Enflasyon raporunun şifreleri...

Bu hafta Şans Sohbetleri'nde Ali Ağaoğlu ve Hakan Güldağ, yeni TCMB Başkanı Fatih Karahan'ın açıkladığı enflasyon raporunun piyasaya etkisini ele aldı.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
Enflasyon raporunun şifreleri...

Güldağ: TCMB'nin enflasyon raporunun şifrelerini konuşalım. Hem yeni başkanı, hem verilen mesajların piyasalara etkilerini...

Ağaoğlu: İlk izlenimimi söyleyeyim; hata yapmamak için okumayı tercih etti. Doğru da yaptı. Sadece prompterı iyi ayarlayamamışlar, biraz aşağı bakarak okuyordu Başkan.

Güldağ: Bütün başkanlar okuyor, vakit de kazandırıyor çünkü raporlar uzun. Fatih Karahan'ın performansını herkes iyi buldu.

Ağaoğlu: Sunum iyiydi. Gayet pozitif bir izlenim ile tamamladık enflasyon raporunu. Derdini anlattı ve soru-cevapta da soruların teknik olarak sahibi olan başkan yardımcılarına söz verilmesi birçoğu gibi benim de hoşuma gitti.

Güldağ: 'Bizde sadece başkan konuşur, başkasına söz vermeyin, yanlış anlaşılır' tipinde sözümona tavsiyeler gelmez ise, takım oyunu piyasalara güven vermek için de iyi. Kendilerine güvenen bir ekip vardı kamuoyu karşısında. Cevdet hocanın yılsonu enflasyon tahmini için, "36 hedefi iddialı ama iddiasız hedef koyan Merkez Bankası oksimorondur zaten" demesi de önemliydi.

Ağaoğlu: Öte yandan Başkanın yönetilen ve yönlendirilen fiyatlarda bir baskı geleceğine işaret etmesi de önemliydi. Başta doğalgaz, şu anda tutulan kimi fiyatlarda zamlar göreceğiz. Enflasyona etkisi olacak mutlaka ve 36 hedefinin tutup tutmayacağı tekrardan sorgulanacak.

Güldağ: Seçimden sonra gelebilir zamlar. O noktada revizyon...

Ağaoğlu: Gelebilir. Artık Merkez Bankası'nın hedefi kağıt üzerinde 5 ama zımni hedefi 36 oldu. Tutturma ihtimalinin düşük olduğunu düşünüyorum ama bu açıklamalara da güvenmek istiyorum. Elimizde bir B planı yok. Ne yapıp edip bu enflasyonu düşürmek zorundayız.

Güldağ: Aynen. Nokta atışı tutmaz ama enflasyon 40 civarında bir yere gelemezse, vatandaş algısında olumlu bir değişiklik olmazsa, bugün olduğumuzdan çok daha ciddi sorunlarla karşı karşıyayız demektir. Tüm fedakarlıklar boşa gider. Bu ülkede her şey her an değişebilir algısıyla kimse hiçbir hedefe inanmaz. Likidite fazlasına karşı hassas olduklarını da söyledi Karahan. Asıl önemlisi başkan değişikliğinden sonra boş durmamışlar, fazla parayı çekmek için çalışmışlar. Bunun sonucu olarak mevduat faizinin de hızla yükseldiğini gördük. 50'yi aştı. Görünen sonraki adım kredi kartlarında limit sınırlaması olacak.

Ağaoğlu: Teknik olarak gereken likidite çekildi. Bankalara zorunlu karşılıklar için üç ayda bir faiz vermeyi kabul etti Merkez Bankası. Kredi kartında özellikle şirketlerin kullanımı ile ilgili sınırlamalar gelecek diye bekliyorum.

Güldağ: Bu sürecin uzun sürmemesi iki kat önemli o zaman. Bugünkü faizlerle, bu parasızlığa uzun dayanamaz reel sektör. Neyse... Bu arada, mevduat faizinin artmasının da yatırım araçları üzerinde sonuçları olur. Geçen hafta 9 bin puanı geçen borsa biraz hız kesebilir.

Ağaoğlu: TL kredi kullanamayan kurumların kredi kartları limitleri arttırılarak orada büyük bir kredi yaratılma imkanı oluştu. Şimdi Merkez Bankası müdahalesi oraya gelecek. Bankalara 'hazırlıklarınızı yapın' uyarısı geldi. Mevduat faizi bu süreçte borsaya rakip olmaya devam eder. Onun için borsadaki hareketin kopup gidecek, olağanüstü coşkulu olmayacağını bu yıl için öngörüyorum.

Güldağ: Endeks için 3,25 dolar...

Ağaoğlu: Evet 3,25 dolar seviyesini görürüz demiştim. 2,90'ın üzerine çıktık. 27 Aralık'ta 2,45 düzeyinden başladı. Yüzde 20'ye yakın dolar bazında artış var. Yüzde 20'lik yükselişin fazla olduğunu, bir miktarının geri verileceğini düşünüyorum.

Güldağ: Ne zaman?

Ağaoğlu: Birkaç hafta içinde kar realizasyonu olur diye bekliyorum. TL faizleri de biraz daha yukarı seviyelerde oturmaya başladığında...

Güldağ: Yurt dışından yapılan yorumların, hepsinde değil ama bazılarında TL için bir devalüasyon beklentisinden bahsediyor. Geçen seçimden sonra geldi, şimdi de seçimden sonra bir devalüasyon gelecek iddiaları var. Bir de bunları yazıp çizenlerin, Gaye Erkan'ın başkanlıktan ayrılmasının hemen öncesinde "TL olması gereken seviyede" mesajları atanlar olması manidar geliyor bana. Bir de seçim sonrası az ya da çok para gelecek anlaşılan dışarıdan. Varlık Fonu'nun son ihracına gelen 7 milyar dolarlık talep de bunun işaretini veriyor.

