TÜSİAD/Orhan Turan: Türkiye'yi Japonya'nın olduğu noktaya taşımalıyız
Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) Başkanı Orhan Turan, 6 Şubat depremlerinin yıl dönümünde Adıyaman'ı ziyaret ederek "Depremden etkilenen tüm illere destek olmaya devam edeceğiz" dedi. Beklenen Marmara Depremi'ne ilişkin ise Turan "Böyle bir olay Japonya’da yaşanıyor ve kaç kişi zarar görüyorsa biz de Türkiye'yi bu noktalara taşımalıyız" dedi.
Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği'nden (TÜSİAD) yapılan açıklamaya göre, ziyaret kapsamında merkezi yönetim, yerel yönetim ve bölgedeki iş dünyası temsilcileriyle görüşmeler gerçekleştirildi. TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan başkanlığındaki TÜSİAD Yönetim Kurulu heyeti, Adıyaman Valisi Osman Varol, Adıyaman Belediye Başkanı Abdurrahman Tutdere ve Adıyaman Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Torunoğlu ile bir araya geldi. Görüşmelerde, bölgede devam eden yeniden yapılanma süreci ve mevcut ihtiyaçlar üzerinde duruldu. TÜSİAD Yönetim Kurulu, konteyner kenti ve Adıyaman Deprem Şehitliği'ni ziyaret etti.
"Destek olmaya devam edeceğiz"
Açıklamada görüşlerine yer verilen TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Turan, "İki yıl önce ülke olarak çok büyük bir acı yaşadık. Depremin ardından, TÜSİAD olarak bölgeye yardım için üyelerimize bir çağrı yaparak hızla 'TÜSİAD Deprem Destek Ağı'nı oluşturmuştuk. Üyelerimiz deprem sonrası yaraları sarmak, orta ve uzun vadeli projelerle bölgenin sosyoekonomik toparlanmasına destek olmak için tüm imkanlarını seferber etti. Bölgede pek çok üyemizin destek çalışmaları sürüyor." ifadelerini kullandı.
Turan, bu yıl ilk Anadolu ziyaretlerini Adıyaman'a gerçekleştirdiklerini kaydederek, "Yönetim Kurulu toplantımızı Adıyaman'da gerçekleştiriyoruz. 6 Şubat depreminin ikinci yıl dönümünde Yönetim Kurulumuz ile Adıyaman'da bölgede devam eden ihtiyaçları yerinde görmek ve bilgi almak istedik. Edindiğimiz bilgileri üyelerimizle paylaşarak, bölge ve iş dünyası ile iletişim halinde olmaya, depremden etkilenen tüm illere destek olmaya devam edeceğiz." açıklamasında bulundu.
"25 Şubat'ta İstanbul'da Deprem Konferansı düzenliyoruz"
Orhan Turan, hem merkezi hem de yerel yönetim düzeyinde birçok konuyu yeniden ele almak gerektiğini belirterek, "Yaşadığımız felakette kurumlar arası koordinasyon konusunun en önemli boyutu olduğunu hep birlikte yaşadık. Deprem öncesinde kentleri depreme dirençli hale getirmeliyiz. Bununla birlikte gerekli denetim ve kontrol süreçlerinin eksiksiz yerine getirilmesi de hayati önem taşıyor. Deprem bölgesinin yatırım ve sanayi ortamı açısından gelişmesi için bütünsel bir yaklaşım geliştirilmesi faydalı olacaktır. Bu konu, uygun teşviklerin ötesinde daha kapsamlı ele alınmalı. Altyapı, insan kaynağı ve sosyal yaşama yönelik imkanları güçlendiren adımlar bölgenin cazibesini artıracaktır. Öte yandan Marmara depremi karşısında, özel sektörün hazırlıklı olması için çalışmalarımız devam ediyor. 25 Şubat'ta İstanbul'da bir Deprem Konferansı düzenliyoruz. Bu konuda kamu, iş dünyası ve akademiden çok önemli konuklar bizlerle birlikte olacak. Depremi ve konunun Türkiye için kritik önemini tüm paydaşlarımızla birlikte ele alacağız. Depreme hazırlıklı olmak konusunu hem kamuoyu hem de iş dünyası gündeminde tutmaya devam edeceğiz." ifadelerine yer verdi.
