İç ve dış talepte dengelenme başladı

Türkiye ekonomisi, üçüncü çeyrekte yüzde 5,9 büyüme kaydetti. Tüketimin büyümeye katkısı yüzde 7,7’ye inerek, son 8 çeyreğin en düşüğüne geriledi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
İç ve dış talepte dengelenme başladı

Şebnem TURHAN

TÜİK verilerine göre üçüncü çeyrekte büyümeye en güçlü katkı yine iç talepten gelse de dış talebin büyümeyi düşürücü etkisi zayıfladı. Yatırımlardan katkı 2021’in ikinci çeyreğinden sonra en yüksek seviyeye çıkarken son üç çeyrektir büyümeyi azaltan ihracat katkısı nihayet pozitife döndü.

Türkiye ekonomisi yeni para ve maliye politikalarının devreye girdiği temmuz, ağustos, eylül aylarını kapsayan yılın üçüncü çeyreğinde yüzde 5,9 büyüdü. Piyasanın yüzde 5,6 olan beklentilerinin üzerine çıkan büyümeye en büyük katkı yine vatandaşın tüketiminden gelse de önceki çeyreklere göre tüketimin hız kaybetmesi dikkat çekti. Tüketimde ivme kaybına rağmen yatırımlarda hızlanma yaşanırken net dış ticaretin katkısı ise yine negatifte kaldı. Ekonomistler yılın son çeyreğinde politikaların etkisinin daha net hissedilmesini beklerken büyümenin de yüzde 3 seviyelerine gerilemesi bekleniyor. Türkiye ekonomisi yılın dokuz ayında ise yüzde 4,66 büyüdü.

Kişi başı milli gelir 12 bin 449 dolar

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre Türkiye ekonomisinin büyüklüğü yılın üçüncü çeyreğinde 7 trilyon 681 milyar 432 milyon TL’ye yükselirken cari fiyatlarla ABD doları bazında 295 milyar 815 milyon olarak gerçekleşti. Kişi başı milli gelir nüfus projeksiyonlarına göre yapılan hesaplamayla üçüncü çeyrekte 12 bin 449 dolara yükseldi. TÜİK verilerine göre, gayrisafi yurtiçi hasıla mevsimsellikten ve takvim etkisinden arındırılmış bazda üçüncü çeyrekte bir önceki çeyreğe göre yüzde 0,3 arttı. Arındırılmış bazda ikinci çeyrekte bir önceki çeyreğe göre büyüme %3.3 olmuştu.

Vatandaşın tüketiminin katkısı 8 çeyreğin en düşüğü

Harcamalar yöntemiyle yapılan hesaba göre üçüncü çeyrekte vatandaşın tüketimi geçen yılın aynı çeyreğine göre yüzde 11,2 arttı ve bunun ekonomik büyümeye katkısı 7.72 puan oldu. Vatandaşın tüketimi en güçlü katkıyı verse de son 8 çeyreğin en düşük seviyesine geriledi.

Yatırımlardan katkı 2021 2. çeyreğinden sonra en yükseği

Devletin tüketim harcamaları geçen yılın aynı çeyreğine göre yüzde 5,3 arttı ve büyümeye katkısı 0,67 puan oldu. Toplam yatırım harcamalarında artış üçüncü çeyrekte yüzde 14,7 olurken ekonomik büyümeye 3.39 puan ile yüksek bir katkı vermeyi başardı. Böylece yatırımlar kaleminden 2021 ikinci çeyreğinden bu yana en güçlü katkı geldi.

İhracat üç çeyreğin ardından pozitife döndü

İhracat yılın üçüncü çeyreğinde yüzde 1,1 büyürken ikinci çeyrekteki daralmasını geride bırakarak yeniden yükselişe geçti. İhracattan pozitif katkı bu çeyrekte 0.27 puan oldu. İhracat son üç çeyrektir büyümeyi aşağıya çekiyordu. İthalat ise yüzde 14,5 ile yüksek bir artış sergilerken büyümeyi 2.86 puan azaltıcı etki yaptı. Net dış ticaretin büyümeyi düşürücü etkisi ise 2.59 puan oldu. Stoklar ise yine büyümeyi 3.29 puan aşağıya çekti.

Ekonomistler dış talebin daraltıcı etkisinin, dengeli ve sürdürülebilir büyüme hedefi açısından olumsuz olsa da bu etkinin önceki çeyreğe göre zayıfl aması ve yatırım artışının büyümeyi yukarı itmesinin olumlu sinyaller olduğunu vurguladı.

Sanayide 4 çeyreğin ardından pozitif büyüme

Üretim tarafında ise son dört çeyrektir yıllık bazda üst üste daralan sanayide pozitif büyüme gözlenmesi olumlu oldu. Sanayide yüzde 5,7'lik büyümenin ekonomiye katkısı 1.01 puan olurken imalat sanayi ise yüzde 6,2 ile güçlü bir büyüme gösterdi. İmalat sanayinden ekonomik büyümeye katkı 0,95 puan olarak hesaplandı. Yıllık büyümeye katkısı belirgin olarak artan tek sektör sanayi olarak öne çıktı.

Hizmet sektörünün katkısı ikinci çeyreğe göre geriledi

Sanayi ile birlikte büyümeye en yüksek katkıyı sağlayan sektör hizmetler oldu. Hizmet sektörü geçen yılın aynı çeyreğine göre yüzde 4,3 büyürken toplam büyümeye katkısı 1.08 puan olarak hesaplandı. Hizmet sektörü büyümeye yüksek katkı yapsa da önceki çeyreğe göre yıllık büyümeye katkısı 1 puan kadar azaldı.

