Afet bölgesinde temiz su sorunu devam ediyor
Hayata Destek Derneği, afetten etkilenen kişilerin ihtiyaçlarına erişebilmeleri için insani yardım çalışmalarını sürdürürken, bölgenin ihtiyaçlarını acil durum raporlarıyla belgeliyor. Hayata Destek Derneği’nin bölgede yaptığı ihtiyaç analizleri, bölgedeki temiz su ve hijyene ihtiyacın devam ettiğini gösteriyor. Üstelik yaz aylarının yaklaşmasıyla birlikte artan sıcaklıklar da temiz suya ihtiyacın önemini artırıyor.
Bölgedeki incelemelere katılan Hayata Destek Derneği İletişim Uzmanı Gözde Kazaz, “İnsani yardım kurumları deprem bölgesinde barınma, hijyen ihtiyaçları, temel gıda ve içme suyu, ev eşyası, ruh sağlığı ve psikososyal destek yani günlük yaşamdaki temel her türlü ihtiyacı afetten etkilenen kişilere sağlamak için çalışmaya devam ediyor. Hayatın ‘normal’e dönmesi içinse hâlâ hayli vakit var gibi görünüyor” diyor. Kazaz, barınma alanlarında yaşayan kişiler için her geçen gün yeni ihtiyaçların doğduğunu belirterek “Yaptığımız incelemelerde kadınlar ve kız çocukları için ayrılmış alanların yetersiz olduğunu görüyoruz. Ergenler, yaşlılar, bekâr kadınlar, hane reisi kadınlar ve engelli kadınlar da dâhil olmak üzere kadın ve kız çocuklarının özel ihtiyaçları devam ediyor. Kalabalık ailelerin yaşamak zorunda olduğu çadırlarda kadınlar için mahremiyet ihlalinden toplumsal cinsiyet temelli şiddete varan güvenlik riskleri bulunuyor. Öte yandan, sahadaki acil durum ekiplerimizden gelen bilgiler, ev içi yükün çadırlarda da kadınların ve kız çocuklarının üzerinde kaldığını, yaşanan travmaların katmerlendiğini gösteriyor” diyor.
Hava ısınıyor, ihtiyaçlar değişiyor
Hayata Destek’in acil durum raporlarında önemle vurguladığı konulardan bir tanesi de havaların ısınmasıyla birlikte afet bölgesindeki acil ihtiyaçların şekil değiştirdiği yönünde. Barınmadan, temel ihtiyaçlara kadar yeni önlemler almak gerektiğini vurgulayan Kazaz, ‘sahadaki acil durum ekiplerimizden aldığımız bilgiler, özellikle çadırların yaz koşularında barınmaya uygun olmadığı yönünde. Böcek, sinek, yılan gibi hayvanların görülmeye başlaması halk sağlığı açısından önemli bir tehdit. Yazlık kıyafet, terlik gibi mevsime uygun ihtiyaçları daha çok duymaya başladık. Afet bölgesinde hâlihazırda yaşanan su sorunu, yazın gelişiyle daha ciddi bir boyuta ulaşabilir” diyor.
Hayata Destek, su ihtiyacını karşılamak için Hatay, Adıyaman ve Kahramanmaraş’ta su depoları, tuvalet ve duş üniteleri kurmaya devam ediyor. Dernek, kullanım suyunu içme suyuna çevirmeye yarayan arıtma sistemi ve duş ünitelerinin sıcak su ihtiyacını karşılayan güneş panelleri gibi inovatif çözümleri de sahada uygulamaya başladı.
2022’de 70 binden fazla insana ulaştı
Hayata Destek, doğal ya da insan eliyle meydana gelen afetlerden etkilenmiş birey ve toplulukların temel hak ve ihtiyaçlarına erişimini sağlamak amacıyla faaliyet gösteren, ulusal bir insani yardım kuruluşu. Temelleri 2005 yılında atılan Hayata Destek, insani yardım ilkelerine uygun şekilde operasyonlarını şekillendirerek, afetten etkilenmiş insanların hayatlarını iyileştirmek için ihtiyaç odaklı projeler uyguluyor. İnsani yardım faaliyetleriyle 2022 yılında 70 binden fazla ihtiyaç sahibine ulaşan Hayata Destek sağlıklı, dirençli ve refah sahibi bir toplum için insanlık, ayrım gözetmemek, tarafsızlık, bağımsızlık ve hesap verebilirlik ilkeleriyle çalışmalarını Türkiye ve çevresi bölgelerde yürütüyor.
