Efkan Ala'dan TÜSİAD'a: Eski Türkiye alışkanlıklarıyla yapılan açıklamaları reddediyoruz
AK Parti Genel Başkan Vekili Efkan Ala, TÜSİAD YİK Başkanı Ömer Aras’ın son dönemde yaşananlar üzerinden hükümete yönelttiği eleştirilere "TÜSİAD YİK Başkanı'nın adeta vesayet odaklarının sözcülüğüne soyunarak eski Türkiye alışkanlıklarıyla yaptığı açıklamaları reddediyoruz." sözleriyle tepki gösterdi.
AK Parti Genel Başkan Vekili ve Bursa Milletvekili Efkan Ala, TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Ömer Aras'ın açıklamalarına tepki gösterdi.
"Milletimizin böyle azgelişmiş antidemokratik yol ve yöntemlere tahammülü yoktur."
Ala "TÜSİAD YİK Başkanı'nın adeta vesayet odaklarının sözcülüğüne soyunarak eski Türkiye alışkanlıklarıyla yaptığı açıklamaları reddediyoruz. Biz, vesayet heveslilerinin sakat anlayışlarıyla mücadele ederek Türkiye’yi bulunduğu konuma getirdik ve hedeflerine de taşıyacağız. Ama görülüyor ki eski Türkiye’nin vesayet artıkları halen siyaset dışından milli iradeye müdahale alışkanlıklarını bırakamamışlardır. Türkiye, halkın doğrudan iradesiyle iş başına gelmiş Sayın Cumhurbaşkanımızın yönetiminde Türkiye Yüzyılı hedeflerine doğru emin adımlarla ilerlemektedir ve Milletimizin böyle azgelişmiş antidemokratik yol ve yöntemlere tahammülü yoktur." ifadelerini kullandı.
TÜSİAD YİK Başkanı'nın adeta vesayet odaklarının sözcülüğüne soyunarak eski Türkiye alışkanlıklarıyla yaptığı açıklamaları reddediyoruz.
— Efkan Âlâ (@efkanala) February 13, 2025
Biz, vesayet heveslilerinin sakat anlayışlarıyla mücadele ederek Türkiye’yi bulunduğu konuma getirdik ve hedeflerine de taşıyacağız. Ama…
TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Ömer Aras ne demişti?
Aras, bugün yapılan Olağan Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, Kartalkaya’da meydana gelen faciadan politika dünyasında yaşanan gelişmelere ve tutuklamalarla gözaltılara dek pek çok alanda ülke gündemini saran olaylara değinmişti.
Aras'ın açıklamalarından öne çıkanlar şu şekilde:
"Çöken bir sistemdir!"
“Ülke olarak moralimiz bozuk. Güven bunalımı yaşıyoruz. Kartalkaya'da 78 canımız yanarak hayatını kaybetti. Yangın çıkabilir ama 78 kişi ölmez. Ölüyorsa nedeni usulüne uygun yapılmayan binalar ve denetimsizliktir. Çöken bir sistemdir!”
“Denetim eksikliği var”
“Bu olay yakın tarihte olduğu için henüz yüreklerimizde. Ancak unutmayalım ki geçen sene tam bugün Erzincan'ın İliç ilçesindeki altın madeninde oluşan heyelan sonucu 9 işçi hayatını kaybetmişti. İki yıl önce yaşadığımız büyük depremde on binlerce insanımızı usulüne uygun yapılmadığı için çöken binalar altında kaybettik. 2014 yılında Soma kömür madeninde çıkan yangında 301 işçi hayatını kaybetti. Tüm bu ve benzer ölümlerin arkasında tesis sahiplerinin yönetmeliklere uygun yatırımları maliyet nedeniyle yapmaması ve denetim eksikliği var.”
“Sorumlular hesap vermeli ve yerlerine yetkin kişiler gelmelidir”
“California'da koca Los Angeles şehri yandı, Japonya'da çok daha şiddetli depremler oldu. Kaç kişi öldü? Lütfen bakın ve mukayese edin. Bizdeki ölümlerin nedeni maliyet odaklı kural tanımazlık ve denetimsizliktir. Kurallarımız vardır ama uymayan çoktur, yeterli denetim yoktur. Bu ölümlerin ana nedeni sistem bozukluğudur. Maliyeti güvenliğin önüne koyan iş sahipleri, hak etmediği koltuğa oturan özel sektör iş insanları ve kamu yöneticileridir. Onların yarattığı ve uyguladığı sistemdir. Bu sistemin nasıl düzeleceği çok net bellidir. Sistemin kendi kendini düzeltme mekanizması olmalıdır. Sorumlular görevden ayrılmalı, hesap vermeli ve yerlerine yetkin kişiler gelmelidir.”
"Politik hayatta da olağanüstü olaylar yaşıyoruz
“Son haftalarda politik hayatta da olağanüstü olaylar yaşıyoruz. Seçilmiş belediye başkanları görevden alınıyor yerlerine kayyum atanıyor. Bir siyasi parti lideri hakkında önce soruşturma başlatılıyor sonra farklı bir nedenle tutuklanıyor. Birçok sanatçının menajerliğini yapan bir iş kadını hakkında önce soruşturma başlatılıyor sonra farklı bir nedenle tutuklanıyor.Bir büyükşehir belediye başkanı hakkında, yaptığı konuşmalar nedeniyle basın toplantısından dakikalar sonra soruşturmalar açılıyor. Bilir kişi görüşmesini yayınlayan gazeteciler göz altına alınıyor, genel yayın yönetmeni tutuklanıyor.“
"Yeni mezun teğmenler ordudan ihraç ediliyor"
“Yeni mezun teğmenler ordudan ihraç ediliyor. Bu olaylarda suç vardır yoktur diyemeyiz. Ancak çok kısa sürede arka arkaya gelen bu olayların toplumda endişe yarattığını ve güveni sarstığını söyleyebiliriz. Ayrıca tutukluluğun istisna değil kural haline gelmesi gibi kangrenleşmiş bir sorunun kanunlar değişse de çözülmediğini görüyoruz. Kişiyi, bir gün dahi olsa, özgürlüğünden mahrum edecek tutuklama ve adli kontrol kararlarının, hatta gözaltı kararlarının ne denli titiz verilmesi gerektiğini yıllar sonra gelen tahliyelerde, beraat kararlarında görüyoruz.”