Üçüncü çeyrekte tek daralan sektör mesleki idari hizmetler

Bilgi iletişim sektörü yüzde 1,7, gayrimenkul yüzde 2,7, kamu yönetimi yüzde 3,6 vergi ve sübvansiyonlar ise yüzde 16,5 büyüdü. Sektörler arasında sadece mesleki idari ve destek hizmetleri daraldı. Üçüncü çeyrekte geçen yıla göre yüzde 2,5 daralan sektörün ekonomik büyümeyi azaltıcı etkisi 0,13 puan oldu.

İnşaat sektöründe geçen pozitif seyir üçüncü çeyrekte de devam etti. Yılın ikinci çeyreğinde ilk çeyrekte yaşanan büyük deprem felaketi sonrasında ivmelenen inşaat sektörü yılın üçüncü çeyreğinde yüzde 8,1 büyürken ekonomiye katkısı 0.38 puan oldu.

Ekonomistler yılın son çeyreğinde büyümede ivme kaybı beklerken, Merkez Bankası faiz artırımlarının ve makro ihtiyati düzenlemelerin son çeyrekte iç talepte daha gözle görülür bir dengelenmeye yol açabileceği görüşünde birleşiyor.

Son 4 çeyreklik veriler tüketim eğiliminin yavaşladığına işaret ediyor

TÜİK verilerine göre vatandaşın tüketim harcamalarında cari fi yatlarla dayanıklı tüketim malında yüzde 92,3, yarı dayanıklı tüketim malında yüzde 82,1, dayanıksız tüketim malında ise yüzde 69,2 büyüme yaşandı. Hizmetlere yapılan harcamalarda ise yüzde 88,2'lik artış oldu. Zincirlenmiş endekse göre ise dayanıklı mallara harcama geçen yılın aynı çeyreğine göre yüzde 17,7, yarı dayanıklı mallara yüzde 12,4, dayanıksız mallara yüzde 7,7 ve hizmetlere yüzde 7,5 artış gösterdi. Böylece özel tüketim harcamaları tarafında, yıllık büyüme dayanıklı ve yarı dayanıklı mal grubunda çift haneli, diğer alt gruplarda tek haneli gerçekleşti, yıllık büyüme, dayanıklı mal dışındaki alt gruplarda önceki çeyreğe göre yavaşladı. 4 çeyreklik veriler, hizmet başta olmak üzere tüm alt gruplarda tüketim eğiliminin yavaşladığına işaret etti.

Makine ve teçhizat yatırımları hızlandı

TÜİK verilerine göre yatırımlar tarafında yıllık büyüme inşaat ile makine ve teçhizatta önceki çeyreğe göre hız kazandı. İnşaat yatırımları yüzde 7,9, makine ve teçhizat yatırımları yüzde 23,7 büyürken, 4 çeyreklik veriler, 2018 sonrası ilk kez inşaatta yatırım eğiliminin büyümeye döndüğüne ve makine teçhizat yatırım büyümesinin de 8 çeyrek sonra ilk kez hız kazandığına işaret etti.

2023 büyümesi yüzde 4’ün üzerinde

Yılın üçüncü çeyreğinde yüzde 5,9, 9 ayda ise yüzde 4,66 büyüyen Türkiye ekonomisinin Orta Vadeli Program’a göre yılın tamamında büyüme tahmini yüzde 4,4 seviyesinde. Ekonomistlerin de tahminleri yüzde 4,2 ile 4,6 arasında değişiyor. Her koşulda OVP’de yer alan tahmine yakın bir büyüme gözlenmesi bekleniyor. Ekonomistler dördüncü çeyreğe ilişkin bazı öncü verilerin ekonomik aktivitenin bir miktar yavaşladığını ortaya koyduğunu ifade ediyor.

Şimşek: Büyümede daha dengeli kompozisyona yol alıyoruz

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, büyüme verilerine ilişkin yaptığı yazılı açıklamada Türkiye ekonomisi, yılın üçüncü çeyreğinde geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 5,9 büyürken mevsimsel düzeltilmiş gayrisafi yurt içi hasıla (GSYH) büyümesinin bir önceki çeyreğe göre yüzde 0,3 olduğuna dikkati çekerek, 9 ayda büyümenin yıllık yüzde 4,7 olarak gerçekleştiğini bildirdi. Şimşek, üçüncü çeyrek itibarıyla yıllıklandırılmış milli gelirin 1 trilyon 76 milyar dolar seviyesine yükseldiğine işaret ederek, şu değerlendirmede bulundu: "Uyguladığımız dezenflasyon programının finansal piyasalarda olumlu etkilerini gördük. Yatırımcı güveni arttı, ülkemizin risk primi düştü, uluslararası sermaye girişi başladı, rezervlerimiz güçlendi ve kur oynaklığı azaldı. Programımızın öngörüsü dahilinde büyümede daha dengeli bir kompozisyona doğru yol alıyoruz. Yılın ilk yarısına göre iç talebin büyümeye verdiği katkı 8,8 puandan 8,5 puana gerilerken net dış talebin negatif katkısı 4,9 puandan negatif 2,6 puana düştü. Bir önceki çeyreğe göre özel tüketim daralırken yatırım ve ihracat artış gösterdi." Dengelenmeye yönelik uygulanan politikalar sonucu eylül ayında cari açıkta mayısa göre yıllık 8,6 milyar dolar iyileşme sağlandığı bilgisini veren Şimşek, ekim ve kasım aylarına ilişkin dış ticaret verilerinin de cari açıktaki iyileşmenin devam edeceğini gösterdiğini vurguladı. Şimşek, büyümede dengelenme, dışa bağımlılığın azaltılması ve cari açığın kalıcı düşürülmesi için yüksek teknolojik ürünlerin üretimine yönelik yatırımları, ihracatçıların finansmana erişimini ve hizmet ihracatını güçlü şekilde desteklediklerini belirtti.