Gençliğin gününde o tarihi maçı ve Ata'yı hatırlamak

19 Mayıs gününü gençliğe emanet eden, yanı sıra spor ile birlikte anılmasını sağlayan Ulu Önder Atatürk, güreşe özel bir sevgisi olsa da yavaş yavaş ülke gündemine giren futbolla da ilgilendi. Aşağıda ilk ve son kez izlediği tek kulüp karşılaşmasının öyküsünü bulacaksınız...

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
Gençliğin gününde o tarihi maçı ve Ata'yı hatırlamak

MELİH ESEN CENGİZ

Atatürk’ün en sevdiği spor dalı güreştir. "Benim en sevdiğim spor serbest güreştir. Hangi Türk askerini, köylüsünü isterseniz soyup meydana çıkartırsınız. Dik omuzları, iyi kusursuz teşekkül etmiş adaleleri, keskin yüz çizgileri, yanık tatlı renkleri, kafa yapıları insanın ruhuna itimat ve neşe veren bir eser olarak canlanır.”

 (1) Bunu söylese de diğer spor dallarını da küçümsemez.  “Her çeşit spor faaliyetlerini Türk gençliğinin milli terbiyesinin ana unsurlarından saymak lazımdır.”

(2) Bu spor dallarından bir tanesi de 20.yüzyılın başından itibaren ülkede çok sevilmeye başlanan futbol dalıdır. Atamızın yaşamında iki veya üç maç seyrettiği bilinmektedir. Bunlardan en bilineni ve aynı zamanda onun seyrettiği tek kulüp maçı 1925 yılında programında değişiklik yapıp izlediği bir Fenerbahçe maçıdır. Başka bir deyişle Ata, spor kulübü olarak sadece Fenerbahçe’nin bir futbol maçını seyretmiştir. Bu maçla ilgili ilk bilgiyi Fenerbahçe’nin eski futbolcularından ve Türkiye Gazeteciler Cemiyeti genel sekreterlerinden olan Sedat Taylan’ın 1944 yılında yayınladığı “Fenerbahçe’den Hatıralar” kitabında bulmuştum.(3) Rahmetli Sedat Taylan maçın sonucu gibi bir iki ayrıntıyı yanlış hatırlasa da tarihe önemli bir not düşmüştü aşağıdaki cümleleriyle (bir iki düzeltme hariç onun cümlelerini aynen aktardım);

“Ebedi Şef Atatürk Bursa’yı şereflendirdikleri zaman, muhafız kıtatı ile birlikte Muhafız Gücü futbolcularından bir kısmı da maiyetlerinde bulunuyordu. Bu vesileden istifade etmek isteyen Muhafız Gücü, Bursa oyuncuları ile takviyeli bir takım yaparak Fener bahçe birinci takımını Bursa’ya davet etmişti. Fakat birinci takımın ertesi gün İstanbul’da bir ecnebi takımla maçı olduğundan bu davete tenisci Suat ve Ragıpla takviyeli üçüncü takımı gönderilmişti.

Ebedi şefin de hazır bulunduğu bu maçta küçük Fenerliler, eski milli takım kalecisi Hamit, eski vefa müdafii doktor Sudi, o zam anın kuvvetli ve sayılı futbolcuları ara sında b’ulunan Talat, Canbaz Kamil, eski hilal klubü futbolcülerinden Nuri gibi kendilerinden çok büyük futbolcüler. karşısında mükemmel bir oyun çıkararak maçı 1/0 kazanmışlardı.

Bu suretle birkaç sene içinde birçok galibiyet kazanan ve iyi bir şöhret yapan o ·zamanki bu küçük futbolcüler, Nasır , ,sus· _vapuru suvarisi” merhum Hüsnü, bilahare birinci takımda bek oynayan Feruza, lhsan, Hakkı , veteriner yarbayı . , - Ulvi, Nihat ,, yüksek ticaret mektebi müdürü” Haydar ,”balkan yüksek atlama şampiyonlarından,, Şehap, ben, Ferruh, Ziya, Seyfi «sümerbank şeflerinden» merhum Mocuğun kardeşi Suat, Hayriden müteşekkildi.“

Sedat Taylan bu maç ile aynı zamanda birazdan Asr-ı Fener’den aktaracağımız gibi Fenerbahçe’nin golünü atarak da tarihe geçmiştir. Atatürk’ün seyrettiği tek Fenerbahçe golünü atmak ona nasip olmuştur.

Bu maç ile ilgili en ayrıntılı ve kapsamlı haberleri ise bir günlük kaymalar olsa da zamanın Akşam gazetesi dört gün üst üste vermiştir. 1 Ekim tarihli sayısında şöyle bir haber vardır (4);

“Fenerbağçeliler yarın Bursa’da büyük Gazi şerefine bir maç icra edecekler. Bundan bir hafta evvel, idman cemiyetleri ittifakı Bursa mıntıkası, Fenerbağçe klübüne müracaat ederek büyük Gazi’nin Bursa seyahatleri münasebetiyle, Bursa Muhtelit takımıyla Fenerbağçeli futbolcular arasında bir maç icrasını teklif ve maç tarihi olmak üzere yarınki Perşembe gününü tesbit etmişti. Fenerbağçe klübü -------- ve memnuniyetle kabul eylemişler ve büyük Gazinin huzurunda maç icra etmekle ikmal-i teşekkür vesile müheyya olduklarını bildirmişlerdir.  Fenerbağçe birinci ve ikinci takımlarından mürekkeb oyuncular, yarın sabah şirket-i hayriyeden isticar edilmiş hususi bir vapurla Bursa’ya gidecekler ve Bursa’da akşam saat dörtte Bursa muhtelitle maçlarını icra ettikten sonra esasen Bursa’da bulunan ve Cuma günkü milli maça iştirak etmek üzere davet olunan ----------------- alarak şehrimize avdet edeceklerdir. Bu ----- fakat çok şerefli seyahatlerinde Fenerbağçelilere muvaffakiyet temenni ederiz.”

Akşam gazetesinin haberinden bu tarihi maç teklifinin İdman Cemiyetleri İttifakının Bursa bölgesi tarafından yapıldığı anlaşılmaktadır. Fenerbahçe’nin ilk yüz yılını anlatan Asr-ı Fenerde ise Akşam gazetesine dayanılıp tarihi maç şöyle anlatılır (5);

GAZİ ŞEREFİNE BURSA MAÇI

Bu yıl Fenerbahçe için en önemli olaylardan biri, Gazi Mustafa Kemal şerefine maç yapmak için Bursa’ya gitmesiydi. 30 Eylül’de “Reis-i cumhur” ilk önce Mudanya’ya, oradan da bir süre kalmak üzere Bursa’ya geçti. (8) Fenerbahçe, Gazi şerefine maç yapmak üzere Bursa’ya davet edilince, birinci, ikinci, üçüncü takım Kınalı Ada vapuruyla Bursa’ya doğru yola çıktı.

Akşam gazetesi, 2 Ekim 1925 tarihli nüshasında bu haberi şöyle verdi:

“Fenerbahçe birinci, ikinci, üçüncü futbol takımlarıyla Fenerbahçe kulübü heyet-i idaresi ve Fenerbahçe kulübü müessislerinden yirmi zat bu sabah seyr-i sefainin tahsis itdiği ‘Kınalı Ada’ vapuruyla Bursa’ya gitmişlerdir. Fenerbahçeliler bu akşam saat beşde, Bursa’da, Bursa Muhtelit takımıyla karşılaşacaklardır. Büyük Gazi şerefine tertib edilen bu maçda Reis-i Cumhur Hazretleri lütfen hazır bulunacaklardır. Maçı müteakib, Fenerbahçeliler, Bursa mıntıkası tarafından şereflerine keşide idilecek ziyafete iştirak idecekler ve gece yarısı ‘Kınalı Ada’ vapuruyla şehrimize avdet ideceklerdir. Fenerbahçeliler Reis-i Cumhur Hazretlerinin huzurunda icra edecekleri bu maçın büyük şerefiyle bihakkın iftihar edebilirler ve buna layıkdırlar.”

