Endeks iner çıkar da ahlak inince çıkar mı?

Şeref OĞUZ
Şeref OĞUZ ÖNERİ - YORUM

Enflasyon, fiyat artış hızıdır. Hız kesip sıfıra inse dahi fiyatlar, tırmandıkları yerde kalırlar ki biz buna hayat pahalılığı diyoruz. Enflasyonu ölçtüğümüz endeksler, son 50 yıldır iniyor çıkıyor. Ancak enflasyonun çürüttüğü iş ahlakı acaba indiği yerden bir daha yukarıya tırmanabilir mi?        

Bu mümkün ancak bunun için para politikasından, bağımsız merkez bankasından, ekonomi programlarından fazlası gerekir. Zira bugün çürüyen iş ahlakı yüzünden enflasyon, kılıktan kılığa bürünüyor, “fiyatlandırma davranış bozukluğu” gibi tanımın ardında, vicdanlarımızı yok ediyor.

ENFLASYONU ÇÖZ AMA BENİ BU İŞE BULAŞTIRMA

Şu anda kiminle konuşsanız, enflasyona dair birkaç kelâm edecektir. Söyleyeceği de şudur; “hükümet, enflasyonu tırmandırdığı gibi indirsin, çözsün.” İyi de biz bu enflasyonu el birliğiyle tırmandırdık. Konfor tuzaklarına düştük, üretmeden tükettik, kazanmadan harcadık, borca battık, kirlendik.         

Enflasyonu ancak ve ancak el birliğiyle çözebiliriz. Kendi harcama debimizi düşürmek, kişisel bütçemizin açığını kapatmak ve kazancımızı artırmak gerekecektir. “Çözün ama beni bu işe bulaştırmayın” kurnazlığı ile varılacak bir yarın yoktur. Zira enflasyon artık zihnimizdeki bir kıymık...

İKİ SORU İKİ CEVAP

Bu hükümet enflasyonu çözebilir mi?

Elbette… Daha önce de enflasyonla mücadele ettik ve kazandık. 2018’deki kur atağı ardından tırmanan enflasyon, tüm birimlerimizi harekete geçirmiş ve seferberlik ruhu içinde 2018 Eylül ile 2019 Mart arasındaki 6 aylık sürede bunu başardık, hızını kestik. Bu mücadelede TOBB’a bağlı tüm işletmeler taşın altına elini koydu ve fiyatları arttırmayı durdurmakla kalmayıp indirime dahi gidildi.   

Fakat köprünün altından çok sular geçti. Pandemide 400 gün kapalı kalan ekonomi ardından piyasaya saçılan trilyonlarca kredi, dövizi zıplatmakla kalmadı, enflasyonu ivmelendirdi. Şimdi ise mücadelenin seçim sonrası başlayacağı konuşuluyor. Bakalım başlayacak mı?         

Ahlak çözülmesi için ne yapılabilir?

Bu, hayati bir sorudur ve ne yazık ki genel geçer bir cevabı yoktur. Ahlak, kendin için istediğini öteki için de istemekle kurulur. Din çoktur ama ahlak tektir. Ahlak eğitimi, din dersi filan değildir. Dürüstlük, şeffaflık, hesap verebilirlik, kul hakkına hürmet gibi temel kavramların toplumda yeniden tesisi demektir. İnen endeksi 2-3 yıl gibi bir sürede hale yola koyarsın da giden ahlakın yeniden tesisi, nesiller gerektirecektir.

not

ARAMA MOTORLARI DA AHLAKSIZCA ARAMAMALI

İş ahlakının sanal âlemde de kurulması, yaygınlaştırılması için yeni kurum ve kurallar gerekecek. Zira işlem sanal olsa da sonuçları gerçektir ve dijital ekonomilerde ahlaki davranışa duyulan ihtiyacın artacağı gerçeği unutulmamalıdır.          

Öncelikle toplanan verilerin ahlaki boyutu önemli… Müşteri verinimettir. Çünkü veri; nimettir ve bunu müşteri üretiyor. E-ticarette toplanan verilerin fiili ve potansiyel müşterilerin iktisadi, sosyal, kültürel ve politik tercihlerini fazlasıyla etkileyebiliyor.         

Sanal dünyada arama motorları, kural koyucu hale gelmiş durumda… Tercihleri yönlendirmedeki etkileri inanılmaz ve dijital tekeller kurulmasına yol açabiliyorlar. Rekabet bozucu bu güçler, iş ahlakı boyutuyla ele alınmadıkça ahlaksızca aramak, dijital tiranlar üretebilecektir. Veriye saygı yetmez bu veriyi ahlaklı kullanmak da gerekir.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar