksinime bakabiliriz: Bunlardan ilki altın – gümüş rasyosudur. 78,50 ile 80,50 arasında sıkışan rasyoda 80,50 üzerindeki seyirde ons altının 78,50 altındaki seyirde ise ons gümüşün daha popüler olmasını sağlayabilir. İkincisi ise büyüme temasına yönelik aşağı yönlü revizeler dolayısıyla da endüstriyel üretim tarafında baskı oluşturmaktadır. Bu durumu İmalat PMI verilerinden de net bir şekilde görebilmekteyiz. Bu açıdan büyüme temasına yönelik zayıf veriler geldiği müddetçe altının gümüşe göre daha iyi bir performans sergileme ihtimali ön planda yer almakla birlikte altın – gümüş rasyosu bu düşünceye destek veriyor mu hususu dikkatle takip edilmelidir.

En belirleyici husus ‘Resesyon’
Yusuf Kavak - Galata Menkul Araştırma Müdürü

Altın mı, Gümüş mü? sorusunun cevabı için en belirleyici husus şüphesiz; resesyonun gerçekleşip gerçekleşmeyeceği olacak. Şayet ABD, Euro Bölgesi ve Asya gibi majör bölgelerden birisinin tetikleyeceği bir durgunluk dönemine gireceksek; 3 hafta öncesinde "Altın-Gümüş Rasyosu"nda başlayan yüzde 14'lere ulaşan düşüş eğilimi, güvenli liman varlığı olan altının rağbet görecek olması ile yükselişe dönecektir. Diğer taraftan, her hangi bir ekonomik durgunluk yaşanmaz ve bu kapsamda majör merkez bankalarının faiz artırımları bir süre daha devam edecek olursa, bu sefer de ibre; sanayi emtiası olan gümüşte kalmaya devam edecektir.

Kısa vadede altın, orta ve uzun vadede gümüş daha mantıklı
Onur Altın - Ikon Menkul Araştırma Müdürü

Fed’in backstop kredilerinde 4. haftada da üst üste düşüş yaşanması yani ABD bankalarının Fed’den çektiği likidite miktarını azaltması bankacılık sektöründeki risklerin azaldığını bize gösterdi. Bunun yanında ABD’den açıklanan banka bilançolarının genel itibariyle iyimser gelerek bu görüşü desteklemesi ABD 10 yıllık tahvil faizlerinin tekrar yüzde 3.60 seviyesine yükselmesine ve mayıs ayında Fed’den 25 baz puanlık faiz artırımlarına işaret etmesi ons altında tepeden satışları hızlandırdı. Bu sürecin devam etmesini bekliyoruz. Ons altında sırasıyla 1950 ve 1805’e kadar satış bekleyen tarafta olacağız.

Gram altın ise, muhtemelen ons altına ayak uydurarak satışlarını sürdürecektir. Ancak Dolar/TL’nin yükselişe devam etmesi bu düşüşlerin onsa göre daha sınırlı kalmasını sağlayacaktır. Aşağıda 1180 TL seviyesine kadar düşüş bekliyoruz. Bu seviye de kırılır ise 1086 TL’ye kadar bu düşüşler sürebilir.