Hülya Avşar etkisiyle Bambi Yatak’ın mağaza sayısı, 3’ten 785’e nasıl çıktı?

Sadi ÖZDEMİR
Sadi ÖZDEMİR EKONOMİDE SAĞDUYU

Bir firma, satışlarını artırmak ve markalaşmak istiyorsa ‘reklam yatırımı’ yapmalıdır. Tabii ki bu çok klasik bir bilgi ve her reklam yatırımı da umulan sonucu vermeyebilir. Ancak son yıllarda üretimi, ihracatı ve iç pazar cirosu hızla büyüyen ‘yatak sektöründe’ çok ilginç bir markalaşma öyküsüne tanık olduk.

Aslen Konyalı olan ama uzun yıllardır İzmir’de mobilya, şimdi de yatak üretimi yapan Çetmen Ailesi’nin bir kolunu temsil eden Adem Çetmen ve ekibi, 2015’ten itibaren ‘yatak üretimine’ odaklandı ve eşine az rastlanır bir başarı elde etti. İzmir’de üretim tesislerini ziyaret ettiğimiz Bambi Yatak’ın yönetim kurulu başkanı Adem Çetmen, “Genel mobilya yerine bir ürüne odaklanma kararı aldıktan kısa süre sonra doğru adım attığımızı anladık. 2017’de Bambi Yatak olarak Bursa’da 2, Balıkesir’de 1 mağazamız vardı. Şu anda yurt içinde tamamı franchise 785 mağazaya ulaştık. Yurt dışında ise çoğu Avrupa’da (Türklerin yoğun olduğu bölgelerde) olmak üzere ürünlerimiz 270 satış noktasında müşteriyle buluşuyor” deyince bu başarıda en önemli etkenleri konuşmak şart oldu. Üstelik başlangıçta bir fabrikada üretim yapan Bambi Yatak şu anda Torbalı’da beşinci fabrikasının yatırımını sürdürüyor. 70 bin metrekare toplam kapalı alanda günlük ortalama bin 400 adet olan yatak üretimi yeni fabrikanın devreye girmesiyle 2 bine ulaşacak. 2024 sonuna doğru devreye alınacak yeni fabrikayla toplam kapalı üretim alanı 110 bin metrekare olacak.

Çankırı Kaya tuzu, Ünye manyetik kumu ve bor yatağa girdi!

Bambi Yatak Yönetim Kurulu Başkanı Adem Çetmen’e, yatak sektörünün en çok inovasyon (yenilik) yapan sektörlerden biri olduğunu hatırlatınca, “Doğru, biz 24 farklı yatak üretiyoruz ve yataklarımızda her yıl birkaç inovasyon yapıyoruz. İnovasyonsuz rekabet olmaz” diyor. Birkaç örnek vermesini isteyince de şöyle devam ediyor: “Ünye manyetik siyah kurumunu kullanarak Magnasand Therapy yatağımızı yaptık. Bu kum Ünye sahillerinde bulunuyor ve yöre halkı kumun enerji artırıcı, iyileştirici özelliklerinden yıllardır yararlanıyor. İçinde 20 farklı mineral bulunan kumun zihinsel ve fiziksel terapi etkisini yatağa yansıttık.

Bor kullanarak Borjen yatağımızı ürettik. Bunun için de Bor Enstitüsü ile çalıştık ve ürün Ar-Ge süreci sonunda ortaya çıktı. Bu yatak hijyene ciddi katkı sağlıyor, çünkü bor, yatak üzerindeki bakteri ve mikroorganizmaları yok ediyor. Çankırı’nın kaya tuzunu kullanarak başka bir yatak ürettik. Adını Biosalt yatak koyduk. Çankırı doğal kaya tuzu vücuttan statik elektriği uzaklaştırıyor, bio-ritmin kurulmasını destekliyor, uyku düzeni ve kalitesini artırıyor. İnsan vücudunun ihtiyacı olan 92 elementten 84’ünü dengeli bir şekilde içeren bu kaya tuzu, ortama yaydığı negatif iyonlarla daha rahat nefes almaya yardımcı oluyor. Bir de Kapok Naturel yatak yaptık. Onu da bir yurt dışı seyahatte keşfettik. Kapok ağacının yetiştiği bölgelerde yaşayanlar ağacın meyvelerindeki liflerden yatak, yastık yapıyormuş. Aynı lifler uçak teknolojisinde de kullanılıyormuş. Tropik yağmur ormanlarının mucizesi Kapok liflerini biz farklı bir yöntemle yatağa uyguladık. Bu yataklar, vücut ısı dengesini koruyor. Yatak kış aylarında üşütmüyor, yaz aylarında terletmiyor. Bu yataklar öyle ilgi gördü ki Kapok lifli yorgan ve yastık da üretmeye başladık.”

■ “HÜLYA AVŞAR, MARKA YÜZÜMÜZ OLUNCA HER ŞEY DEĞİŞTİ”

Bambi Yatak Yönetim Kurulu Başkanı Adem Çetmen, başarının formülünü şöyle anlatıyor: “Babamız Hüseyin Çetmen, marangozlukla başlamış, sonra mobilyacı olmuşuz. 1998’de bir vesile ile Bambi markasını satın almışız. Biz aldığımızda ölü markaydı. Bizde de uzun yıllar öylece durdu. 2015’te genel mobilyacılık yerine bir ‘tabela mağaza odaklanması’ kararı aldık ve yatağa ağırlık verdik. Elimizdeki Bambi’yi de bu amaçla canlandırdık ama Bambi Yatak olarak asıl canlanmayı 2017’de yakaladık. İlk reklam filmimiz 2017 Ocak ayında yayınlandı. Başka markalar ünlü isimlerle reklam filmleri çekiyordu. Biz de öyle yapmak istedik. İlk başta Hadise mi olmalı? Ayla Çelik (o dönemde bir şarkısı ile çok ünlenmişti) daha mı iyi olur? Önce Ayla Çelik’te karar kıldık. Hatta ödeme yapacaktık ki kendisi başka bir marka ile anlaşmış. Biz de Medya Store Genel Müdürü İsmail Tezcan’ın (kendisi aynı zamanda çok değerli dostumuzdur) önerisiyle Hülya Avşar’da karar kıldık. Önce küçük bir araştırma yaptık ki Hülya Hanım’ı yeni kuşak pek tanımıyordu ama orta ve üst yaş grubu çok olumlu karşılıyordu. Sonunda Hülya Avşar ile anlaştık ve şu an yaklaşık 7 yıldır devam ediyoruz. 2024 ortalarında son sözleşmemizin süresi doluyor ama hepimiz olumlu düşünüyoruz ve devam etmekten yanayız. Hülya Hanım ile ilk reklam filmimiz yayınlandıktan kısa süre sonra İstanbul’da fuara katılmıştık. Ağabeyim (Osman) fuardaki ilgi ve sipariş yoğunluğunu görünce ki kendisi finansa baktığı için harcamalarda ketumdur, bize ‘reklama daha çok para harcayabilirsiniz’ demişti.

Sonrasında da istikrarlı şekilde reklam yatırımına ve reklam yüzümüzle uzun soluklu yürümeye odaklandık. 7 yıldır ciromuz katlanarak büyüdü. 2022 ciromuz yaklaşık 1,6 milyar liraydı, bu yıl 3,3 milyar lira bekliyoruz. Ciromuzun yüzde 15’i ihracattan geliyor. Anladık ki doğru tasarım, kaliteli ve yenilikçi ürünlerle en uygun reklam yüzüyle ama sebat ederek yol yürünürse marka başarıyı yakalıyor.”

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar