9 evden iki göz odaya sığındık

Vahap MUNYAR
Vahap MUNYAR İŞ DÜNYASINDA DİYALOG

MALATYA’daki Çobanoğlu Ambalaj’ın genç patronu Bilal Çobanoğlu, 22 Nisan 2022’de verdiği ani bir kararla Fırat Nehri kıyısına yakın bahçesine küçük bir bağ evi yaptırmak için kolları sıvadı.

İşinin ehli bir ustayı bahçeye götürdü:

-          Ustam, buraya arada sırada kafamı dinlemek için kalacağım küçük bir ev yapmanı istiyorum.

Usta Bilal Çobanoğlu’nun hayal ettiği bağ evini dinledi, çizimi yaptı:

-          Burası yumuşak zemin. Temele 1.5 metre perde beton dökeceğiz. Sağlam taşıyıcı kolonlar yapacağız.

Çobanoğlu itiraz etti:

-          Ustam, ben senden basit bir bağ evi istiyorum. Boşuna uğraştırma beni…

El sıkıştılar, usta temeli attı, su basmanı çıktı. Çobanoğlu, inşaatın nasıl ilerlediğini görmeye gitti. Usta, “Tamam, istediğin gibi yaparız” demiş ama kendi bildiğinden şaşmamıştı. Çobanoğlu, ustaya serzenişte bulundu:

-          Ustam sen bildiğini okumuş, dediğin perde betonu atmış, kolonları dikmişsin.

Usta şu yanıtı verdi:

-          Arkadaş, başka şekilde yapmak içime sinmezdi. Ayrıca doğru da olmazdı.

Altında bahçe malzemelerinin konulabileceği bir bodrumu olan 140 metrekarelik alana oturtulan bağ evi, 3-4 ayda tamamlandı.

Bilal Çobanoğlu, 6 Şubat 2023 sabaha karşı saat 04.17’de Fahri Kayahan Bulvarı’ndaki lüks sitede 4’üncü kattaki evinde şiddetli depremle uyandı. Çocuklarının yanına koştu, kendini onlara siper etmeye çalıştı.

Sarsıntı biter bitmez eşine, çocuklarını dışarı çıkmak için toparladı:

-          Çabuk üstünüze bir şeyler giyin arabayla binalardan uzaklaşalım.

Birkaç saati arabada geçirdiler. Aile büyüklerine, geniş ailesine ulaşmaya çalıştı. Birinci dereceden aile fertlerinin iyi olduğunu öğrendi. Geniş ailesiyle birlikte Yeşilyurt ilçesinin merkezinde, yamaca oturtulmuş sitede yer alan iki katlı yazlık evine gitti.

Saat 13.30’da daha şiddetli hissettikleri depremle sarsıldılar. Çobanoğlu ailesi, iki katlı evlerinin birkaç metre yükselip indiğini hissetti. Kendilerini bahçeye zar zor attılar. Evleri ayaktaydı ama Yeşilyurt’ta bahçede bile durmaya dayanamaz haldeydiler.

Bilal Çobanoğlu’nun aklına şehrin Doğusunda bulunan bahçede yaptırdığı iki odalı ev geldi. Ailesini toparladı, bağ evinin yolunu tuttu:

-          Bağ evine de korkarak girdik ama tek bir çizik bile yoktu. Hemen bütün aile oraya doluştuk. Başımızı sokacak bir evimiz, ısınabileceğimiz ortam vardı. İki büyük deprem sonrası bize orası cennet gibi geldi.

Annesi hayatta olmalarına şükrederken iç geçirdi:

-          Aile olarak Malatya’da 9 evimiz var ama iki göz odaya sığındık.

Malatyalı İş İnsanları Derneği (MİAD) Başkanı Yunus Akdaş, yönetim kurulu üyeleri Hazreti Akdemir, Cengiz İktimur, Derviş Peker, Dr. Nevzat Elmalı, Bezmialem Üniversitesi Tıp Fakültesi öğretim üyesi Prof. Nurzat Elmalı, Malatyalı iş insanı Emin Yüksekdağ ile birlikte önceki gün Elazığ üzerinden Malatya’ya gittik.

Elazığ’da bizi Bilal Çobanoğlu karşıladı, gün boyu birlikte dolaştık, Malatya İtfaiyesi binasında oluşturulan kriz merkezinde Vali Hulusi Şahin, Büyükşehir Belediye Başkanı Selahattin Gürkan, Gümrük ve Ticaret eski Bakanı Bülent Tüfenkci ile görüştük.

Hükümeti temsilen Malatya ve çevresinden sorumlu olan Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer ile Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy saha turunda idi bir araya gelemedik.

Çobanoğlu, gün boyu dolaşırken yaşadıklarını anlatıp ekledi:

-          Bağ evini ısrarla kendi bildiği doğrular çerçevesinde yapan ustayı alıp eve götürdüm. Kendisine teşekkür ettim.

Çobanoğlu ailesinin 9 evi yıkılmış değil, belki bazıları çok ciddi onarım gerektirmeden içinde yaşanacak durumda bulunuyor.

