Deri sektörünün geleceğini OSB ile yazmayı hedefliyor

İDMİB bünyesinde tüm sektörlerin kümeleneceği bir OSB projesini hayata geçirmek istediklerini söyleyen İDMİB Başkan Adayı Güven Karaca, içinde 365 gün boyunca müşterilere hizmet veren, enerjisini üreten, Yeşil Mutabakat’a uyumlu, Ar-Ge ve tasarım merkezleri olan ve sektörlerin birbirlerinden beslenerek katma değerli ihracatı artırdıkları bir modele geçmek için hazırlık yaptıklarını dile getiriyor.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
Deri sektörünün geleceğini OSB ile yazmayı hedefliyor

İmam GÜNEŞ

İstanbul Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği (İDMİB) nisan ayında yapılacak seçimlere hazırlanıyor. Mevcut başkan Mustafa Şenocak’ın görev süresinin dolmasıyla birlikte başkanlık koltuğu için iki aday yarışacak. Bu adaylardan biri İDMİB Yönetim Kurulu Üyesi olan Güven Karaca. Üç dönemdir İDMİB’te yönetim kurulunda yer alan Karaca, mevcut yönetimle yapılan çalışmaları geliştirerek, sektöre kazandırmayı hedefl iyor. Karaca’nın en büyük projesi ise tüm sektörü kapsayan ve Yeşil Mutabakat’a tam uyumlu bir OSB’yi hayata geçirmek. Projelerini DÜNYA’ya anlatan Karaca, “İDMİB’te ayakkabı, deri ve kürk konfeksiyon, tabakhane ve saraciye olmak üzere dört ana sektörümüz var. Kuracağımız yönetim içerisinde ortak enerjiyi oluşturacağız. Yönetimde kadınların da olmasını istiyorum. İDMİB Kadın Kolları’nı kurmak zorundayız. Çünkü bizim işimiz moda ve yeni markalar. Başta e-ticaret olmak üzere yeni girişimciler kadın ağırlıklı. Kısa sürede çok iyi yere gidiyorlar. Kadın girişimcilere yatırım yapmak zorundayız. O yüzden kadınlar yönetimimizde daha fazla değerlendirmek istiyoruz. Tecrübeye de dinamizme de ihtiyacımız var Bu yüzden gençlerle de planlama yapacağız” diyor.

Yeşil dönüşüm öncelikli

Yönetimi tek başına değil, ekibiyle birlikte yapacaklarını ve ekip üyesinin en az bir projeyi üstleneceğini söyleyen Karaca, bu projelerin başında ise sektör için OSB kurmak olduğunu vurguluyor. Sektörün en zayıf yönlerinin başında ölçek problemi geldiğini ifade eden Karaca, “3-4 yıl öncesinde kapasitemiz olmasına rağmen müşteriye dokunmakta sorun yaşıyorduk. Bugün ise talep olmasına rağmen ölçeğimiz yetersiz kalıyor. Bunu da OSB kurarak başaracağız. Bu OSB her şeyden önce geleceğe yönelik olması için karbon nötr bir OSB olacak. Önceliğimiz ölçek sorununu çözmek de olsa aynı zamanda Avrupa Yeşil Mutabakatı’na da uygun olmalı. Enerjimizi yenilenebilir kaynaklardan, atıklarımızdan üreteceğiz. Enerjiye çeviremediğimiz atıklarımızı ise geri dönüştürerek sıfır atık oluşturan bir OSB yapacağız. Sürdürülebilirlik OSB projemizden sonra en önemli, olmazsa olmaz projemiz. Geleceğe hazırlanmamız gerekiyor. Sektör buna hazır olmasa dahi STK’ların görevi zaten sektörü buna hazırlamaktır” diye konuşuyor.

