Seçim yorgunu ekonomi nasıl toparlanacak?

Ekonomide yaşanan büyük sıkıntıların, yüksek enflasyon ve hayat pahalılığının, yolsuzluk iddialarının, deprem felaketinin, seçmen davranışında muhalefetin beklediği etkiyi yaratmadığını 14 Mayıs’taki seçimde görmüştük. İktidar 21 yıllık deneyimiyle cumhurbaşkanlığı seçiminin ikinci turunda da siyasi dinamikleri muhalefetten daha iyi yöneterek 28 Mayıs’ta ipi göğüsledi. Recep Tayyip Erdoğan üst üste 3. kez cumhurbaşkanı seçildi. İlk kez geniş siyasi yelpazede birleşerek güçlü bir alternatif oluşturan muhalefetin sistemde köklü değişim planları başka bahara kaldı. Ancak muhalefetin güçlenmesinin de etkisiyle yaklaşık 2 yıldır uygulan seçim ekonomisi tüm dengeleri altüst etti. Vaat yarışı ekonomiyi yordu. Cari açık ve bütçe açığı rekor düzeylere ulaştı. Seçim kaygılarıyla tam olarak dizginlenemeyen enflasyonla mücadele, seçim öncesi kur artışlarını önlemek için devreye sokulan ve devasa boyuta ulaşan KKM, iktidarın yeni döneminde öncelikli olarak ele alacağı konular arasında. Şimdi seçim yorgunu ekonomiyi iktidarın nasıl toparlamaya çalışacağı merak ediliyor. İş dünyasının neredeyse tamamını ilgilendiren finansmana erişim sorunları, ihracatçıların rekabetçi kur sorunu acil çözüm bekliyor. Mevcut ekonomi politikalarının temelini koruyarak yeni bir anlayışla ele alınması, bunun iç ve dış piyasalara güven verecek yeni isimlerle yapılması görüşü hakim. İktidarın yeni döneminde ekonomi politikalarında değişiklik beklentisini iç ve dış piyasalara güven verebilecek AK Parti’nin içinden çıkmış eski deneyimli isimlerle karşılaması bekleniyor. Akla hemen seçim öncesi Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın adını bir kaç kez andığı Mehmet Şimşek ve AK Parti seçim bildirgesinin ekonomi bölümüne katkı veren Lütfi Elvan gibi eski bakanlar geliyor. Ancak, ekonomi yönetimine yeni kadroların getirilmesi, özel sektörden, akademi çevrelerinden yeni isimlerin kazandırılması Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın üzerinde çalıştığı konuların başında geliyor. 28.dönem TBMM’ye milletvekillerini yüzde 70’e varan oranda yenileyerek gelen AK Parti’nin ekonomi ve bürokrasi kadrolarında da kapsamlı değişikliğe gitmesi bekleniyor.  

AK Parti’nin Ekonomi Eylem Planı

Seçim sonrası iktidarın ekonomide nasıl yol alacağını Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarından, AK Parti seçim bildirgesinden, yaptığımız temaslardan, AK Parti Genel Başkan vekili Numan Kurtulmuş’un seçim öncesi EKONOMİ’ye yaptığı açıklamalardan görmeye çalışıyoruz.

AK Parti’nin seçim bildirgesi İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi eski hocalarından Numan Kurtulmuş başkanlığında geniş bir ekip tarafından hazırlanmıştı. Bildirgede seçimden sonra açıklanacağı duyurulan Ekonomi Eylem Planı’nın hazırlığını da eski Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan yürütmüştü. CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun yıllardır gerekliliğini vurguladığı Ekonomik Sosyal Konsey (ESK) ilk kez AK Parti seçim bildirgesine girmişti. Ekonomi Eylem Planı’nın mimarlarından eski Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan da yaptığı açıklamada kararlara yön verecek konseyin düzenli olarak toplanacağını, kararların tüm kesimlerle istişare edilerek alınacağını duyurmuştu. Elvan önceliğin üretimde, enflasyon ve hayat pahalılığının azaltılmasında olacağını duyurmuştu.

Numan Kurtulmuş seçim öncesi EKONOMİ’ye ne demişti?

Seçim öncesi kapsamlı bir söyleşi yaptığımız AK Parti Genel Başkan Vekili Numan Kurtulmuş EKONOMİ Gazetesi’ne uygulanacak ekonomi politikasının ipuçlarını vermişti. İktidarın yakın gelecekteki ekonomi adımlarını merak ettiğimiz bu günlerde söyleşide öne çıkan başlıkları hatırlamakta yarar var.

• “ Enflasyonla mücadeleyi önceliyoruz seçimlerden sonra da bir numaralı meselemiz olacak”
• “Türkiye’nin farklı toplumsal kesimlerinin görüşlerini de mutlaka işin içine katarak (ESK) ortak bir enflasyonla mücadele hedefi belirlenecek.
• “Demokrasi ve serbest pazar içerisinde ekonomiyi yöneteceksek burada hiç kuşkusuz ekonominin tüm taraflarının fikirlerinin masada olması gerekiyor. Kimya laboratuvarında deney yapar gibi ekonomi yöneltilmez.”
• “KKM’nin olumlu katkısı olmuştur. KKM bir zorunluluktu,  ilanihaye bir ekonominin dengelerini sağlayamaz.”
• “İhracat yapan iş adamları dövizin çok yüksek olmasını ister ama ekonomi sadece ihracat yapan dostlarımızdan ibaret değil.”
• “Bakan yardımcılarından biri  ‘Fiili Müsteşar’ gibi çalışabilir.”