'Kadın derneklerine ihtiyaç olmayan bir dünya hayal ediyorum'

Perakende sektöründe kadın yöneticilerin yükselmesi için çalışan Lead Network, 50 kurumla işbirliği içinde. Başkan Aysun Zaman, "Hayalim bu tür derneklere ihtiyaç olmayan bir dünya. Pandemi kadınların iş dünyasındaki kazanımlarını 20 yıl geriye götürdü. Şimdi daha çok mücadele etmeliyiz" diyor.

Bir dernek başkanı düşünün, görevini devrederken hedefi kepenk indirmek olsun. “Hayalim, görevimi devrederken bu derneği kapatmak. Kadın derneklerine ihtiyaç olmayan bir dünya hayal ediyorum. Kadın olarak hala hak savunuyor olmak çok üzücü.” Lead Network Türkiye Başkanı Aysun Zaman’ın bu hayalini duyunca aklıma, Martin Luther King’in meşhur “Bir hayalim var” diye başlayan konuşması geldi. 1963 yılında kalabalıklara seslenirken King, 1863’te, yani tam 100 yıl önce imzalanan Özgürlük Bildirgesi’ne rağmen siyahilerin hala Amerika’da ayrımcılığa uğramasını eleştiriyordu.

COVID emekleri 20 yıl geriye sürükledi

Aysun Zaman’ın isyanı da, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 1979’da kabul ettiği ve 1981’de yürürlüğe giren “Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesi”ne rağmen kadınların hala pek çok platformda eşitlik savaşı vermek zorunda kalmalarına... Türkiye’de 2015’ten bu yana faaliyet gösteren, 2017’de ise dernek statüsü alan Lead Network, perakende sektöründe kadınların karşılaştığı cam tavanları kırmayı hedefleyen bir yapı. Aslında kadınların her alanda uğradıkları haksızlıklarla savaşmayı ilke edinmiş bir dernek. Derneğin ikinci başkanı olan Aysun Zaman, özellikle pandemi döneminde kadınların tepe pozisyonlarda eşit temsili konusunda ciddi yaralar alındığını savunuyor. “Pandemi döneminde pek çok araştırma gösteriyor ki, şiddet olayları yüzde 45’lere varan oranlarda arttı. Karantina günlerinde kadınların ev işlerindeki sorumlulukları erkeklerden üç kat fazla olduğundan şirketler, işten çıkarmalarda kadınları tercih ediyor. Özellikle yöneticilik gibi daha fazla sorumluluk gerektiren pozisyonlar içinse kadının adı daha az geçecek gibi görünüyor” diyen Zaman, koronavirüsün son yıllarda kadının işgücüne katılımı ve kadın liderlerle ilgili kat edilen yolu, 20 yıl geriye sürüklediğini anlatıyor üzülerek.

10 yıl deneyimi olanlar mercek altında

Peki Lead Network kadınların liderlik yolculuklarına nasıl destek veriyor? Aysun Zaman’ın yanıtı şöyle: “Lead Network, Amsterdam kökenli bir kuruluş. Dünya çapında 8 bin üyesi var. Türkiye’de ise 650 üyeyiz. 50 de kurumsal üyemiz bulunuyor. Bunların arasında çok önemli üretici ve perakende şirketleri var. Amacımız, perakende sektöründeki başarılı yönetici adayı kadınların liderlik sürecini desteklemek, onları yönetim kurullarına taşımak. Sektörde kadın yöneticiler mağaza müdürlüğünden yukarı çıkamıyorlar. Direktör seviyesine bakıldığında çok az sayıda kadın görüyoruz. Sorunlardan biri ilişki ağını güçlendirmek. Bunun için mentörlük programımız var. 15 mentörle başladık, şu anda sektörün en önemli isimlerinin yer aldığı 44 kişilik bir kadroya ulaştık. Orta kademeden gelecek vaat eden başarılı kadınlara mentörlük yapıyorlar. Adayları genellikle mentörler belirliyor, bireysel olarak da başvurulabiliyor. Kriterlerden biri sektörde 10 yıllık deneyim sahibi olmak. 100 başvuru aldık. Seçilen 44 kadın aynı zamanda MCT’nin yönetici geliştirme programına dahil oluyor.”

Şirketlerin kadın yöneticilerle ilgili çalışmalarını ortaya koyan bir “scorecard-kurumsal karne” çalışması da başlatmış Lead Network. Aysun Zaman, şu anda 30 şirkete gidildiğini, hedefin ise sektördeki tüm firmaların ankete katılımını sağlamak olduğunu vurguluyor.

CEO'lardan taahhüt alınacak!

Pandeminin kadın çalışanlara verdiği/vereceği zararı minimize etmek için şimdilerde hummalı bir projenin hazırlığı var Lead Network'te. “CEO'larla yuvarlak masa toplantıları yapacağız” diyor Aysun Zaman. Planı ise şöyle anlatıyor: “Yönetim kurullarında kadın temsili konusunun CEO'ların ajandasına girmesini istiyoruz. Bu toplantılarda CEO'larla koronavirüs döneminde kadınlarla ilgili ortaya çıkan problemleri belirleyip, çözümler, deneyimler üzerine konuşacağız. En önemlisi de onlardan iyi niyet sözü alacağız.

Bu söz, kadın yöneticilere yer açmayı, kadınları desteklemeyi ajandalarına alacakları yönünde bir taahhüt olacak. Toplantılara ağustos ayında başlamayı planlıyoruz. Kadınlar bu sektörde gerçekten çok başarılılar. Ancak biz kadınların da bazı yönlerini geliştirmeleri gerekiyor. Kadın kadına konuşarak bu sorunu çözemeyiz. Erkekleri de bizim çok başarılı olduğumuza ikna etmemiz ve eşit temsilin hakkımız olduğunu kabul ettirmemiz gerekiyor. İnanıyorum ki, erkekler bu konuda bizimle birlikte hareket ettiğinde kadınlar gerçek anlamda yol alacak.”