İşten ayrılma nedeniniz mahkeme kararıyla değişebilecek!
Son yıllarda işten ayrılmalar ve bu anlamda vatandaşın yaşadığı mağduriyet de artıyor. Özellikle iş mahkemelerinde dosya sayısı da çoğalmış durumda.
İş mahkemelerindeki dava süreci çoğunlukla önce arabuluculuk ile başlıyor. Taraflar arasında anlaşma sağlanamadığında vatandaş, haklarını alabilmek için soluğu mahkemede alıyor.
Ayrıca işten çıkartılan çalışan, kıdem ve ihbar tazminatı almadan işinden edilebiliyor. Onca yıl emek verip, gece gündüz demeden mesai ücreti bile alamadan kıt kanaat maaşla çalışırken bunca emeği görmezden gelerek, seni tazminatsız işten çıkarıyoruz denirse ne olur? Bir düşünsenize?
Bunca yoksulluğun yayıldığı, asgari ücrete kirası yetmeyen vatandaş, belki de yılların emeği olan kıdemi için katlandığı ve tazminatımı bırakamam düşüncesiyle, çocuklarına bir lokma ekmek alabilmek umuduyla çalışıyor. Kim bilir!
Bir sabah işine gittiğinde, “Sana kıdem ve ihbar yok. İşten çıkarıldın. Tazminat da yok” denilerek evine işsiz ve beş parasız dönen vatandaş için çileli ve kâbus dolu günler başlamış oluyor.
Bu acı ve travma yaratan durumları çevremde yaşayan birçok kişi oldu. Bir tanesi de yakınımdı. Yıllar önce özel bir bankada çalışıyordu. Gece-gündüz, bayram, hafta sonu demeden çalışıyor, ayrıca mesai saatlerini aşan ve şehirler arası iş seyahatleri de oluyordu.
İşinde başarılı ve kariyer hedefine doğru ilerliyordu. Sayısız ödüller alıyordu ve hatta bir sabah işe gittiğinde yöneticiler, insan kaynakları ve hukukçu tarafından bir odaya çağrıldı. Kabul etmediği ithamlarda bulunulan yazıyı imzalatıp, istifa etmeye zorlandı.
Şaşırmıştı. Daha birkaç gün öncesine kadar performans değerlendirme ölçüsünde yüksek puanlar alan yakınım, tazminatsız işten çıkarılmaya çalışıldı. Ertesi günlerde işe giriş kartı iptal edilerek iş yerine girişi de engellenmişti.
Sonunda işten çıkarıldı. Bu yaşananlar, çok trajik ve katlanılması da zor bir süreçti. Bir insanı hak etmediği şekilde mobbing ile istifaya zorlamak ve üstelik tazminat da yok demek hangi ahlak ve hangi vicdanla açıklanabilir?
Düşünsenize terfi beklerken, binbir emek ve mücadele ile hayata tutunmaya çalışıyorsun. Bir sabah işe geldiğinde beş parasız ve işsiz olarak evine dönüyorsun. İşveren, onca yıllık emeğinin karşılığı olan tazminatını da vermeyeceğini bildiriyor.
Bir insanı işten çıkarırken ve onun onuruna dokunan davranış ve söylemlerde bulunurken sadece o insanı hayattan, umutlarından koparmıyorsunuz. Sevdiklerini de ailesini de yaralıyorsunuz. Tüm bunlara çözüm ise yargı ekseninde eşit ve adil şekilde hukuka uygun olarak iş yerlerinde gerekli düzenlemelerin ve uygulamaların yapılması çok önemli.
Yakınım, uzun soluklu bir mücadele ile dava sürecini başlattı. Haksızlığa uğradığı her durumu yargı kanalıyla çözmek için uğraş verdi. Tüm çabaları sonuç verdi. Yıllarca çalışıp ödüller aldığı, terfisini beklerken kıdem tazminatı ödenmeden, kendisine kişiliğine ve onuruna dokunan sözle sarf eden yöneticilerine karşı da mahkemede açtığı davada mücadele etti.
Dava sonuçlanınca, tüm hakları kendisine iade edildi. Haksız ve hukuksuz çıkarıldığı iş yerinden kıdem ve ihbar tazminat tutarları da kendisine ödendi. Yakınım, yaşadığı bu zorlu ve üzücü süreçten sonra bankacılığı da bıraktı. Birkaç yıl sonra da ülkeyi terk etti.
Elbette bu süreç hiç kolay olmadı. Bu sıkıntılı durumları yaşayan birçok insan var.
Bir insanın hayatından umudunu, tecrübesini, neşesini, gülüşünü çalıyorlar. Ne hakla? Bir insan, başka bir insana bunu yaşatır mı?
İşten çıkarılma kodu, yargılama açısından önem arz ediyor. İş mahkemelerinde taraflar arasındaki uyumsuzluklarda, işten çıkarılma kodu ile çelişen bir beyan olması halinde işveren açısından olumsuz bir duruma da neden olunabiliyor. İşçinin, işten çıkış kodunun düzeltilmesi için işverene dava açabilmesi de mümkün olabilir.
İşçi, işveren tarafından gerçek durumun aksine işten ayrılma bildirgesinde, işten ayrılma kodunun 29 kodu ile ( İşveren tarafından işçinin ahlak ve iyi niyet kurallarına aykırı davranışı ile fesih) gösterilmesi halinde, gerçek durum ispat edilinceye dek işsizlik ödeneğinden de faydalanamıyor.
