KTO/Gülsoy: Finansmana erişim güçlendirilmeli, faiz oranları düşürülmeli

Kayseri Ticaret Odası (KTO) Başkanı Ömer Gülsoy, enflasyonun kontrol altına alınması için uygulanan politikaların üretim kesiminde belirli maliyetler oluşturduğunu, KOBİ’lerin ayakta kalabilmesi için finansmana erişimin güçlendirilmesi ve faiz oranlarının makul seviyelere inmesi gerektiğini söyledi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
KTO/Gülsoy: Finansmana erişim güçlendirilmeli, faiz oranları düşürülmeli

HİLAL SÖNMEZ/KAYSERİ

Kayseri Ticaret Odası (KTO) kasım ayı olağan meclis toplantısı gerçekleştirildi. Toplantıda konuşan Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Gülsoy, hammadde fiyatlarındaki oynaklık, enerji maliyetleri, finansmana erişim sıkıntısı ve yüksek enflasyonun, üretim ve yatırım kararlarını şekillendiren temel başlıklar olduğunu belirtti. Orta Vadeli Ekonomik Programın hayata geçirilmesinin ardından, ekonomi yönetiminin sürdürdüğü politikaların etkilerini yakından takip etiklerini belirten Gülsoy, Programın temel hedefi olan enflasyonla mücadele konusunda önemli adımlar atılırken, makroekonomik istikrarı güçlendirmeye yönelik çalışmalar da devam ediyor.

Bugün toplumun her kesimi enflasyonun düşmesini istiyor. Ancak gelinen noktada, enflasyonun kontrol altına alınması için uygulanan politikaların üretim kesiminde belirli maliyetler oluşturduğunu görüyoruz. Özellikle üretim odaklı iş dünyası, sıkı para politikasının etkilerini güçlü şekilde hissediyor. Bu nedenle KOBİ’lerimizin ayakta kalabilmesi için finansmana erişimin güçlendirilmesi ve faiz oranlarının makul seviyelere inmesi her zamankinden daha büyük önem taşıyor” dedi.

Yatırım ortamının iyileştirilmesi, öngörülebilirliğin artırılması ve belirsizlikleri azaltan adımların devamının oldukça önemli olduğunu belirten Gülsoy, “Hükümetimizin attığı yapısal adımları destekliyoruz. Buna ek olarak, reel sektör üzerindeki yükü hafifletecek tamamlayıcı politikaların da devreye alınmasının süreci daha da güçlendireceğine inanıyoruz” ifadelerini kullandı.

“Para politikası yapısal reformlarla desteklenmeli”

Enflasyonla mücadele sürecinin ise üretim kapasitesini zayıflatmadan, istihdamı ve yatırım iştahını koruyacak dengeli bir çerçevede sürdürülmesi gerektiğini vurguladı. Bu doğrultuda, enflasyonu düşürme sürecinde ağırlıklı olarak para politikası araçlarına dayalı bir yaklaşımın; ekonomik maliyetlerin sektörler arasında eşit dağılmamasına yol açtığı yönünde sahadan geri bildirimler aldıklarını da aktaran Gülsoy, “Para politikasının, maliye politikaları, yatırım teşvikleri, finansmana erişim mekanizmaları ve verimliliği artıran yapısal reformlarla desteklenmesi önemli. Tüm bu politika setinin birlikte ve uyum içinde uygulanması, hem fiyat istikrarına hem de büyümeye katkı sağlayacaktır” diye konuştu. Gülsoy ayrıca, 2025 yıl sonu enflasyon tahmin aralığının yüzde 25–29’dan yüzde 31–33 seviyesine yükseltilmiş olmasının dikkat çekici olduğunu kaydederek, bu güncellemenin, politika faizindeki gevşeme sürecini olumsuz yönde etkilememesini arzu ettiklerini dile getirdi.

Ekonomi