"Her türlü doğal afetlerde koordinasyonun daha iyi olması gerektiğini düşünüyoruz"
TÜSİAD Yönetim Kurulu Toplantısı'nın ardından TÜSİAD Başkanı Turan, ANKA Haber Ajansı'na değerlendirmelerde bulundu. Turan, depremin üzerinden iki yıl geçtiğini hatırlatarak, "İki yıl geçti, ülkemiz açısından da ciddi bir depremdi. 7 şehir etkilenmişti. Biz 2025’in ilk yönetim kurulunu Anadolu’da Adıyaman’da yapmaya karar verdik. Bugün geldik Valimizle ve Belediye Başkanı’yla görüştük. Ticaret Odası’nı ziyaret ettik, konteyner kentleri ziyaret ettik. Bugün Yönetim Kurulumuzu yapıyoruz. Buradan da döneceğiz. Yönetim Kurulu aslında bu gündem için gelmedik kendi gündemlerimiz de var ama bu ulusal düzeydeki doğal afetleri artık daha koordineli, daha merkezi yönetim, yerel yönetim, sivil toplum, özel sektörün koordineli bir şekilde yönetmesi gerektiğini düşünüyoruz. Bunu sadece deprem değil; sel, orman yangını veya her türlü doğal afetlerde koordinasyonun daha iyi olması gerektiğini düşünüyoruz" dedi.
"Adıyaman 3T ile önplana çıkıyor"
Adıyaman 3 T ile ön plana çıktığını belirten Turan, "Turizm, tekstil ve tarım. O anlamda da deprem sonrası bir miktar nitelikli insan kaybı göçü olmuş, onun tekrar buraya gelmesi lazım. Biz de TÜSİAD olarak depremi önemsiyoruz, iş dünyasını da etkiliyor. Özellikle bu 25 Şubat’ta da bir konferans yapıyoruz depremle ilgili. Biz bu deprem yaşandığında bir kriz masası oluşturduk ve bir koordinasyon merkezi kurduk. Burada TÜRKONFED'le iş birliği halinde olduğumuz federasyonlarla koordineli çalıştık. Üyelerimiz bir dizi bağışlarda ve konteyner, çadır, soba, giyim konularında yardımcı oldular" diye konuştu.
"Böyle bir olay Japonya’da yaşanıyor ve kaç kişi zarar görüyorsa biz de Türkiye'yi bu noktalara taşımalıyız"
Turan, olası Marmara depremine dikkati çekerek, "Biz tabi olmasını istemeyiz ama, bir Marmara depremine yönelik de çalışmalar yapıyoruz. Bizim üyelerimiz de sanayi tesislerinde iyi örnekleri üyelerimizle paylaşıyoruz. Çünkü Marmara’da olacak büyük bir deprem, tabii ki Türkiye’nin ekonomik GSYH’nın yüzde 40’ının üretildiği bir bölgede olması öncelikle çok ciddi can kayıpları ve ekonomik kayıplar.. O anlamda da denetlenmesi gerekiyor. Çünkü deprem sonuçta bir doğal afet, her yerde oluyor. Bizim bundan sonra inşa edeceğimiz yapılarımızı depreme güvenli yerlerde ve gerekli önlemler alarak yapmak zorundayız ki böyle bir olay Japonya’da yaşanıyor ve kaç kişi zarar görüyorsa biz de bu noktalara taşımalıyız. Bunun için de en önemli şey de denetim. Yani yönetmelik ve standartlarımızı uygularken bunu denetim sistemin de çok iyi denetlememiz gerekiyor. Denetlemesek de işte Bolu'da yaşadığımız gibi orman yangınlarında gördüğümüz gibi depremlerde gördüğümüz gibi çok ciddi hem maddi hem de manevi kayıplara neden oluyor diyebilirim.” ifadelerini kullandı.