Metin Çekiç, İMİB başkanlığına adaylığını açıkladı

ESKİŞEHİR / EKONOMİ

Mevcut yönetimde başkan yardımcısı olarak görev yapan Metin Çekiç, açıklamasında sektörün stratejik gücüne ve ihracatta sürdürülebilir büyüme hedeflerine vurgu yaparak, “Maden sektörü artık yalnızca ham madde ihraç ederek ilerleyemez. Bugün Türkiye'nin sahip olduğu doğal zenginlikleri, tasarım ve teknoloji ile zenginleştirip küresel pazarlarda değerli markalara dönüştürmemiz gerekiyor. İMİB başkanlığına bu bilinçle adayım. Vizyonum net: Daha çok katma değer, daha çok ihracat ve dünyada güçlü bir Türkiye markası yaratmak” dedi.

Bürokratik engeller ve yüksek maliyetlere çözüm vurgusu

Sektörün mevcut sorunlarını da gündeme taşıyan Çekiç, orman izinlerinden çevre mevzuatına, finansmana erişimden lojistik maliyetlerine kadar birçok başlıkta çözüm üretmeye odaklandıklarını belirtti. Metin Çekiç, “Yüksek orman izin bedelleri, çevre izinlerindeki karmaşa, madencilik sektörüne yönelik olumsuz algılar ve lojistikte yaşanan maliyet artışları artık sektörümüzün önündeki engellerdir. Bunların hiçbiri çözümsüz değildir. Kamu ile daha güçlü iş birliği kurarak bu engelleri birlikte aşacağız. Ankara’da daha etkin bir lobi faaliyeti yürüteceğiz ve ihracatçılarımızın sesini daha gür şekilde duyuracağız” ifadelerini kullandı.

Yeni dönemde Ar-Ge yatırımlarının, modern tesisleşmenin ve insan kaynağının geliştirilmesinin öncelikli alanlar olacağını vurgulayan Çekiç, özellikle markalaşma ve tanıtım faaliyetlerine ayrı bir başlık açarak, “Türkiye’nin madenleri yalnızca kaliteli değil, aynı zamanda eşsiz. Bu eşsizliği dünyaya tanıtmak, tanıtımla birlikte markalaşmak ve yüksek fiyattan satılabilir hale getirmek bizim elimizde. Mimarlardan tasarımcılara, fuarlardan dijital mecralara kadar tüm tanıtım kanallarını etkin kullanacağız. Türkiye’nin madeni dünya markası haline gelene dek durmayacağız” dedi.

Yönetime gelmeleri halinde İMİB’de katılımcı ve hesap verebilir bir yönetim anlayışı benimseyeceklerini de dile getiren Metin Çekiç, “Tüm üyelerin sesini duyan, birlikte çözüm üreten, ortak akla değer veren bir yönetim anlayışıyla yola çıkıyoruz. İhracatçının talebini dikkate alan, sektörel çıkarları kişisel çıkarların önünde tutan bir yönetim modeli oluşturacağız” açıklamasında bulundu.