Bu durumda ise işçi, işçilik alacağı için dava açıyor ve gerçek durum dava sonucuna göre ortaya çıkıyor. İşçinin, işten ayrılma kodunun düzeltilmesi kıdem ve ihbar tazminatının mahkeme kararıyla kesinleşmesi halinde işçi İŞKUR’a bu kararı sunarak işsizlik ödeneğinden yararlanmayı talep edebilir.
11 Mart 2025 tarihli İşten ayrılma süreci ile ilgili 2025/8 sayılı SGK tarafından yeni bir genelge yayımlandı.
22/02/2013 tarihli, 2013/11 sayılı ve Sigortalılık İşlemleri konulu Genelge kapsamında aşağıdaki hüküm eklenmiş olup: “Sigortalılığın; kıdem tazminatı veya ihbar tazminatı ödenmeyecek şekilde işten ayrılış nedeni bildirilerek sona ermesi akabinde arabuluculuk anlaşma belgesi veya mahkeme kararı ile işçiye, kıdem tazminatı veya ihbar tazminatı ödenmesine yönelik karar verilmesi durumunda sigortalı işten ayrılış nedeni, sigortalı veya işverenin ilam niteliğindeki arabuluculuk anlaşma belgesi veya mahkeme kararı ile SGK’ ya müracaatı üzerine ilgili mahkeme veya arabuluculuk kararına uygun olan işten ayrılış nedeni ile değiştirilecektir.”
Sigortalı işçinin işten ayrılış bildirgesinin, işveren tarafından verildikten sonra 10 gün içinde silinmesi ve güncellenmesiyle meslek adı ve kodu, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı (ÇSGB) iş kolu ve sigortalının adresi her zaman e-sigorta yoluyla işveren tarafından güncellenebiliyor.
Sigortalı işçi; işten ayrılma nedeni ile ilgili talebini işverenle birlikte müracaat etmiş ise değiştirilecek fakat bunun dışında sigortalı işçi talebinde, işten ayrılma nedeni ile ilgili herhangi bir değişiklik yapılmayacak.
İşçi, haksız yere işten ayrılıp kıdem ve ihbar tazminatını alma hakkını kazandığında mahkeme kararıyla işten ayrılma kodu düzeltilebilecek ve işsizlik ödeneği de alma hakkını kazanacak.
Sonuç olarak; işçinin emek ve özverisinin karşılığı olan kıdem ve ihbarına dokunmayın. Bu haksız ve işçiye bu zulmü yaşatan ve hiçbir vicdana sığmayan davranışa yönelen kişilerin de bu cesareti alamayacağı düzenlemelerin olması elzem bir durum.
İşçinin de işverenin de huzur içinde, herkesin eşit ve adil bir paylaşım ve uyumla tüm hakların gözetileceği çalışma hayatının oluşturulması umuduyla…
Değerli ekonomim.com okurları,
ekonomim.com ekibi olarak Türkiye'de ve dünyada yaşanan, haber değeri taşıyan gelişmeleri sizlere en hızlı, tarafsız ve kapsamlı şekilde sunmak için çalışıyoruz. Bu süreçte sunduğumuz haberlerle ilgili eleştiri, görüş ve yorumlarınız bizim için çok değerli. Ancak, karşılıklı saygı ve hukuka uygunluk çerçevesinde, daha sağlıklı bir tartışma ortamı oluşturmak adına yorum platformumuzda uyguladığımız bazı kurallarımız bulunmaktadır.
Sayfamızda Türkiye Cumhuriyeti kanunlarına ve evrensel insan haklarına aykırı yorumlar onaylanmaz ve silinir. Okurlarımız tarafından yapılan yorumların, (diğer okurlara yönelik olanlar da dahil) kişilere, ülkelere, topluluklara, sosyal sınıflara ırk, cinsiyet, din, dil başta olmak üzere ayrımcılık içermesi durumunda, yorum editörlerimiz bu yorumları onaylamayacak ve silecektir. Onaylanmayacak ve silinecek yorumlar arasında aşağılama, nefret söylemi, küfür, hakaret, kadın ve çocuk istismarı, hayvanlara yönelik şiddet söylemleri de yer almaktadır. Suçu ve suçluyu övmek, Türkiye Cumhuriyeti yasalarına göre suçtur, bu nedenle bu tür yorumlar da ekonomim.com sayfalarında yer almayacaktır.
Ayrıca, Türkiye Cumhuriyeti mahkemelerinde doğruluğu kanıtlanamayan iddia, itham ve karalama içeren, halkı kin ve düşmanlığa tahrik eden, provokatif yorumlar da yapılamaz.
Markaların ticari itibarını zedeleyici, karalayıcı ve ticari zarara yol açabilecek yorumlar onaylanmaz ve silinir. Aynı şekilde, bir markaya yönelik promosyon veya reklam amaçlı yorumlar da onaylanmaz ve silinecek yorumlar kategorisindedir. Diğer web sitelerinden alınan bağlantılar ekonomim.com yorum alanında paylaşılamaz.
ekonomim.com yorum alanında paylaşılan tüm yorumların yasal sorumluluğu yorumu yapan kullanıcıya aittir, ekonomim.com bu sorumluluğu üstlenmez.
ekonomim.com'de yorum yapan her okur, yukarıda belirtilen kuralları, sitemizde yer alan Kullanım Koşulları'nı ve Gizlilik Sözleşmesi'ni okumuş ve kabul etmiş sayılır.
Kurallarımıza uygun şekilde saygı, nezaket, birlikte yaşama kuralları ve insan haklarına uygun yorumlarınız için teşekkür ederiz.