Ağaoğlu: Yurt dışından bize bakış beklediğimiz kadar coşkulu değil ve olmayacak da. Öyle Türkiye'ye oluk oluk para akıp da kuru 20 liraya düşürmeyecek. Bu koşullarda gelecek para ne öldürür ne ihya eder. Kanallar açılmadı henüz. Dikkat edin, gelenler döviz tahvillerine geliyor. Şu anda henüz TL getirinin cazibesi ortada yok. Ancak iyi haber, bankalara sendikasyonlar üzerinden para geliyor. Yeni borçlanmalar geliyor. Bu eşittir Türkiye'ye tahvil ve bono üzerinden bir giriş var.

Güldağ: Bazı yabancı raporların söylediği gibi doların yılsonunda 30 lira olması zor ama TL bu yıl küçük de olsa reel olarak diğer önemli para birimleri karşısında değerlenir.

Ağaoğlu: Dediğin gibi reel olarak biraz değerlenebilir TL bu yıl ama ortada yılsonunda 30 civarına çekecek bir coşku yok.

Petrol fiyatının aşağıya gelmesi zaman alabilir

Güldağ: Kızıldeniz'de sorunlar sürüyor. Petrol fiyatları da hareketli...

Ağaoğlu: Kızıldeniz bölgesi 2,5-3 dolarlık bir navlun yükü getiriyor petrole. Basra bölgesinden çıkan petrol Avrupa'ya gelirken varil başına bu miktarda bir artışa yol
açıyor navlun.

Güldağ: Az diyemeyeceğim bu maliyete...

Ağaoğlu: Doğru. Çok yüksek bir maliyet oluyor. Bir kez, kat ettikleri yol 30-35 güne yakın uzuyor. Bu çok uzun bir süre. Yani bunun maliyeti de ister istemez petrol fiyatına yansıyor. Basra çıkışlı olan petrol teknik olarak o kadar iskontolu oluyor.

Güldağ: Brent petrolde nasıl durum?

Ağaoğlu: Avrupa fiyatlaması dediğimiz Brent petrolün fiyatı da teknik olarak yukarıya çıkıyor. O çıktığı zaman ister istemez Batı Teksas dediğimiz WTI petrolü de yukarı çıkıyor, hatta daha da yukarı çıkıyor. Amerikalı petrol üreticileri çok mutlular şu anda.

Güldağ: Dün Covid ve arkasına Evergreen gemisiyle ortaya çıkan sorun bu kez farklı biçimde tedarik zincirlerini zorluyor...

Ağaoğlu: Aynen, daha önce tedarik zincirlerinde yaşanan problem bu sefer yine navlun üzerinden petrol fiyatlarını yukarı çekti. Şimdi nominal petrol fiyatı 81 dolar ise Basra'nın çıkışı 3 dolar aşağıdadır. Orası o maliyeti üstlenmek zorunda kalıyor ama sonuçta Avrupa'ya gelişi gene 81 dolar oluyor. Yani bir anlamda fark etmiyor. Sonuçta böyle bir fiyat artışı var. Tamamen bu navlun ve Kızıldeniz probleminden dolayı.

Güldağ: Bir düzelme görünüyor mu ufukta?

Ağaoğlu: Yakında düzelmesi ile ilgili bildiğimiz İsrail'le Hamas arasında artık barış görüşmeleri bir şekilde ikinci, üçüncü arabulucular üzerinden yürütülmeye çalışılıyor. İnşallah orada bir sonuca varırlar. Hem insanların ölümü artık sona ersin istiyoruz. Hepimiz için barış anlamında çok iyi bir haber olur. Orada umudu taşıyorum.

Güldağ: Öte yandan artık konu, dünya ticareti üzerinde de sıkıntı yaratan çok önemli bir mesele haline geldi.

Ağaoğlu: Çin de rahatsız petrol fiyatlarındaki artıştan ve buna ısrarla itiraz ediyor. Biraz zamana ihtiyaç var orada. Ben yine petrol fiyatlarının aşağı yönlü olduğu ana görüşümü halen koruyorum.

Altının ons fiyatında bir düzeltme bekleniyor

Güldağ: Altın ve gümüş tarafında hangi gelişmeleri bekliyorsun.

Ağaoğlu: Petrol fiyatlarındakine benzer şekilde, altın ve gümüş fiyatları da Kızıldeniz sorunundan yine benzer bir şekilde 'savaş fiyatı'yla yukarıda kalıyor.

Güldağ: Altın mı önde, gümüş mü?

Ağaoğlu: Altın gümüşe göre biraz daha yukarıda. Altın-gümüş oranı 80'lere yakın seyretmesi gerekirken 90'lara yakın seyrediyor.

Güldağ: Fed ve ECB'den faiz indirimi yönünde bir ışık gelmedi henüz...

Ağaoğlu: Ama halen Amerika'daki faiz ile ilgili düşüşe göre fiyatlama yapmaya çalışıyor piyasa, Amerikan 10 yıllıkları da yukarıda kalmaya devam ediyor. Görüşüm halen daha şahin. Altın ve gümüş üzerinde faiz baskısının, Fed'in geç indireceği beklentisiyle devam edeceğini, altının ons fiyatının 2000 doların altına sarkacak şekilde bir düzeltme geleceğini öngörüyorum.

Güldağ: Nereye kadar bir düzeltme?

Ağaoğlu: 1960'lara kadar inmesi mümkün. Gümüş bu düşüşe daha az eşlik edebilir. Çünkü zaten şu ana kadar hayli dayak yemiş durumda.

Ekonomi