SİGORTASIZ İHTİYAÇ SAHİPLERİNE ULAŞMAYI HEDEFLİYOR
Sigortambir Askıda Sigorta Hareketi’ni başlattı
Ülkemizde sigortalıları bilinçlendirme ve sigortasızları sigorta ürünleriyle tanıştırma amacıyla yola çıkan Sigortambir, hayata geçirdiği sosyal sorumluluk projesi aracılığıyla sigortasız ihtiyaç sahiplerine ulaşmayı hedefliyor.
Sigortambir "Askıda Sigorta" projesiyle, birey veya kurumların, maddi durumu yeterli olmadığı için özel sağlık hizmetlerinden faydalanamayan kişilere ulaşmasını sağlıyor. İlk etapta 18-25 yaş aralığındaki üniversite öğrencilerinin, Tamamlayıcı Sağlık Sigortası ile tanıştırılması hedefleniyor.
Projeyle ilgili olarak konuşan Sigortambir Genel Müdürü Kürşat Köz "Medeniyetin getirdiği en büyük faydalardan biri olan sigortayı, sigortaya erişemeyen sosyal gruplarla buluşturmak adına çalışmalarımızı başlattık. Üniversitede eğitim gören maddi durumu yetersiz öğrencilerimizin ardından, ilerleyen süreçte özellikle Tamamlayıcı Sağlık Sigortası'na ihtiyaç duyup erişemeyen tüm vatandaşlarımıza dokunmak istiyoruz" dedi.
"Çünkü sigorta hepimizin ihtiyacı"
Askıda Sigorta projesinin sloganına atıfta bulunan Sigortambir Genel Müdürü Kürşat Köz, "Sloganımızda da ifade ettiğimiz üzere, hepimizin sigortaya ihtiyacı var. Sigorta bir lüks değil, ihtiyaçtır. Temelde buna dikkat çekmek istiyoruz. Medeniyetin getirdiği en büyük faydalardan biri olan sigortayı, sigortaya erişemeyen sosyal gruplarla buluşturmak adına çalışmalarımızı başlattık. Üniversitede eğitim gören maddi durumu yetersiz öğrencilerimizin ardından, özellikle Tamamlayıcı Sağlık Sigortası'na ihtiyaç duyup erişemeyen 18-55 yaş aralığındaki tüm vatandaşlarımıza dokunmak istiyoruz. İlerleyen süreçte, projeye destek veren bireyler, kurumlar, STK'lar vasıtasıyla, diğer sigorta branşlarında da ihtiyaç sahiplerinin yanında olacağız" ifadelerine yer verdi.
KONGO CUMHURİYETİ ÇEVRE BAKANI AÇIKLAMA YAPTI
Yağmur Ormanı Ülkeleri, BM Karbon Kredisi Planına kolay erişim istiyor
Kongo Cumhuriyeti Çevre Bakanı, Reuters’e verdiği bir demeçte, iklim değişikliğini sınırlamak için hayati önem taşıyan yağmur ormanlarına ve turbalıklara ev sahipliği yapan ülkelerin, ekosistemlerini korudukları için onları ödüllendirecek bir mali program olan karbon kredilerine daha kolay erişim istediğini söyledi.
İtalya’dan biraz daha büyük olan Kongo Cumhuriyeti, çok daha büyük ve çok daha fazla nüfusa sahip Demokratik Kongo Cumhuriyeti ile dünyanın en büyük tropikal turbalıklarını ve Afrika’nın gezegeni ısıtma potansiyeli olan karbondioksit gazını tutan en büyük yağmur ormanını paylaşıyor.
