Temmuz ayının enflasyon verileri önemli olacak
Küresel piyasalarda; gümrük vergileri, ikinci çeyrek bilançoları ve FED faiz indirimi beklentilerine yönelik gelişmeler piyasaları şekillendiren ana konu başlıkları olmaya devam ediyor. Ayrıca FED Başkanı Powell’a yönelik eleştiriler, görevi bırakan Kuglerin’in yerine yapacağı atama ve yeni BLS Başkanı da gündemdeki önemli konu başlıkları arasında yer alıyor. Güçlü bilançolar ve güçlenen faiz indirimi beklentileri eşliğinde küresel risk barometresi olarak da izlenen ve rekor seviyelerden geri çekilen S&P 500 endeksinde, toparlanma çabasının öne çıktığını takip ediyoruz. Bloomberg verilerine göre ikinci çeyrek karlarında S&P500 şirketlerinin yüzde 80 civarı beklentileri aştı ve bu oranın son dört yılın en yüksek seviyesinde olduğu biliniyor. ABD’de zayıf istihdam verisi ile faiz indirimi beklentileri güçleniyor. Bu doğrultuda FED San Francisco Başkanı Mary Daly’nin, istihdam piyasasının zayıfladığına dair kanıtların artması ve gümrük vergilerinin neden olduğu enflasyonun devam edeceğine yönelik işaretler olmaması nedeniyle faiz indirimlerinin zamanının yaklaştığı doğrultusunda açıklamalarını not edelim.
Bu hafta makro gündem nispeten sakin görünüyor. ABD’de FED Başkanlarından faiz politikasına yönelik mesajlar, bilançolar, tahvil ihaleleri ve İngiltere Merkez Bankası’nın faiz kararı takip edilecek. Bu doğrultuda bankanın faizi yüzde 4,25’ten yüzde 4’e indirmesi bekleniyor.
ABD Merkez Bankası bekle ve gör duruşunu korurken, ABD enflasyonu da ılımlı sinyaller üretmeye devam ediyor. Büyüme verilerine baktığımızda zayıflama sinyalleri görsek de ayakta kalmaya devam ediyor. FED 30 Temmuz’daki toplantıda beklendiği gibi faizlerde değişikliğe gitmedi ancak FED Başkanı Powell’ın şahince yorumlanan açıklamaları ön plandaydı. Faizleri indirmesi konusunda ABD Başkanı Donald Trump’tan baskı gören Powell, faiz oranlarının gümrük vergileri ve enflasyonla ilgili süregelen belirsizliği yönetmek için doğru seviyede olduğunu vurguladı. Karar oy birliğiyle alınmadı, üyelerden Christopher Waller ve Michelle Bowman beklendiği gibi çeyrek puanlık indirim lehine oy kullanarak karara karşı çıktı. Powell basın toplantısında “Çözülmesi gereken çok sayıda belirsizlik var. Bu sürecin sonuna çok yaklaştığımızı hissetmiyoruz” dedi. Powell mevcut faiz seviyelerinin ekonomiyi gereğinden fazla frenlemediğini savundu. Çoğu üye de FED’in gümrük vergilerinin enflasyon üzerindeki etkisini ölçmek için faiz indirimini ertelemesi gerektiğini savundu.
Geçen hafta gerçekleşen FED toplantısında, Powell’ın şahince yorumlanan açıklamaları ile Eylül ayı faiz indirimi beklentilerinin zayıfladığını takip etmiştik ancak ABD’de açıklanan ve zayıf sinyaller üreten tarım dışı istihdam verisi eşliğinde Eylül ayı faiz indirimi beklentilerinin ise güçlendiğini görüyoruz. Piyasalar, FED'in 16-17 Eylül’deki para politikası toplantısında yüzde 90 civarı olasılıkla 25 baz puan faiz indirimine gideceğini fiyatlıyor. Temmuz ayında istihdam artışı 74.000 kişi artışla 104.000 olan ortalama beklentinin altında geldi. Beklenti aralığı 170.000’in üzerindeydi. Diğer taraftan önceki iki ayda toplam 258.000 kişi aşağı revizyon dikkat çekiciydi. İşsizlik oranı yüzde 4.1’den yüzde 4.2’ye yükseldi. Diğer taraftan enflasyon sinyalleri aradığımız ortalama kazançlar ise aylık bazda ortalama beklentiye paralel kalarak yüzde 0.3 artışa işaret etti.
Haziran ayı verilerinde tarife etkisinin ilk sinyallerini gördüğümüz enflasyon tarafında ise tarifelerin etkisinin geçici mi kalıcı mı? tartışmalarının ana konu olmaya devam ettiğini görüyoruz. 16-17 Eylül’deki toplantı öncesinde FED’in bir istihdam ve iki enflasyon verisi daha göreceğini not edebiliriz. Bu doğrultuda da ilk olarak 12 Ağustos’ta açıklanacak ve güçlü gelebilecek bir enflasyon verisinin önemli olacağını, risk iştahı üzerinde olumsuz etkisi olabileceğini düşünüyoruz. Enflasyon verileri ile önümüzdeki dönemde özellikle istihdam verilerindeki eğilimin; zayıflama görülüp görülmeyeceğinin de önemli olacağını belirtebiliriz. Enflasyona baktığımızda son veriler ılımlı sinyaller üretiyor ancak öncü veriler, jeopolitik riskler tarifelerden kaynaklanan belirsizlikler enflasyon beklentileri için risk unsuru olmaya devam ediyor. ABD ekonomisinde ticaret savaşlarının etkisini verilerde kendini yavaş yavaş gösterebileceğini düşünüyoruz. Bu doğrultuda da FED’in faiz indirimi konusunda sabırlı davranma olasılığının güçlü olduğunu düşünüyoruz. Ortalama beklentinin hafif altında kalsa da çekirdek TÜFE verisinin faiz indirimi beklentilerini törpülediğini söyleyebiliriz. Alt gruplara bakıldığında tarifelerin etkisi hissedilirken bu görünümün özellikle çekirdek TÜFE’de yüzde 40 ağırlığa sahip olan barınma grubundaki zayıflama ve düşen araba fiyatları ile dengelendiğini takip ettik. Ayrıca yaz aylarında yükseliş beklenen enflasyonda özellikle Temmuz ve Ağustos ayına yönelik verilerde yükseliş görülebileceğini ve tarifeler konusunda daha net gösterge olabileceğini belirtmekte fayda olduğunu düşünüyoruz.