İZSİAD/Cengiz: Çalışanlar marketteki enflasyonla, işverenler girdi maliyetleri ile savaşıyor

İzmir Sanayici ve İş İnsanları Derneği’nin Çarşamba Buluşmaları’nda ekonominin matematiğinin yanı sıra ruhu da konuşuldu. Artan maliyetler, düşen karlılık ve küresel belirsizliklerin gölgesinde 2026’ya hazırlandıklarını belirten İZSİAD Başkanı Hüseyin Cengiz, çalışanların marketteki enflasyonla, işverenlerin girdi maliyetleri ile savaştığı bir dönem yaşandığını dile getirdi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
İZSİAD/Cengiz: Çalışanlar marketteki enflasyonla, işverenler girdi maliyetleri ile savaşıyor

İREM CEYLİN DEMİRCAN / İZMİR

İzmir iş dünyası, Türkiye ekonomisinin geleceğine dair beklentileri değerlendirmek ve belirsizliklerle şekillenen yeni dönemin yol haritasını konuşmak amacıyla İzmir Sanayici ve İş Adamları Derneği’nin (İZSİAD) düzenlediği Çarşamba Buluşmaları’nda bir araya geldi.

Toplantıya EKONOMİ Gazetesi Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Güldağ ile EKONOMİ Gazetesi Yayın Kurulu Başkanı Dr. Şeref Oğuz da katılarak değerlendirmelerini paylaştı. Toplantıya Batı Anadolu Sanayici ve İş İnsanları Dernekleri Federasyonu (BASİFED) Yönetim Kurulu Başkanı Semiha Güneş, İzmir Yeminli Mali Müşavirler Odası Başkanı Yaşar Zengin, İzmir İş Kadınları Derneği (İZİKAD) Başkanı Özden Erten, Ulukent Sanayicileri Derneği (USAD) Başkanı Ömer Telcioğlu ile İZSİAD üyeleri ve iş insanları katıldı.

Toplantıda hem Türkiye hem de İzmir ekonomisine dair değerlendirmelerde bulunan İZSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Cengiz iş dünyasının mevcut tabloya rağmen umudunu kaybetmeden üretmeye devam ettiğini dile getirdi. Ekonomiyi yalnızca rakamsal verilerle değil, toplumun ruh hali ve umut düzeyiyle birlikte değerlendirmek gerektiğini vurgulayan Cengiz, “Ekonominin kalbi insanda. Umut düşerse ekonomi düşer, umut yükselirse ekonomi de yükselir” dedi.

“Geleceği okuyamayanlar geleceğin okuduğu insanlar olur”

Ekonominin bir matematiği olduğu gibi, bir de ruhunun olduğunu söyleyen Cengiz, “Bu yüzden bugün sadece verilere değil, ruh halimize, umut kapasitemize, gelecek tahayyülümüze de bakacağız. Bizler biliyoruz ki Pandora'nın kutusunda umut varsa gelecek de vardır. Bizler umudu düşürmeden, enseyi karartmadan oyunu sonuna kadar oynamaya kararlıyız. Bunu da değişen dünya düzenine ayak uydurarak yapacağız. Dünyada her gün yeni paradigmalar ve yeni gerçekler karşımıza çıkıyor. Küresel tedarik zincirleri yeniden yazılıyor. Türkiye ise bu yeni haritada kritik bir kavşakta duruyor. Alvin Toffler’ın sözü tam buraya oturuyor: ‘Geleceği okuyamayanlar, geleceğin okuduğu insanlar olur.’ Yani geleceği okuyamayanlar tarihin tozlu sayfalarında kaybolmaya mahkum” diye konuştu.

Bugün geleceği okuyanların dijitalleşmeyi merkeze alan, yapay zekayı iş süreçlerine entegre edenlerin, ihracatta hikaye yazanların, veriye yatırım yapanların, inovatif ve katma değerli ürün üretenlerin ve yeşil dönüşümü bir maliyet değil rekabet avantajı olarak görenlerin olduğunu söyleyen Cengiz, “Artık rekabet fiyatla değil; zihinle, kültürle, vizyonla yapılıyor. Bugünkü toplantımızda konuklarımızın bu vizyona dair ufkumuzu açacaklarını düşünüyorum. Bugün içinde bulunduğumuz ekonomik ortama baktığımda, hikayenin öngörülebilirliği konusunda hepimiz gibi ben de zorlanıyorum. Karşımızda çözülmesi gereken büyük bir ekonomik açmaz var. Bir yanda, yaşam maliyetlerinin artmasıyla alım gücü eriyen çalışanlarımız var, diğer yanda asgari ücret ve genel ücretler seviyesi. TL bazında yetersiz hatta asgari ücret açlık seviyesinin altında kalsa da; dövizin baskılanması ve diğer üretim maliyetlerinin döviz karşısında artması nedeniyle işveren açısından maliyetler dolar bazında tarihsel zirveleri zorluyor. Yani çalışanımız markette enflasyon canavarıyla boğuşurken, sanayicimiz de global pazarda, artan dolar bazlı işçilik, üretim ve enerji maliyetleriyle pazar kaybediyor” dedi.

Ali Kara: “Önümüzdeki tek tehdit Çin”

“Üretim yoksa kalkınmak hayaldir” diyen Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) Meclis Üyesi Ali Kara, “Bizim üretmemek gibi bir imkanımız yok. Karamsar değiliz. Üretmeye devam edeceğiz. Kalkınabilecek miyiz onu zaman gösterecek. Makine imalat sektöründe çalışıyorum. Yüzde 50 ihracat kapasitesi ile çalışıyoruz bizim için şu an tek tehdit Çin. Çin için özel bir birim kurulmalı” diye konuştu.

Yaşar Zengin: “Hukuk ve demokrasi reformu yapılırsa çözümlenir

21 yıldır yeminli mali müşavirlik yaptığını dile getiren İzmir Yeminli Mali Müşavirler Odası Başkanı Yaşar Zengin, “Bu süreç içinde hep krizler yaşandı. 2008, 20212, 2018 ve son 6 yıldır halen krizdeyiz. Sürekli battık batacağız, ülke battı deniyor ama hiçbir şey de olmadı. Kamu çok karamsar. Ama ülkemizde hukuk ve demokrasi reformu yapılırsa bu sorunların büyük çoğunluğu çözülür” diye konuştu.

Kenan Lider: “Sanayiciye yeşil pasaport şart”

EBSO Disiplin Kurulu Üyesi Kenan Lider, yeşil pasaport uygulamasının sanayiciler ve iş insanları için artık zorunlu hale geldiğini vurgulayarak, “Birinci derece memurlara yeşil pasaport veriliyor ancak üretimin, ihracatın ve istihdamın yükünü taşıyan sanayicilere verilmiyor. Bunu defalarca dile getirdik ama sesimizi duyan yok” dedi. Lider, küresel rekabette özellikle Çin karşısında güçlü durabilmek için sanayicilerin desteklenmesi gerektiğini belirterek, “Biz Çin’den daha beceriksiz değiliz. Uluslararası pazarlarda rekabet edebilmemiz için teşviklerin artırılması ve yeşil pasaportun bir an önce verilmesi şart. Ancak bu şekilde ürettiğimizi satabilir, Türkiye’nin dış ticaretini güçlendirebiliriz” diye konuştu.

Ekonomi