Suflet Baskı Makineleri markalaşmayla yeni pazarlara açıldı

Teknolojik gelişmeler ve markalaşma konusundaki farkındalıklar günümüzde birçok firmanın farklı pazarlara açılmasında etkili oluyor. Bu kapsamda markalaşma süreci ve kaliteli üretimin firma olarak kendilerine yeni pazarların kapısını açtığını kaydeden Suflet Baskı Makineleri Genel Müdürü Sedat Aksoy, “Markalaşma sürecinden sonra hiç beklemediğimiz pazarlardan talepler almaya başladık. Bu kapsamda firmamız 2018 sonu, 2019 yılının başında Güney Amerika pazarından makine ihracatı konusunda ciddi talepler aldı. Şu anda Güney Amerika’da faaliyete aldığımız distribütörlükle bu pazarda etkin bir şekilde faaliyetlerimize devam ediyoruz” dedi. Firma olarak faaliyetlerine butik makine imalatı ile 1995 yılında başlayan Suflet Baskı Makine’nin yıllık bazda 120 makine ürettiğini ifade eden Aksoy, “Kuruluştan itibaren yıllık bazda yüzde 30 dolayında büyüme kaydediyoruz. Firma olarak yakaladığımız bu ivmeyi 2020’de koruyarak daha temkinli ilerlemek istiyoruz” şeklinde konuştu. Diğer taraftan tekstil makineleri ihracatında bazı pazarlarda lider üretici konumunda yer aldıklarına dikkati çeken Aksoy, “Toplamda 28 ülkeye ihracat yapıyoruz. Özbekistan’da pazar lideriyiz. Ayrıca, Güney Amerika bölgesi, Bangladeş, Pakistan, Hindistan ve Brezilya gibi ülkelere de ihracat alanındaki çalışmalarımız devam ediyor” şeklinde konuştu.

“48 saat içerisinde müdahale ediyoruz”

Diğer taraftan makinelerle ilgili olası teknik problemlere de en kısa sürede müdahale ettiklerine değinen Aksoy, “Meydana gelen arıza yazılımsal boyutta ise bu tarz sorunlara anında müdahale edebiliyoruz. Mekanik olarak meydana gelen arızlara ise dünyanın neresinde olursa olsun 48 saat içerisinde müdahale etmemiz söz konusu” şeklinde konuştu. Ürünlerini endüstri 4.0’a uyumlu gelecek şekilde geliştirdiklerini kaydeden Aksoy, “Dijitalleşme günümüzde yadsınamaz bir gerçek olarak karşımıza çıkıyor. Bu dönemde yapılacak her hamle değişimi önceden yakalamak demektir. Dijitalleşme ile ihtiyaçların bitmesi gibi bir durum söz konusu değil. Sadece ihtiyaçların dönüşümü gibi bir durum var” dedi.

Ar-Ge çalışmalarını piyasadan gelen taleplere göre şekillendiriyor

Ar-Ge çalışmalarına ilişkin süreçlere yönelik de değerlendirmelerde bulunan Aksoy, “Ar-Ge çalışmalarımızı rekabetçi ve piyasadan gelen ihtiyaçlar çerçevesinde yapıyoruz. Pazardaki ihtiyaçları görmezden gelme gibi bir durumunuz söz konusu değil. Bundan dolayı firmalar rekabetçi olmak istiyorlarsa Ar-Ge alanında yapacakları yatırımlara daha fazla önem vermeli” değerlendirmesinde bulundu. Diğer taraftan bazı ülkelerin tekstil alanında vermiş olduğu teşviklerin karşılık bulduğuna işaret eden Sedat Aksoy, şunları söyledi: "Şu anda verilen teşviklerden dolayı Etiyopya’da tekstil ve tekstil makineleri sektörü ile ilgili bir pazar oluşmaya başladı. Dolayısıyla sektör sürekli bir gelişim içerisinde.” 

Ciro’nun yüzde 55’i iç piyasadan

Firma olarak elde ettikleri cironun önemli bir kısmının ihracattan geldiğine değinen Sulfet Baskı Makineleri Yönetim Kurulu Başkanı Abdurahman Aslan, “2019’u ele aldığımızda markalaşma konusunda yakaladığımız ivmenin cirolarımıza yansıdığın görmek mümkün. Bu kapsamda ciroda elde edilen girdilerin yüzde 45’i dış pazardan elde edilirken, yüzde 55’lik kısım ise iç pazardan elde edildi. Son 3-4 yıldaki ivmemiz daha da arttı. Tabi bu durum dış ticarete gösterdiğimiz önemden kaynaklanıyor. Şu an, dünyada sektörümüzün ilk üç büyük firması içindeyiz. Dış pazardaki payımızı artırmak adına fuar ve Ar-Ge çalışmalarına odaklanmış durumdayız” şeklinde konuştu.  Diğer taraftan sektörde ön plana çıkan sorunlara ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Aslan, “Sektörümüzde kalifiye  personeller konusunda ciddi sorunlar yaşıyoruz. Özellikle üniversite ve liselerdeki müfredatlar belirlenirken sanayi sektöründen gelen taleplerin daha fazla dikkate alınması gerektiğini düşünüyorum” değerlendirmesinde bulundu.