EYT’de ‘tazminatımı erken sıfırladınız’ davası açan olur mu?

ŞİRKETLERİ İstanbul Sanayi Odası’nın (İSO) “500 Büyük Sanayi Kuruluşu” listesinde yer alan holding, 2000’li yılların ilk yarısında özelleştirme ihalesine girip, önemli bir şirketi bünyesine kattı.

Söz konusu holding, özelleştirmeden aldığı şirkette “beyaz sayfa” açmak için 1000’i aşkın çalışanla tazminatlarını, her türlü haklarını ödeyip vedalaştı. 700 personeli tazminat sıfırlamasından hemen sonra yeniden işe aldı. Yani, 700 kişiye bir anlamda “çıktı-girdi” işlemi yapıldı.

Aradan zaman geçti. Söz konusu 700 kişiden 50’si emekli olduktan sonra şirkete dava açtı:

-          Patron tazminatımı erken sıfırladı, hak mahrumiyeti yaşadım. Mahrumiyetin telafisini talep ediyorum.

Mahkeme hak mahrumiyeti iddiasını haklı buldu:

-          Şirket, tazminatı erken ödeyerek personele hak mahrumiyeti yaşatmıştır. Hesaplanan farkı ödeyip, mahrumiyeti telafi etmelidir.

Holding, mahkeme kararının ardından 50 kişiye mahkemenin hesapladığı doğrultuda ek tazminat ödemesi gerçekleştirdi.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin’in ekibiyle birlikte çalışmalarını tamamlamasının ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Emeklilikte Yaşa Takılanlar”a (EYT) 40’lı yaşlarının başında bile emeklilik kapısını açmaya dönük planı açıklamasıyla birlikte şirketler hesap için kolları sıvadı.

Grup şirketlerinde 4 binin üzerinde personel çalışan söz konusu holdingin patronu da insan kaynakları birimlerine EYT kapsamına girenler konusunda bir çalışma yaptırdı:

-          Grup şirketlerimizde 700’e yakın EYT’li var. 70 dolayındaki arkadaşımızla tamamen vedalaşabiliriz. 600 dolayındaki personelimizle tazminat ödemesi sonrası “çıktı-girdi” yapıp çalışmayı sürdürmemizde yarar var. Onların tecrübelerine ihtiyaç duyacağız.

Holding patronu, grup şirketlerinin insan kaynakları biriminden EYT kapsamına giren personelle ilgili bilgiyi alırken 2000’li yılların başlarını anımsadı:

-          Ya EYT kapsamında tazminatını sıfırlayıp “çıktı-girdi” yapacağımız arkadaşlar arasından da ileride“hak kaybı davası” açan olursa?

Soruyu grubun hukukçularına sordu, şu yanıtı aldı:

-          Birlikte çalışmayı sürdürmeyi düşündüğünüz EYT’li personele “çıktı-girdi” işlemi yapıp, hiç ara verdirmeden işe devamını sağlarsanız, daha sonraki dönemde “hak mahrumiyeti” davası açanlar olabilir.

Hukukçular önlem olarak şu formülü önerdi:

-          EYT’li personelinizden çalışmaya devam etmesini istediklerinizi tazminat ödemesi sonrası 1-1.5 ay kadar şirketlerinizden uzak tutun. 1-1.5 aylık aradan sonra yeniden işe alın. Böylece gelecekte “hak mahrumiyeti” davası ile karşılaşma riskiniz ortadan kalkar.

Holding patronuyla geçen hafta buluştuğumuzda EYT’lilerden işe devam edecekler konusunda yaptıkları analizi, vardıkları sonucu anlatıp, ekledi:

-          EYT ile ilgili mevzuata “hak mahrumiyeti” davalarını frenleyecek bir madde, düzenleme konulmasında fayda var.

EYT kapsamında emekli olup, tazminatını sıfırladıktan sonra aralıksız işe devam edenler arasından gelecekte“hak mahrumiyeti” davası açanlar olur mu?

Mevzuatta bu davaların açılmasını önleyecek düzenleme yapılabilir mi?

