İsrail-Filistin savaşı Türkiye’nin ihracatını 4,1 milyar dolar eritti

Sadi ÖZDEMİR
Sadi ÖZDEMİR EKONOMİDE SAĞDUYU

Rusya’nın Şubat 2022’de Ukrayna’yı işgaliyle başlayan savaş en çok Türkiye ekonomisini etkiledi. Bu savaşın tetiklemesiyle yükselişe geçen enerji fiyatlarının ülkemize iki yılda yüklediği ek ithalat faturası yaklaşık 100 milyar dolar oldu. Birçok hammadde, ara mamul ve gıda ürünlerinin küresel fiyatları da Ukrayna üretimlerinin devre dışı kalmasıyla aşırı yükseldi. Küresel ölçekte enflasyonları azdıran bu savaş halen devam ediyor ve olumsuz etkileriyle en çok da Türkiye uğraşıyor. Bu savaş bitse de ağır ekonomik yükünün etkisi yıllarca sürecek.         

Rusya Ukrayna Savaşı bitmemişken Hamas’ın 7 Ekim 2023’teki saldırısına karşılık verme bahanesiyle İsrail’in başlattığı Gazze’yi işgal ve ilhak savaşı da tüm vahşetiyle devam ediyor. Son olarak İsrail ile İran arasında daha büyük bir savaş riski konuşuluyor. Yıllardır bölgesindeki bütün gerilimlere ‘barışı sağlama çabasıyla’ müdahil olan Türkiye yine elinden geldiğince tarafları yatıştırma çabasında. Dış politika uzmanları genellikle ‘İran ile İsrail savaşmaz’ görüşünü savunsa da Ortadoğu’da en az 4 ülkeyi kapsayacak yüksek yoğunluklu bir savaş riski var. Zaten Rusya da Ukrayna’ya saldırmazdı, İsrail de Gazze’de bütün bunları yapmaya cesaret edemezdi ama hepsi oldu.            

İsrail-Filistin geriliminin 2023’ün tamamına etkisiyle ve 7 Ekim’den itibaren fiilen savaşın başlamasıyla, ağırlığı son 7 ayda olmak üzere, çatışmaya sınır ve taraf 5 ülkeye ihracatımız 4 milyar 110 milyon dolar düştü. Kamuoyunda sadece İsrail ile ticaret, boykot ve ambargo konuşulsa da Türkiye’nin İsrail, Mısır, Suriye, Ürdün ve Lübnan’a ihracatı büyük darbe yedi. 2023’ün tamamını ve 2024’ün ilk 3 ayını dikkate aldığımızda İsrail’e 1,9 milyar dolarlık ihracat kaybı yaşandı. Mısır’a 838 milyon, Lübnan’a 1,2 milyar, Ürdün’e 80 ve Suriye’ye 52 milyon dolarlık ihracat kayıplarımız oldu.          

İran ile İsrail arasında bir savaş başlarsa ve Irak da bu savaşta bir zemin haline dönüşürse Türkiye’nin ihracat kayıpları çok daha yüksek rakamlara ulaşabilir. Çünkü Irak’a 2023’te 9 milyar 755 milyon dolarlık ihracat yaptık. Bu yılın ilk 3 ayında da Irak’a ihracatımız yüzde 33,9’luk artışla 2 milyar 731 milyon dolara yükseldi. İran’ın içinde olacağı bir savaşta doğal olarak İran’a ihracatımız da hızla düşebilir. 

İsrail, almamaya çalışırken biz de ‘satmayalım’ dedik 

İsrail-Filistin savaşı ne zaman biter, nasıl sonuçlanır kestirmek zor ancak Türkiye’de iç siyaseti derinden etkilediği kesin. 31 Mart seçimlerinden önce “Hükümet, Gazze’de katliam yapan İsrail’e ihracatı neden yasaklamıyor” şeklindeki söylemler, iktidarı ciddi şekilde yıprattı. Havalimanlarında sivil uçuşlar için uçaklara sağlanan ‘jet yakıt temini ve bunların ihraç kaydı’ bile sosyal medyada siyasetin gündemini belirledi. Türkiye, İsrail’e ‘silah ve savaşa yardımcı’ herhangi bir ürün de satmıyordu. Gazze dışındaki Filistinlilere ulaşacak bütün ürünlerin de İsrail’e ihracı gerekiyordu ve sonunda bu da göz ardı edildi. Ayrıca, Türkiye’nin herhangi bir ülkeye ticaret ambargosu uygulaması ancak uluslararası hukuka uygunlukla mümkün olabilirdi. İşte böyle bir ortamda, seçimden sonra İsrail’e ihraç edilen bazı ürünlere kısıtlamalar getirildi. 2024’ün ilk çeyreğinde Türkiye’nin İsrail’e ihracatında zaten sert düşüşler yaşanıyordu. Çünkü İsrail de kendisine karşı sert dış politika eylemlerinde bulunan Türkiye’den ürün almak istemiyordu. İki tarafta da halk hem boykot hem ambargo söylemlerine karşılık veriyordu. Böylece, İsrail bizden ithalatını mümkün olduğunca azaltmaya çalışırken biz de İsrail’e bazı ürünleri satmama kararı almış olduk. Bu arada, İsrail’e zeytin ve zeytinyağı ihracatının yüzde 213,6 artarak üç ayda 14,3 milyon dolara ulaşması ilginç. Ayrıca fındık ve mamulleri ihracatının yüzde 51,9 yükselerek 5,1 milyon dolara, kuru meyve sebze mamullerinin de yüzde 43,9 artışla 9,1 milyon dolara çıkması dikkat çekse de miktarlar çok düşük.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar