Dört Güney Asya Kaplanı üzerine…

Osman AROLAT
Osman AROLAT AROLAT'tan

1960-1990 arasında çift haneli büyümeleriyle “Asya kaplanları” diye nitelenen dört ülke Singapur, Hong Kong, Güney Kore ve Tayvan’ın zemin kaybettiği yorumları yapılıyor. Gelecekleri konusunda da sorular sor uluyor…

Güney Asya’nın dört ülkesi, Singapur, Hong Kong, Güney Kore ve Tayvan geçen yüzyılın son çeyreğindeki gelişmeleri nedeniyle “Asya Kaplanları” diye tanımlanıyorlardı. Şimdilerde orta gelir tuzağını aşmış bu ülkelerin, zemin kaybettikleri yorumları yapılıyor. Kore ve Tayvan, imalatçı iki ülke olarak yaşlanan nüfus sıkıntısı yaşıyorlar. Singapur’da ise politika esaslı bir kontrol söz konusu. Ülkenin kurucusu Lee Kuan Yew’in politik modeli meritokratik/nitelik esaslı kurgulanmıştı. Ancak, ölümünden sonra yönetime gelen çocukları nitelikli yönetim tarzına gölge düşürdüler. Hong Kong’lular ise kendi geleceklerini yönetip kendi kararlarını Çin’den bağımsız almak istiyorlar.

Bu ülkelere ilk eleştiriyi 1990’da Nobelli ekonomi profesörü Krugman, salt çabaya ve ter dökmeye dayalı bir model olarak, “Terli büyüme modeli” diye tanımlayarak işin sonu çıkmaz demişti. Oysa, Asya Kaplanları 1960-90 arasında iki haneli büyümeleriyle dünyaya parmak ısırtmışlardı. 2020’de Kore’nin kişi başına milli gelirde Japonya’yı geçmesi bekleniyor. Hong Kong’un ise ABD’nin üstünde olacağı tahminleri yapılıyor. Buna karşılık Asya Kaplanları’nın geleceği açısından önümüzdeki dönemde cevaplaması gereken dört soru olduğu belirtiliyor:

- Eşitsizlikler nasıl aşılır?

- Ekonomik verimliliğin sürekliliği nasıl sağlanır ve nasıl artırılır?

- Yaşlanan nüfusa karşı önlemler nasıl alınır?

- ABD ile Çin arasındaki denge nasıl oluşur, Asya Kaplanları’na etkisi ne olur?

Ama asıl yanıtlanması gereken soru, “İştahlı büyüme döneminden refah dostu büyümeye nasıl geçilir?”

Bu soruyu sormamın nedeni, büyümenin uzun soluklu ve nimetlerin sağlıklı/ eşitlikçi dağılımının yapılması zorunluluğundan. Çünkü, sadece küçük bir azınlığın küfesini doldurmak için bütün bu zahmetlere katlanılması doğru görülmüyor.

Büyüme ve demokrasi konusundaki iki sava da değinmeliyim. Prof. Barro, “Fazla demokrasi büyümenin ritmini bozuyor” derken, Daron Acemoğlu, “Gelişmiş demokrasi kişi başına geliri yüzde 20 artırır, sosyal huzursuzlukları da ortadan kaldırır” diyor. Bakalım Asya Kaplanları’nın geleceği bu sorulan sorular ışığında ne yönde gelişip evrilecek.

Henüz bu içeriğe yorum yapılmamış.
İlk yorum yapan olmak ister misiniz?
Yorum yapmak için tıklayınız
Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
VEDA 03 Kasım 2023