Çıraklıktan geldim çalışanın hakkını fazlasıyla veririm

MÜCEVHER İhracatçıları Birliği’nin düzenlediği “Jewellery Antalya”da Birlik Başkanı Burak Yakın, Yönetim Kurulu Üyeleri Alper Sözer, Murad Köşker, Hüseyin Şaşmaz ve Muhasip Üye Fehmi Çanlı ile sohbet ederken konu personel ücretlerine geldi.

Nadir Metal Rafineri’nin CEO’su olan Burak Yakın, şirketinde çırak olarak işe başladığını anımsattı:

-          37 yıldır çalışıyorum. Çıraklıktan geldiğim için çalışanın halinden gayet iyi anlarım. İlk arabamı aldığımda gece içinde yatmıştım.

Personel ücretleriyle ilgili yaklaşımını paylaştı:

-          Personel 1 istediğinde 2, 3 vermeye çalışırım. Çalışan arkadaşlarımız ücret beklentilerinin karşılanmasıyla daha motive oluyorlar, verimlilikleri artıyor. Ben bunu görüyorum.

Masadaki sektör temsilcilerine döndü:

-          Kazancı personelimizle paylaşmamız gerekiyor.

Mücevher İhracatçıları Birliği Başkan Yardımcısı Ayhan Güner, İstanbul’da ev kiralarının aşırı yükselmesinin ardından sektör çalışanlarının kentten ayrılma planları yapmaya başladığını belirtti:

-          Kahramanmaraş’ta çok güzel bir Kuyumcukent kuruldu. Kahramanmaraş’ta ev kiraları İstanbul’un 4’te biri, hatta 5’te biri düzeyinde. Sektörümüz çalışanları İstanbul’dan Kahramanmaraş’a taşınmayı tercih ediyor.

Boğaziçi Üniversitesi'ne 40 milyon dolar bağışladık BÜMED kampüste kalsın 

PEGASUS Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı, Boğaziçi Üniversitesi Mezunları Derneği (BÜMED) Denetim Kurulu Üyesi Mehmet Nane, Sunset Gril & Bar’ın patronu Barış Tansever, BÜMED Yönetim Kurulu Yedek ÜyelerindenMetin Ölken art arda şu mesajı gönderdi:

• Ayakta Kal Boğaziçi, Yerinde Kal BÜMED…

Boğaziçi mezularının yoğun şekilde sosyal medyada da paylaştığı mesajın ekinde şu açıklama yer aldı:

-          Boğaziçi Üniversitesi Rektörlüğü, 7 Ocak 2023’te tüm mezunlarına attığı bir e-posta ile 4 bin 144 mezununun 2.5 milyon dolarlık bağışı ile inşa edilmiş, 30 yıllık sosyal tesisinin kira sözleşmesini yenilemeyerek mezunları kampüsten uzaklaştırma kararı aldı.

BÜMED’in 1985 yılında kurulduğu anımsatıldı:

-          Boğaziçi Üniversitesi’ne 40 milyon doların üzerinde bağış yapan, sayısız öğrenciye burs sağlayan, mezunlara iş imkanı sunan, akademisyenlerin araştırma giderlerinden konut ihtiyaçlarına kadar çözüm üreten BÜMED’in kampüsteki varlığına son verileceği ilan edildi.

Rektörlüğün kararı, “Üniversitemizin eğitim ve yaşam alanları gelişmeye devam ediyor” başlığıyla duyurduğu belirtildi:

-          Mezunlar olarak bu kararı üniversitenin değerleri, hafızası ve kimliğine taban tabana zıt bir karar olarak yorumluyor ve kabul etmiyoruz. BÜMED tesisi, öğrenci, akademisyen ve mezunların eğitim ve yaşam alanı faaliyeti gösteren, camianın birlikte var olduğu alandır.

Rektörlüğün BÜMED’i kampüsten uzaklaştırma kararı, Boğaziçi Üniversitesi’ndeki eylemlere yenisini eklemenin yolunu açtı…

Bunun kime ne yararı var?