1-1 sona eren maçı Akşam gazetesi ertesi gün şöyle nakletti: “Büyük Gazi şerefine Fenerbahçeli futbolcularla Bursa muhtelit takımı arasında bir maç icra itmek üzere Fenerbahçelilerin dün sabah hareket itdiklerini haber vermişdik. Fenerbahçeliler dün öğle üzeri Bursa şehrine vasıl olmuşlar ve orada Bursa mıntıkasına mensub sporcular tarafından istikbal idilmişlerdir. Fenerbahçeliler ‘Kınalı Ada’ vapuruyla icra itdikleri bu seyahate kulübün birinci, ikinci, üçüncü futbol takımları azasıyla tenis, denizcilik şubesi mensubları ve kulüb müessislerinden yirmi kişi iştirak itmiş ve bu suretle Fenerbahçeliler altmış beş kişilik bir kafile teşkil eylemişlerdir. Bursa’da Fenerbahçeliler Bursa’da bulunan Ankara Muhafızgücü oyuncularının teşkil itdiği Ankara-Bursa Muhtelit takımıyla karşılaşmışlardır. Bu maçda Fenerbahçe takımı şu suretle teşkil idilmişdir: Hüsnü; Suad, Füruzan; Salahaddin, Ragıb, Ulvi; İhsan, Şahab, Sedad, Şekib, Seyfi. Birinci haftaymda Ankara Bursa Muhteliti bir gol yapmış ve ikinci haftaymda Fenerbahçe’den Sedad Bey bir gol yaparak maç beraberlikle neticelenmişdir. Gazi Paşa Hazretleri, dokumacılık fabrikasının vaz-ı esas resminde hazır bulundukdan sonra, Fenerbahçe-Bursa Muhtelit maçına gitmek üzere elektrik fabrikasının ziyaretini vakt-i ahere talik itdirdiklerini vali bey vasıtasıyla bildirmişler ve teşrif ederek futbol müsabakasını tribünlerin yanındaki mahall-i mahsusdan temaşa buyurmuşlardır.

Gazi Paşa Hazretleri’nin idman mahallini teşrifleri esnasında Fenerbahçeliler tarafından müşarun ileyhe arz-ı tazimat idilmiş ve otomobillerinin etrafını saran sporcularımız tarafından resm-i selam ifa olunmuşdur. Fenerbahçeli gençler müsabakayı müteakib Mudanya’ya gitmişler ve geceleyin ‘Kınalı Ada’ vapuruyla İstanbul’a avdet eylemişlerdir.”

Sevgili Atamız elektrik fabrikası ziyaretini erteleyip Fenerbahçe Ankara-Bursa Muhteliti arasındaki maçı yani Türk gençlerinin bir spor etkinliğini izlemek, onlarla birlikte olmak istemiştir. Akşam gazetesi hususi bir fotoğrafçı gönderip bu tarihi karşılaşmayı kayda almıştır. 4 Ekim tarihli Akşam gazetesinde Gazi ve arkadaşlarının hususi hazırlanmış locada maçı seyrederken bir fotoğrafı yer alır ve resmin altında “Hususi fotoğrafımız tarafımızdan alınmıştır” diye yazar.

