FED temkinli duruşunu koruyabilir

Yeşim SARIŞEN
Yeşim SARIŞEN YAPI KREDİ YATIRIM

Küresel piyasalarda gümrük vergileri müzakereleri doğrultusunda 1 Ağustos'a kadar gelebilecek haber akışı, ikinci çeyrek bilançoları ve FED’in faiz indirimi beklentilerine yönelik gelişmeler, piyasaları şekillendiren ana konu başlıkları olmaya devam ediyor. Ayrıca FED Başkanı Jerome Powell’ın görev süresine ilişkin eleştiriler de gündemde yer alıyor.  Trump’ın tarifelerde geri adım atacağına dair beklentilerin yanı sıra, Beyaz Saray Basın Sözcüsü Karoline Leavitt’in 1 Ağustos öncesi yeni tarife mektupları ve yeni ticaret anlaşmaları beklendiğine dair açıklamaları da ön planda yer almaya devam ediyor. Tarife riskleri ve 1 Ağustos tarihiyle ilgili korkular gündemde kalmaya devam ederken, olumlu bilanço beklentileri eşliğinde küresel risk barometresi olarak da izlenen S&P 500 endeksinin yeni rekor seviyeleri test ettiğini ancak yorulma sinyalleri ürettiğini takip ediyoruz. Önümüzdeki dönemde tarifelere yönelik haber akışının piyasalarda volatilite yaratmaya devam edebileceğini, piyasaların tarifelerin ekonomi üzerindeki etkisine daha fazla odaklanabileceğini düşünüyoruz.

Bu hafta makro gündem nispeten sakin görünüyor ancak ABD’de dayanıklı tüketim mal siparişleri verisi talebe yönelik zayıflama sinyalleri üretebilir. Şirketlerin tarifelere karşı dirençli olup olmadığına dair işaretlere odaklanılan ikinci çeyrek bilançoları, teknoloji şirketleri bilançoları, yapay zeka harcamalarına ilişkin güncellemeler ve Avrupa Merkez Bankası (ECB) toplantısı takip edilecek. Burada, ECB’nin bekle gör duruşunu koruduğunu görebiliriz. Piyasadaki baz senaryo ise ECB’nin Eylül ayında faiz indirimine gitmesi yönünde şekilleniyor. ABD tarafında ise FED yetkilileri ay sonundaki faiz kararı öncesi bu hafta sessizlik döneminde olacak.

FED; 30 Temmuz toplantısı öncesinde bekle ve gör duruşunu korurken, ABD enflasyonu ılımlı sinyaller üretmeye, büyümede ise zayıflama sinyalleri görsek de ayakta kalmaya devam ediyor. Örneğin Haziran ayında tarım dışı istihdam verisinin, enflasyon baskısı olmadan istihdam artışının devam ettiğine işaret ettiğini takip ettik. İstihdam artışı 147.000 kişi ile 106.000 olan ortalama beklentinin üzerinde geldi. Diğer taraftan enflasyon sinyalleri aradığımız ortalama kazançlar ise aylık bazda ortalama beklentinin altında kalarak yüzde 0.2 artışa işaret etti. Buradaki beklenti yüzde 0.3’tü. Veri, FED’e bekle gör politikasını bir süre daha devam ettirmesi için zaman tanıdı, Temmuz faiz indirimi olasılığı masadan kalktı ve FED’in faiz indirimi için Eylül ayını bekleyebileceği yönündeki beklentileri destekledi.

Enflasyona baktığımızda ise son veriler ılımlı sinyaller üretiyor ancak öncü veriler, jeopolitik riskler ve tarifelerden kaynaklanan belirsizlikler enflasyon beklentileri için risk unsuru olmaya devam ediyor. ABD ekonomisinde ticaret savaşlarının etkisini, önümüzdeki haftanın verilerinde yavaş yavaş kendini gösterebileceğini düşünüyoruz. Bu doğrultuda da FED’in faiz indirimi konusunda sabırlı davranma olasılığının güçlü olduğunu düşünüyoruz. Geçen hafta ABD’de tarifelerin ekonomiye etkisi ve FED’in önümüzdeki dönemde izleyeceği politika açısından önemli birer gösterge olan TÜFE verileri açıklandı.  Ortalama beklentinin hafif altında kalsa da çekirdek TÜFE verisi faiz indirimi beklentilerini törpüledi. Alt gruplara bakıldığında tarifelerin etkisi hissedilirken bu görünümün özellikle çekirdek TÜFE’de yüzde 40 ağırlığa sahip olan barınma grubundaki zayıflama ve düşen araba fiyatları ile dengelendiğini takip ettik. Ayrıca yaz aylarında yükseliş beklenen enflasyonda özellikle Temmuz ve Ağustos ayına yönelik verilerde yükseliş görülebileceğini ve tarifeler konusunda daha net gösterge olabileceğini not edelim.

FED bu yıl için iki faiz indirimi beklentisini koruyor. Son yayınlanan FED FOMC toplantı tutanaklarında ve FED yetkililerinden gelen son açıklamaların genelinde temkinli duruşun öne çıktığını, tarifelerden kaynaklanan fiyat artışlarının enflasyon üzerindeki etkisine yönelik endişelerin öne çıktığını görüyoruz. Temmuz ayı başındaki güçlü istihdam rakamları, yatırımcıların FED’in bu ayki toplantısında faiz indirimi olasılığını masadan kaldırmasına neden olmuştu. Hatta bu yıl için sadece bir kez faiz indirimine gidilebileceğine dair tartışmalar da gündeme gelmişti. Dolayısıyla enflasyon verileri ile önümüzdeki dönemde özellikle istihdam verilerindeki eğiliminde; zayıflama görülüp görülmeyeceğinin de önemli olacağını not edelim. Piyasada, FED’in Eylül ayı toplantısında faiz indirimine gitmesi yüzde 55 civarı olasılıkla fiyatlanıyor. Ayrıca beklentinin altında kalan ÜFE verilerinin de şimdilik enflasyon endişelerini hafiflettiğini not edelim.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Trump ve FED 18 Şubat 2025
PCE verileri izlenecek 30 Ocak 2025
FED duraklar mı? 27 Kasım 2024
İniş yok mu? 16 Ekim 2024