454 ilaç yurt dışından temin ediliyor 

Türkiye’de bulunamadığı için yurt dışından doğrudan tüketici gibi satın alınan ilaçların sayısı, 2023 itibariyle 454 adet seviyesinde bulunuyor. Bu ilaçlar için ödenen tutara ilişkin olarak resmi veri yok ancak 2015’te kamuoyuna yansıyan bilgilere göre SGK’nın toplam ilaç giderinin yüzde 6,6’sı seviyesinde olduğu görülmüştü.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
454 ilaç yurt dışından temin ediliyor 

Mehmet KAYA 

Sağlık sektöründe uzunca süredir devam eden ilaç fiyatlama tartışmalarında, uluslararası bir firmanın bir ilacını Türkiye pazarından çektiğini duyurması konuyu bir kez daha gündeme taşıdı. Firmaların, fiyatların düşük kaldığı gerekçesiyle ilaç üretim ve ithalatında azaltmalar yaptığı, hatta tedariki durdurduğu ve ilaca erişim sorunlarının doğduğu yönünde kamuoyuna bilgiler yansıyor. Bunun sonucunda ise yurt dışından doğrudan temin edilen ilaçların sayısı ve tutarındaki yüksek seviye devam ediyor. Yıllar içinde 700’e kadar yükselen, Türkiye’de bulunamadığı için yurt dışından doğrudan tüketici gibi satın alınan ilaçların sayısı, 2023 itibariyle 454 adet seviyesinde bulunuyor. Bu ilaçlar için ödenen tutara ilişkin olarak resmi veri yok ancak 2015’te kamuoyuna yansıyan bilgilere göre SGK’nın toplam ilaç giderinin yüzde 6,6’sı seviyesinde olduğu görülmüştü.

Yabancı küresel ilaç firmasının bir ilacını piyasadan çektiği açıklamasında, diğer ilaç tedarikinde de sorun olabileceğini ima etmesiyle başlayan tartışmada Sağlık Bakanı Fahrettin Koca sert bir eleştiride bulundu. “Ülkemizin ilaç sektörü bu tür emrivaki işlere mahal vermeyecek kadar iyi durumda. Kimse endişe etmesin” diyen Koca “Pazardan çekilen firma tamamen rekabeti sürdüremediği için çekiliyor. Son dönemde bu ilaca üç defa zam yapıldığı halde bu kararı aldılar. Ancak beş tane eş değer ilaç var piyasada. Sorun yaşanmayacak. Bu piyasadan çekilmenin kasıtlı olmadığına inanmak istiyorum." değerlendirmesinde bulundu.

İlaç fiyat tartışmasının başında ise kamunun ilaç bedellerini belirlerken farklı ülkelerdeki aynı ilacın fiyatlarından yaptığı bir ortalamayı kullanması ve kamu kurum ve kuruluşlarınca bedeli ödenirken de ilave iskonto yanında Avro karşılığı olarak güncel kur yerine başka bir bedel belirlemesi yer alıyor. Firmalar, ilaçların üretim ve ithal maliyetleri nedeniyle aldıkları bedelin düşük olduğunu uzun süredir tartışma konusu yapıyor. Eczane ve sağlık tarafında ise bu tartışma nedeniyle zaman zaman bazı kritik ilaçların dahi erişiminde sorun yaşandığı, hatta bulunamaması gündeme taşınıyor.

Sorunun bir başka boyutunda ise bazı ilaçların Türkiye’de üretilmemesi ya da ithal edilmemesi nedeniyle, yurt dışından doğrudan temin edilmesi bulunuyor. Doktor tarafından reçete edilen ancak yurt içi ilaç tedarik sisteminde bulunamayan ilaçlar yurt dışından temin ediliyor. Bu kapsamda hangi ilaçların ve/veya etken maddelerin reçete edilebileceği ise TİTCK tarafından yayımlanan listelerle belirleniyor.

Yurt dışından ilaç temini TEB, SGK gibi kurumlar tarafından, yönetmelik hükümlerine göre gerçekleştiriliyor. Bu ilaçların sayısı 600 dolayında seyrediyor ancak tutar bazında bakıldığında, ilaç bulunduğu ülkede normal tüketici fiyatlarıyla alındığı için yüksek seviyeler görülüyor. Yurt dışı ilaç teminine yönelik tutar bazında herhangi bir resmi istatistik yayımlanmıyor. Ancak 2015 yılında yurt dışı ilaç temininin yeniden düzenlenmesi tartışmaları alevlendiğinde tutarın 1.2 milyar TL’ye ulaştığı yönünde bilgi kamuoyuna yansımıştı. 2015 itibariyle oluşan bu 1.2 milyar TL’lik tutar, 2015 yılı SGK toplam ilaç gideri olan 18.1 milyar TL’nin yüzde 6,6’sı kadar bir büyüklüğe ulaşmıştı.

Sorunu gündeme taşıyan kuruluşlardan biri olan Tüm Eczacı İşverenler Sendikası Başkanı Nurten Saydan, bir ilacın ruhsatlı olmasının erişilebilir olduğu anlamına gelmediğini, Türkiye’de 22 bin 235 ruhsatlı ilaç olmasına karşılık bunlardan sadece 14 bin 873 ilacın piyasada olduğunu, SGK’nın geri ödeme sistemindeki ilaç sayısının ise 8 bin 354 adet olduğunu vurguladı.

Saydan yaptığı yazılı açıklamada, “TEİS olarak 17 senedir basın açıklamaları ve toplantılarımızda yerli ilacın desteklenmesi gerektiğini sürekli vurguladık, ilaçların yerli ya da ithal olsun bulunabilir olması gerektiğini belirttik. Ekonomik gerçeklikten uzak fiyat düzenlemeleri yüzünden üretimden vazgeçilen her ilaç için bulunabilir ve ulaşılabilir olmasının tekrar sağlanmasını savunduk. Zira normal yoldan ithal edilmeyen bir ilaç özel yollardan ithal edildiğinde ülke ekonomisine ekstra bir külfet getirmektedir. Yerli ilacın tercih edilmesinin arttırılması için biz eczacıların tüm çaba ve gayretlerimizin yanı sıra sağlık otoritemiz olan Bakanlığımızın da en az bizim kadar eşdeğer ilaçlarda desteğini bekliyoruz. Çünkü hastayı iyileştiren; ilaçların ticari ismi değil, etken maddesidir ve biz eczane eczacıları olarak biyoeşdeğer olarak piyasaya sürülen ilaçların ülkemizde en iyi kontrol edilen ürün olduğunu ve yerli ilacın desteklenmesi için yetkililerin söylemden eyleme geçmesini, gereken özeni ve çabayı artık göstermesi gerektiğini kamuoyunun bilgisine bir kez daha sunmak istiyoruz” ifadesine yer verdi.