BM iklim anlaşmaları tarafından kurulan egemen kredi piyasaları, bu tür ülkelerin ormanlar ve turbalıklar dahil ekosistemleri korumak için mali ödül aramasına izin verecek şekilde tasarlandı. Kongo Cumhuriyeti Bakanı Arlette Soudan-Nonault, egemen karbon piyasasına erişimin, ülkenin GSYH’sini YÜZDE 40’a kadar artırmaya, enerji geçişini ve sürdürülebilir istihdam yaratmayı finanse edebileceklerini söyledi. Ancak Dünya Bankası gibi çok taraflı finans kurumlarının kredi verme prosedürlerini basitleştirmesi gerektiğini söyledi. Dünya Bankası ise bu talebe henüz yorum yapmadı.
Kredi piyasaları, özel şirketler tarafından alınıp satılan daha yaygın olarak görülen gönüllü karbon kredilerinden çok daha katı düzeyde gözetim ve inceleme gerektiriyor.
SON BAŞVURU TARİHİ 16 HAZİRAN
Gıda ve Tarımda Değişim Yaratan Kadın Girişimci Programı
Türkiye’de tarım ve gıda sektöründe kapsayıcılık ile çeşitliliği teşvik etmek, kadın merkezli erken aşama girişimleri artırmak ve girişimcileri iş fikirlerini geliştirmeye yönlendirecek gerekli bilgi, güven ve desteği sağlamak amacıyla hayata geçirilen EWA Programı’na başvurular başladı. 16 Haziran’a kadar yapılacak başvurular arasından seçilen 10 kadın girişimci, altı ay boyunca çevrimiçi eğitimler ve etkinliklere katılıp, hem bire bir hem de uzman mentorluk alacaklar. Ülke finalinin birincisi 10 bin Euro, ikincisi ise 5 bin Euro ödülün sahibi olacak.
Avrupa Birliği'nin Gıda İnovasyon Fonu (EIT Food) tarafından desteklenen Empowering Women in Agrifood (EWA) programı Türkiye’de Impact Hub İstanbul’un gıda ve tarım girişimcilik platformu Foodback ve Topraktan ortaklığıyla gerçekleşiyor.
Tamamı kadın bir ekip tarafından düzenlenen ve küresel iklim krizine Türkiye’den çözüm getiren kadın girişimcilerin gelişimine katkıda bulunan AB fonu destekli kuluçka programına son başvuru tarihi 16 Haziran.
Programa kimler başvurabiliyor?
Programa başvurmak için aranan kriterler şöyle sıralanıyor: Başvuran girişimin kurucusunun veya kurucu ortağının kadın olması; Türkiye’de ikamet etmek; Tarım ve gıda sektörlerinde etki yaratacak erken aşama girişim sürecinde olmak; Girişim şirketleşmişse faaliyetinin iki seneyi geçmemesi; Girişim şirketleşmişse şirket kurulum aşamasından bu yana toplamda en fazla 30 bin avro yatırım almış olması.
Bu yıl programda neler olacak?
Bu yıl dördüncüsü gerçekleşen EWA Programı, Türkiye’de 2020-2022 yıllarını kapsayacak şekilde üç yıldır düzenleniyor. EWA 2023 ise önceki yıllardan farklı olacak. Bu yıl EWA Avrupa ağına erişim imkanı sağlanacak. EIT Food’un EWA programına katılan girişimcilere diğer girişimlerle bir araya gelme şansı verilecek. Ayrıca girişimcilerin ihtiyaçları analiz edilerek, bu ihtiyaca yönelik mentor atanacak. Sektör uzmanları ile girişimler bir araya getirilecek ve sektörel bilgiler paylaşılacak. Ar-Ge odaklı girişimlerin kurumların laboratuvarlarını kullanabilmeleri için gerekli görüşmeler düzenlenecek. EWA ekibindeki iki farklı uzman ile girişimler girişim sunumlarını düzenleme şansı elde edecek. Foodback’in ilişki içerisinde olduğu yatırım fonu ile pitch deckler paylaşılacak.