Ancak, aile yaşadıkları büyük travmanın etkisiyle şimdilik kendini iki odalı bağ evinde daha güvende hissediyor…

Bu örnek, sitelerin, binaların, konutların lüks olmasından çok, depremde can kaybına yol açmayacak tekniğe uygun yapılmasının önemini bir kez daha ortaya koyuyor…

‘Bostanbaşı’ adı Yıkımı anlatmaya Yetiyor değil mi

MALATYALI İş İnsanları Derneği (MİAD) Başkanı Yunus Akdaş, Malatya Valisi Hulusi Şahin’e ilk gözlemini aktardı:

-          Sayın Valim, Bostanbaşı’ndaki yepyeni binalar yıkılmış. Orada can kaybı da söz konusu.

Vali yanıtladı:

-          Başkan, bölgenin adı ne? Bostanbaşı… Bu bize neyi ifade ediyor?

Araya girdim:

-          Eski dere yatağı… Yani yumuşak zemin sayın Valim.

Zemine uygun teknik kullanılabileceğini anımsattım:

-          İlle de yapılıyorsa binaları sağlam zemine erişen fore kazıklar üzerine oturmak gerekir değil mi sayın Valim.

O sırada Doğanşehir, Polat, Sürgü saha turundan dönen Malatya Büyükşehir Belediye BaşkanıSelahattin Gürkan kriz merkezine girdi, gördüklerini şöyle özetledi:

-          Sayın Valim, Doğanşehir, Polat, Sürgü ve köylerde durum çok daha vahim…

 Yardımları Suriyeli Göçmenler kapıyor

 ÇOBANOĞLU Ambalaj’ın genç patronu Bilal Çobanoğlu, önce şu noktanın altını çizdi:

-          Ben bugüne kadar Suriye’den gelen mültecilerle ilgili tek bir olumsuz kelime söylemedim. Elimden geldiğince yardım da ettim.

Depremin ilk gününden itibaren sahada depremzedeye yardım ulaştırma çabasında olduğunu belirtti:

-          Abi, yardım dağıtılan her noktada önce Suriyeliler ortaya çıkıyor. Her şeyi 3’er 5’er alıyorlar. Kendi vatandaşımıza malzeme kalmıyor.

Ağlamaya başladı:

-          Abi, bizim insanımız yardım istemeyi, o malzemelerden almayı gururuna yediremiyor. Biz durumu fark edip ihtiyacı olanlara yardım ulaştırıyoruz.

Ardından ekledi:

-          Devlet büyüklerimize sesimizi duyurun. Nasıl bir formül bulacaklarsa bulsunlar, Suriyeli mültecileri kendi ülkelerine göndersinler. Yeteri kadar misafir ettik kendilerini. Yetti artık.

Hava karardığında Malatya’nın “hayalet şehir”e döndüğünü vurguladı:

-          250-300 bin kişi başta İstanbul, Ankara, İzmir, Antalya, Mersin gibi kentlerimize gitti. Bizim aileden de İzmir’e gidenler oldu. Eşimi, çocuklarımı İstanbul’a gönderdim.

Hırsızlık, soygun riskinin de gündeme geldiğinin altını çizdi:

-          Sağolsun askerlerimiz hava karardığında devriyeye çıkıyor.

23 meslektaşımızı depremde kaybettik

TÜRKİYE Gazeteciler Cemiyeti’nin (TGC) Turgay Olcayto başkanlığındaki yönetim kurulu toplantısında Genel Sekreter Sibel Güneş, 10 ili vuran depremin meslektaşlarımızla ilgili acı listesini paylaştı. Depremde kaybettiğimiz meslektaşlarımız:

·       Ayşe Figen Arlı (İskenderun Ses Gazetesi İmtiyaz Sahibi-TGC Üyesi)

·       Aziz Çevik (Maraş Manşet Gazetesi muhabiri)

·       Burak Alkuş (Adıyaman Ses Haber İmtiyaz Sahibi ve Adıyaman Gazeteciler Cemiyeti eski Sekreteri)

·       Burak Milli (Anadolu Ajansı Hatay Muhabiri-İskenderun)

·       Erhan Yılmaz (23 Temmuz Gazetesi-Hatay)

·       Fatih Nalbantbaşı (Kahramanmaraş)

·       Gökhan Aklan (İhlas Haber Ajansı Hatay Muhabiri)

·       Hidayet Özdemir (Adıyaman)

·       İskender Korkut (Adıyaman Mercan TV programcısı-Malatya)

·       İzzet Nazlı (DHA-Hatay)

·       Kemal Öner (Adıyaman Telgraf/Adıyaman TSYD Adıyaman Temsilcisi)

·       Meltem Özgen (TV sunucusu-Adana)

·       Muhammed Akan (Adıyaman İnternet Yayıncıları ve Gazeteciler Derneği Üyesi adıyamanhaber.com.tr internet sitesinin sahibi)

·        Mustafa Yüzbaşıoğlu (Kahramanmaraş’ta Bugün Gazetesi Sahibi)

·       Neşet Alkan (Haber Ekspres-Hatay)

·       Ruhi Akan (TV programcısı ve Adıyaman Belediyesi Basın Müdürü)

·       Yunus Emre Doğan (Mercan TV-Adıyaman)

·       Zübeyir Pektaş (Halkın Sesi-Adıyaman)

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar