Dervişoğlu: TBMM'ye verdiğimiz müracaatla ilgili CHP'den destek istedim

İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, TBMM’de yaşanan kürsü gerginliği sonrası Yasin Öztürk’e verilen kınama cezasına ilişkin Meclis Başkanlığı’na yaptıkları müracaat için CHP Genel Başkanı Özgür Özel’den destek talep ettiklerini söyledi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
Dervişoğlu: TBMM'ye verdiğimiz müracaatla ilgili CHP'den destek istedim

İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, “Terörsüz Türkiye” süreci ve geçen hafta TBMM Genel Kurulu’nda yaşanan gerilim dolayısıyla bugün CHP Genel Merkezi’ne gelerek CHP Genel Başkanı Özgür Özel ile görüştü. CHP Grup Başkanvekili Murat Emir ve Hukuk ve Seçim İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gül Çiftçi, Dervişoğlu ve beraberindeki heyeti genel merkez binası önünde karşıladı.

İYİ Parti heyetinde; Genel Sekreter Uğur Poyraz, Grup Başkanvekilleri Buğra Kavuncu ile Turhan Çömez, Genel Başkan Yardımcıları Ahmet Kamil Erozan ve Afyonkarahisar Milletvekili Hakan Şeref Olgun yer aldı. Görüşmede bulunan CHP heyeti ise Genel Sekreter Selin Sayek Böke, Grup Başkanvekilleri Murat Emir ve Gökhan Günaydın, Genel Başkan Yardımcısı Gül Çiftçi ve Dış İlişkiler Koordinatörü İlhan Uzgel’den oluştu. Saat 15.30 itibarıyla başlayan görüşme, yaklaşık saat sürdü. İki lider görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenledi. Dervişoğlu, Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek'in vefatı nedeniyle taziye dileklerini iletti. Dervişoğlu, şunları kaydetti: 

"TBMM Başkanlığına verdiğimiz müracaatla ilgili destek istedim"

"TBMM’de yaşanan gelişmelerle alakalı olarak olumlu olumsuz bazı konular üzerinde görüş alışverişinde bulunuyoruz. 18 Haziran günü TBMM’de yaşanan ve her ikimiz açısından da iş kazası olarak nitelendirilebilecek bir olay ile ilgili TBMM Başkanlığı'na müracaatımız oldu. O müracaat kapsamında bilgi verdim ve konuyla ilgili desteklerini talep ettim. Aynı hassasiyeti kendileri de zaten en az bizim kadar hissediyorlar ve gereğinin yapılması noktasında arkadaşlarımızın teknik çalışmaları sonucunda mümkün olacak katkıyı vereceklerine olan inancımı sizlere paylaşmak isterim. Hem bu konuyu konuştuk hem Türkiye’nin karşı karşıya bulunduğu temel sorunları konuştuk. Türkiye’nin dış politika alanındaki açmazlarını konuştuk, Türkiye'nin adalet alanında yaşadığı sıkıntıları karşılıklı olarak paylaştık ki CHP bütün olup bitenlerden daha fazla etkileniyor. Haksızlığın, adaletsizliğin hukuksuzluğun hüküm sürdüğü bir Türkiye kimsenin arayışına ve beklentisine cevap verebilecek bir Türkiye değildir. Ne tür bir Türkiye hayaline sahip olduğumuzu karşılıklı olarak görüştük. Fikir alışverişinde bulunduk. Adalet duygusunun zedelenmemesi için atılması gereken adımların müştereken atılmasına yönelik kararlılığımızın devam ettiğini birbirimize ifade ettik. Bizlere göstermiş olduğu kadirşinaslık için teşekkür ediyorum. Türkiye hepimizin ve dolayısıyla Türkiye'nin karşı karşıya bulunduğu bütün olumsuzlukları birlikte aşma iradesini Türk milletinin her bireyinin düşüncesinden hareketle siyasi partilerin o alandaki sorumluluklarını unutmayacağımızı kamuoyunun bilmesini istiyorum."

"Yargılamaların hukuki olmadığı gerekçesiyle kamuoyu vicdanında yer bulmuyor"

MHP Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız’ın "Hukuka aykırı deliller yok hükmünde" sözlerini değerlendiren Dervişoğlu, "Yürütülen soruşturmalarla alakalı zaten soruşturmaların, kovuşturmaların ve yargılamaların hukuksuzluğu üzerinden kamuoyu kanaati oluşmuş olduğu için ve tartışmanın o alanda yapıldığı için bütün bunlar tartışılıyor. Yani hem İstanbul’da yapılan birtakım yargılamalar, Ekrem Beyle ilgili birtakım yargılamalar hem de yurt sathında karşı karşıya bulunduğumuz hususlarla ilgili yapılan soruşturmalar ve kovuşturmalar hukuki olmadığı gerekçesiyle kamuoyu vicdanında yer bulmuyor. Eskiden iddianameler millet adına yazılırdı, geride bıraktığımız dönemler içerisinde cemaat adına yazılan iddianamelere şahitlik ettik. Mahkemeler Türk milleti adına karar verirdi, cemaat adına karar alan mahkemelerin varlığına geçmiş dönemde şahit olduk. Şimdi şahıslar adına karar veren mahkemeler ve yazılan iddianameler var. O sebeple bütün bu tartışmaların odağında hukuksuzluğun yanında iş başında bulunan yönetime güvensizlik durumu söz konusu oluyor. Onu bertaraf edebilmek adına birtakım algı yönetimi elverişli birtakım siyasi hamleler yapılıyor. Konuya oradan bakıyorum" ifadesini kullandı.

"Türk milletinin onu kabul etmesinin mümkün olmayacak"

Dervişoğlu, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş'un yeni Anayasa hakkında, “En ideali 400’ü aşkın vekille Meclis’te kabul edilmesi” ifadelerine ilişkin olarak, "Yeni bir anayasa yapmak, bizim anayasa yapma mantığına ve evrensel anayasa yapma mantığına ters ve aykırı bir durum. Türkiye’de ancak bir anayasa değişikliği yapılabilir, geride bıraktığımız süreçlerde yaşanmış değişiklikler de zaten bu kapsamdadır. Mevcut anayasanın 3’te 2’si değiştirilmiştir. Eğer bu anayasa değişikliğini TBMM’de yakalamaları muhtemel nitelikli çoğunluk üzerinden yapmaya kalkışırlarsa şayet o Türk milletini yok saymak anlamına gelecektir. Dolayısıyla bugün bütün bunlara teşebbüs edenlerin milletten ne derece korktuğuna delalet edecektir. Meseleye bir de o yönüyle bakmak lazım. Bir mutabakat metni olan anayasanın, milletin onayına sunulmadan yaşama geçirilmek istenmesi arzusu dahi bunların hukuka ve adalete ya da yasaların nasıl inşa edileceğine dair olan inanca ve güvence nereden baktıklarının delili olarak duruyor. Milletin olmadığı bir anayasa inşa edilecekse, Türk milletinin onu kabul etmesinin mümkün olmayacağını herkesin bilmesi gerekir diyerek düşüncelerimi ifade etmiş olayım" diye konuştu.

"Meclis Başkanının daveti Terörsüz Türkiye komisyonuyla alakalı değil"

"Terörsüz Türkiye komisyonu kurulmasına ilişkin yarın TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş grup başkanvekilleriyle bir araya gelecek İYİ Parti o görüşmede yer alacak mı" sorusuna Dervişoğlu şöyle yanıt verdi: 

"Siz yarın TBMM Başkanlığının daveti üzerine 'Terörsüz Türkiye' süreciyle ilgili görüşme olacağını söylediniz. Yarın öyle bir görüşme yok. Yarın Meclis Başkanı, grup başkanvekillerimizi davet etmiş ve iç tüzükte arzuladıkları değişiklikleri konuşmak için toplantı tanzim etmişler. Dolayısıyla bir yanlış anlaşılma olmasın. Meclis Başkanının daveti Terörsüz Türkiye komisyonuyla alakalı değil. O yanlışlığı düzelteyim isterim. Yarın TBMM’de yaşanan o iletişim kazasıyla ilgili TBMM Başkanıyla bir araya geleceğiz. O zaman görüş ve düşüncelerimizi kendisiyle paylaşacağız. Eğer yanlış anlama varsa gerekli açıklamaları dışarıda yapacağız. Bazı yanlış anlaşılmalar oluyor ve bir oldubitti gibi tanımlanıyor. Sizleri de yanlış bilgilendiriyorlar. Mesela benim bugün AK Parti ziyaretim de hem sosyal medyada hem basın mensuplarının arasında manipüle edilerek servis edilmiş haberler sınıfına dahil işlerdir. O konuda bize istediğiniz zaman ulaşabiliyorsunuz. Bir eksiklik veya yanlış anlaşılma varsa bize ulaşarak düzeltebilirsiniz."

"Hala net bir kınama yok. Vatandaş tepkisidir bu"

ABD’nin İran’a yönelik saldırısına ilişkin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıklamalarına yönelik değerlendirmeleri sorulan Dervişoğlu, "Bizim tepkimiz aradan uzunca bir zaman sonra hala Sayın Cumhurbaşkanından bir kınama gelmediğinden kaynaklıydı. Her fırsatta kınama yapan bir Sayın Cumhurbaşkanının bu sefer yaşananlara karşı mesafeli davranması üzerine bu sefer biz tepkimizi ifade etme ihtiyacı hissettik. Hala net bir kınama yok. Bir vatandaş tepkisidir bu. Türkiye Cumhuriyeti Devletini yönetenlerin bölge coğrafyasında ve ilgi alanımıza giren coğrafyalar üzerine daha net bir tepki vermesini beklemek hem siyasetçiler olarak hem de bu ülkenin evlatları olarak hepimizin hakkıdır diye düşünüyorum” dedi.

 

 

Henüz bu içeriğe yorum yapılmamış.
İlk yorum yapan olmak ister misiniz?
Yorum yapmak için tıklayınız
Gündem