115 bin Mehmet Şimşek döviz getiriyor

Şeref OĞUZ
Şeref OĞUZ ÖNERİ - YORUM

Kapı kapı dolaşıp kaynak arıyoruz. Hangi kapıyı çalsak, karşımızda hep buruk bir acı; “iyi gidiyorsunuz ama…” Bu “ama” o kadar önemli ki zamanında Heterodoks sapkınlığının açtığı tahribatın boyutunu anlatıyor bize… “Yeni yönetim iyi gidiyor ama Naci Ağbal sendromunu bir türlü atlatamıyoruz.”

Aslında Mehmet Şimşek’i de zaten ekonomide reform yapsın, krizden çıkarsın diye getirmedik. Ona “git para bul getir” dedik. O da elinden geleni yaptı. Körfez demedi, AB, ABD demedi, İngiltere demedi, Afrika demedi, gayret etti ama ne çare. Karşısında hep o buruk acı; “güvenince veririz.”

KAYNAK BULANLAR SAĞOLSUN

Türkiye’nin kaynak bulamama sorunu yok aslında. gelecek olan kaynağın maliyetinde Sorun, … Kimi “Libor + CDS / 100” diyerek %10’u aşan maliyet dayatır. Kimi bununla da yetinmez Libor + özel imtiyaz ister. Merkez TL basabiliyor ama döviz basma kabiliyeti yok. Dövizi kim basıyor peki?

Misal doları FED basar fakat bizim de 2 döviz banknot matbaamız var; 1-ihracat, 2-turizm. Şükür ki bu iki kaynak, bizim döviz üretenimiz fakat yetmiyor, yetemiyor. Turizm iyi geçti ancak yetmedi. Geriye, 115 bin kişilik ihracatçı ordusu kalıyor ki ülkemizin döviz teminindeki en önemli kaynağı ihracatçımız.

İKİ SORU İKİ CEVAP

İhracatçının önünü açsak?

Gayret ediyoruz fakat yetmiyor. Merkez Bankası’nın reeskont kredisinin limitini arttırdık ancak kısa geldi. Ayrıca rekabetçi kur ortamı kısmen sağlanmış olsa da yetmedi. Ülkeye getirdikleri dövizin %40’ına el koymakla kalmadık, kredi kullanırsa %30’luk ucuz faizli kağıt almaya mecbur bıraktı. Gerçi %30’dan TCMB geçen hafta vazgeçti ama tek dertleri bu değil ki

Daha neler yapmalıyız?

Şu anda sayıları 115 bine varan ihracatçı ordumuz, AB’den ABD’ye, Afrika’dan Uzak Doğu’ya hatta Güney Afrika’ya varana dek 280 farklı yere ihracat yapıyor, döviz getiriyor. Bir bakıma Mehmet Şimşek’in getiremediği döviz kaynağını onlar getirebiliyor. Hal böyle olunca ihracatçılara gözümüz gibi bakmamız gerekiyor. Eximbank’a daha fazla kaynak aktarmalı, kamunun har vurup harman savurduğu kaynakları bu döviz akıncılarının emrine vermeliyiz. Hatta diplomasi desteğiyle onlara yeni yollar, kanallar açmalıyız. Onlar bizim legal, gerçek, verimli ve işleyen döviz makinelerimiz…

NOT

İHRACATÇIYI NEDEN DESTEKLEMELİYİZ?

Ekonomi Gazetesi olarak tüm Türkiye’yi dolaşıyor, sahada olup bitenleri, yerinde görüyor ve ülkemizin üretim kabiliyetine tanıklık ediyoruz. Bir yerde gördüğümüz gelişmeyi, başka bir yere taşıyor ve sanayicimiz, KOBİ’lerimiz arasında bilgi transferine yardımcı olmaya çalışıyoruz.

Gördüğüm, krizin ihracata dayalı sanayicimizi giderek daha yaratıcı, daha fazla katma değer peşinde koşan ve içinde bulundukları finansa erişim zorluklarını aşma yönünde daha gayretkeş olduklarıdır. Başka bir mutlu gelişme; bundan 30 yıl önce üretimin niceliğine odaklı zihinlerin, nitelik boyutuna erişmeleridir. Bu da zaten ihracatın cirosunun değil, kilogram fiyatının merkeze alındığını gösteriyor.

İhracatçı, sanayicinin dış soluk almasını sağlar. İhracatçı küresel pazarlarda Türk Malı’nın bilinirliğini arttırır. İhracatçı, Şimşek ve Erkan’ın getirmekte zorlandığı dövizi ülkeye sokar. İhracatçı, cari açığın bilinen en etkin ilacıdır. İhracatçı, teknoloji transferi ve Ar-Ge’nin giriş kapısıdır. İhracatçı hayatidir.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Dağ fare doğurdu 14 Mayıs 2024