Vergi müfettişi kapıyı çaldığında ne yapmalı? (Avukatsız açmayın!)
Av. Ege Demiralp
UZMAN ARABULUCU
Vergi incelemeleri, sadece muhasebe kayıtlarının kontrolü değil; ciddi hukuki sonuçlar doğurabilecek, iyi yönetilmediği takdirde yüksek cezalara ve hatta ceza soruşturmalarına dönüşebilecek teknik ve hukuki bir süreçtir. Bu nedenle, inceleme süreci boyunca mükelleflerin yalnızca mali müşavirleriyle değil, uzman bir vergi hukukçusuyla birlikte hareket etmesi, hak kayıplarının önüne geçilmesi açısından büyük önem taşır.
Vergi incelemesi, mükellefe “İncelemeye Başlama Yazısı” düzenlenmesi ile resmen başlar. Bu yazı, hangi vergi türü ve döneminin inceleneceğini belirtir. Yazının tebliğiyle birlikte mükellef, defter ve belgelerini sunmaya, müfettişin sorularını yanıtlamaya ve gerekli açıklamaları yapmaya mecbur hale gelir. Bu aşamada yapılacak ilk hata, yazının ciddiyetini hafife almaktır. Oysa bu noktada bir avukatla süreci baştan planlamak, ilerideki cezai yaptırımların önüne geçebilir.
İnceleme genellikle mükellefin iş yerinde yürütülür. Ancak mükellef, incelemenin vergi dairesinde veya müfettişin ofisinde yapılmasını talep edebilir. Müfettiş bu süreçte çeşitli belgeleri talep eder. Yasal defterler, faturalar, banka dökümleri, e-fatura kayıtları, dijital sistem çıktılarına kadar birçok bilgi sunulması gerekebilir. Mükellef bu belgeleri teslim ederken delil değeri olan açıklamalarda bulunmamalı, her belgeyi doğrudan vermemeli, avukatının önerisi doğrultusunda hukuken zorunlu olan belgeleri teslim etmelidir. Aksi takdirde ileride bu belgeler aleyhine kullanılabilir. Akabinde müfettiş, tespit ettiği eksiklik ya da hatalara ilişkin mükelleften yazılı açıklama ister. Bu aşama kritik bir savunma fırsatıdır. Yazılı izahat, ilerideki vergi inceleme raporunun içeriğini doğrudan etkiler. Yapılan açıklamanın dili, içeriği, hukuki bir savunma içermesi son derece önemlidir. Bu nedenle açıklama avukatsız yazılmamalı, vergi hukukuna hakim bir avukat tarafından kaleme alınmalıdır. Çünkü bu metin, uzlaşma veya dava sürecinde geçerli kabul edilecek ilk savunmadır.
İnceleme sonucunda idare tarafından vergi farkı ve buna bağlı vergi ziyaı, usulsüzlük veya ağırlaştırılmış hallerde kaçakçılık cezaları tebliğ edilir. Bu noktada mükellef, tebliğ tarihinden itibaren 30 gün içinde tarhiyat sonrası uzlaşma talep edebilir veya doğrudan dava açma yolunu seçebilir. Burada avukatın görevi, mükellefe uzlaşmanın mı yoksa davanın mı avantajlı olduğunu teknik ve stratejik olarak açıklamaktır. Bazı durumlarda uzlaşma daha düşük ceza ve kısa süreç sağlarken, bazı dosyalarda dava açmak uzun vadede daha güçlü sonuçlar doğurabilir.
Vergi incelemesi sadece idari değil aynı zamanda hukuki bir süreçtir
Vergi incelemesi yalnızca muhasebe verilerinin kontrolü değil, hak düşürücü sürelerin, cezai sorumlulukların ve savunma hakkının iç içe geçtiği bir idari ve hukuki süreçtir. Mükellefler, süreci yalnızca mali müşavir aracılığıyla yürütmek yerine, başından itibaren alanında uzman bir avukatla birlikte yürütmelidir. Avukatın görevi yalnızca dava açmak için değil; savunma öncesi argümanlar ve belgelerin değerlendirilmesi, delillerin sunulması ve hakların kullanımını doğru yönetmektir. Her vergi incelemesi sonucunda bir savunma hakkı bulunmaktadır. Bu hakkı etkili şekilde kullanmak ise hukuki uzmanlık gerektirir.