Akşam gazetesi maçta Fenerbahçeli gençlerin Atamızın etrafını çevirip ona tezahüratlarda bulunduklarını aktarır okurlarına. Aslında bu maç sadece Fenerbahçe tarihi değil Türk Spor tarihi bakımından da önem taşımaktadır. Atamız programında değişiklik yapıp bir futbol maçını, Fenerbahçe’nin Bursalı ve Ankaralı gençlerle maçını izlemeyi tercih etmiştir. Çok değer verdiği Türk gençlerinin bir etkinliğinde gençlerle birlikte olma fırsatını kaçırmak istememiştir.

ATATÜRK’ÜN İZLEDİĞİ MAÇIN 99. YILI

19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramımızı kutlar ve kurtuluşumuzun ilk adımını simgeleyen 19 Mayıs 1919’un 105. yıl dönümünü anarken 1 Ekim 1925 tarihinde gerçekleşen bu tarihi maçı da 99. yılında hatırlamış olduk. Atamızı ve o maçın Fenerbahçeli, Bursalı, Ankaralı (Muhafızgücü) gençlerini saygı ve şükranla anıyoruz.

ATAMIZIN İZLEDİĞİ MAÇTA FENERBAHÇE GOLÜNÜ ATAN SEDAT

Sedat Taylan 1920’li yıllardaki geçiş sürecinde kısa bir dönem forma giyen Sedat Taylan, Fenerbahçe’ninilk tarihçisi sayılabilir.

Diğer takımlardan farklı olarak, Fenerbahçeli oyuncular kulüplerinin tarihlerinin yok olmaması için kitaplar, makaleler kaleme almıştır. Bunun en iyi örneği dahasonra Rüştü Dağlaroğlu’nun kitabı olacaktı. Ancak ondan önceki ilk ciddi çalışma, 1944 yılında Sedat Taylan tarafından yapıldı. Bu kitabın başlığında her ne kadar “hatıralar” sözcüğü geçse de, aslında Fenerbahçe’yi özel yanlarıyla, başarılarıyla, kuruluşu, spor şubeleri ve ileri gelenleriyle her yönden ele alan bir çalışmaydı.

Sedat Taylan 1920’li yılların ortasında takımda oynadı, ama yayımladığı iki kitabıyla Fenerbahçe’yi Fenerbahçe yapan özellikleri tarihin karanlığından kurtardı. Ayrıca 1952 ile 1955 yılları arasında Türkiye Gazeteciler Cemiyetinde genel sekreterlik görevinde bulundu.

Bu tarihi maçı izlerken Atatürk’ün yanındaki manevi kızı Rukiye (Erkin), Rukiye Hanım'ın yanında arkası dönük olduğu için gözükmeyen yine manevi kızı Zehra (Aylin) Hanım-muhtemelen- , arkasında oturanlar Rize mebusu Ahmet Fuat (Bulca), Dr. Rasim Ferit (Talay)- önce Bursa sonra Niğde mebusu, 13 Kasım 1918’de Kartal istimbotunda Ata’nın yanındadır- ve ayakta yakın koruması Bekir Çavuş (Cingöz)’dur.

KAYNAKLAR

1- Atatürk, Gençlik ve Spor, TSYD yayını, 1984, sayfa 19

2- Atatürk, Gençlik ve Spor, TSYD yayını, 1984, sayfa 21

3- Fenerbahçe’den Hatıralar, Sedat Taylan, Işık Matbaası 1944, sayfa 38 ve 39

4- Doç.Dr. Doğan Çetinkaya’nın çevirisiyle. Gazete nüshası silik olduğu için bazı kelimeler okunamamıştır.

5- Asr-ı Fener, 1907 Fenerbahçe Derneği yayını, 2008, sayfa 109

6- Araştırmacı Yazar emekli Albay Sermet Taktak’ın çalışmalarındandır.

7- Asr-ı Fener, 1907 Fenerbahçe Derneği yayını, 2008, sayfa 109

8- Kaynakçalı Atatürk Günlüğü, Prof.Dr.Utkan Kocatürk, T. İş Bankası Kültür yayınları, 1992, sayfa 390

Gündem