Avrupa’nın en büyük OSB’si

OSB’nin İstanbul yakınında olmasını istediklerini ancak bunu şartların belirleyeceğini kaydeden Karaca, şu bilgileri paylaşıyor: “OSB bizim için bir kaldıraç görevi görüyor. Bununla birlikte sektör bir dönüşüme girecek. Bir şekilde pandemiden sonra ticaret kartları tekrar dağılmaya başladı. Bizim de burada yerimizi almamız gerekiyor. Hedef OSB’mizi bir an önce kurgulayıp uzun vadede değişik bölgelerde benzeri projeleri kurgulayacağız. Çünkü burada tek bir bölgeye tıkalı kalmak uzun vadede doğru olmaz. Sektörün uygun olan bileşenlerinin Anadolu’ya da yayılması gerekiyor. OSB’nin içerisinde aktif pazarlama ve showroom olacak. Müşterilerimize 365 açık fuar alanıyla hizmet vermeyi planlıyoruz. Bizim hedefimiz ihracat. Bu nedenle Gümrüklemeyi de OSB’nin içerisinde çözümlemek istiyoruz. Ayrıca içerisinde eğitim merkezi, Ar-Ge merkezi, laboratuvarlar, mükemmeliyet merkezi gibi destek unsurları olacak. Sektör genelinde örnek OSB’lere baktığımızda Avrupa’nın en büyük OSB’si olacak. Bu bir kazan-kazan modeli. Bu şekilde hem devlet hem ihracatçı hem de ekonomimiz kazanacak.”

Firmaları finansal desteklerden yararlanmaya teşvik edecek “Kuracağımız OSB’nin hızlı canlanabilmesi ve ayaklanabilmesi için altyapı ve üstyapı satışlarında finansman modellerini kurgulamak zorundayız” diyen Güven Karaca, bunu bakanlıklara sunduklarını, ayrıca bankalarla da iletişim halinde olduklarını ifade ediyor. Eximbank kaynaklarının sektörde az kullanıldığına değinen Karaca, “Bunun için daha aktif rol oynayacağız. İhracatı Geliştirme Fonu’nun kullanımını sektörde yaygınlaştıracağız. Sektörün alacak sigortasını daha iyi kullanmasını sağlayacağız. Çünkü sektör ihracat yaparken sigorta kullanmıyor, kendini riske atıyor” açıklamasında bulunuyor.

“Dünya pazarından alınan pay en az %1 olmalı”

Deri ve deri mamullerinde dünya ticaretinin 210 milyar dolar olduğu bilgisini veren Karaca, “Bizim aldığımız pay ise yüzde 1’inin altında. Bu seviyede kalmayacak. O yüzden bu projeleri gerçekleştirip ilk önce yüzde 1’in üzerine çıkarıp sonra bu rakamı yukarı doğru taşımaya devam edeceğiz. Sadece ABD 32 milyar dolar ithalat yapıyor ve aldığımız pay yüzde 0,22. İhracatımıza baktığımızda 1,23 milyar dolar. İhracat rakamımızın yüzde 37’sini Avrupa oluşturuyor. Bu yönümüzün Avrupa olduğunu gösteriyor. Doğu Bloku Ülkeleri yüzde 16, Afrika ise yüzde 12. Pandemiden sonra artık farklı bir yöntemle çabalamamız gerekiyor. Agresif pazarlama yöntemleri uygulamamız gerekiyor. İDMİB burada bir pazarlamacı gibi çalışacak” diyor.

Ajandasında neler var?

■ Tüm sektörü kapsayan ve Yeşil Mutabakat’a uyumlu OSB kurmak için çalışmalarını hızlandıracak.

■ İDMİB Kadın Kolları’nı kurmayı ve gençlerin proje süreçlerinde aktif rol almalarını istiyor.

■ Sektörün sıfır atık ve yenilebilir enerjiye dönmesine odaklanılacak.

■ Müşterilere 365 açık fuar alanı hizmeti vermeyi planlıyor.

■ Firmaları, finansal desteklerden yararlanmaya teşvik edecek.

■ Sektörün dünya ticaretinden aldığı payı en az yüzde 1’e yükseltmesi için sgresif pazarlama yöntemlerine geçeceği çalışmalar hazırlayacak.