Eti Alüminyum, yeni yatırımlarla savunma sanayisini güçlendirecek

Türkiye’de tek birincil alüminyum entegre tesisini Konya Seydişehir’de kuran Eti Alüminyum, yeni yatırımlarla yol haritasına yön veriyor. Şirket, Türk sanayisinin önemli ürünlerinden alüminyumu 75 ülkeye ihraç ediyor.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
Eti Alüminyum, yeni yatırımlarla savunma sanayisini güçlendirecek

SANİYE BULDUK /KONYA

Cengiz Holding çatısı altında, küresel bir marka olarak faaliyetlerini sürdüren Eti Alüminyum, Türk sanayisinin başrol oyuncuları arasında yer alıyor. Üretime başladığı günden bu yana yenileme, kapasite artırımı ve teknoloji ekseninde 700 milyon doları aşan yatırımlara imza atan şirket, pazardaki öncü konumunu da her geçen gün güçlendiriyor. Tüm bu yatırımlar sayesinde bugün, Türkiye'de madenden son ürüne kadar üretim yapabilen tek entegre tesise sahip olan Eti Alüminyum’un Genel Müdürü Mehmet Arkan, EKONOMİ Gazetesi’ne yaptığı açıklamalarda üretilen ürünlerin, dünyanın 75 ülkesine ihraç edildiğini belirtti.

Pazarın yüzde 10’unu karşılıyor

Hafif, dayanıklı ve fonksiyonel olmasıyla, günümüzün en önemli mühendislik malzemelerinden biri olan ve savunma sanayisinin ana hammaddelerinden olan alüminyum, kimyadan sanayiye, seramikten otomotive, havacılıktan inşaata kadar geniş bir kullanım alanına sahip. Tüm dünyanın ihtiyaç duyduğu bu ürünü Konya Seydişehir’deki tesislerinde üreten Eti Alüminyum, Türkiye’nin alüminyum ihtiyacının yüzde 10’unu tek başına karşılıyor. 82 bin tonluk alüminyum üretimiyle her yıl 250 milyon dolarlık ithalatın önüne geçerek cari açığın kapanmasına önemli katkı sağlayan şirket, bu üretim gücüyle, 1.700 kişiye istihdam sağlıyor.

12 milyon metrekarelik toplam alana kurulu tesiste yapılan üretimle hem ülkemize hem de küresel arenaya katma değerli üretim sağlayan şirket, Türk savunma sanayii için devrim niteliğinde yatırımlara imza atıyor. Özellikle hammaddenin arz güvenliğini sağlayacak ürünler üretmeye odaklandıklarını anlatan Eti Alüminyum Genel Müdürü Mehmet Arkan, “3 milyar liralık yatırımla yapımına devam ettiğimiz haddehanede sıcak ve soğuk hadde üreterek her yıl yaklaşık 600 milyon dolarlık ithalatın önüne geçmeyi hedefliyoruz. Ülke ekonomisine katkı sağlayacak yeni tesisimizde ilk ürünleri 2025 yılında almayı planlanıyoruz. İlk etapta 100 bin tonluk üretimle başlayacak olan haddehane, daha sonra 200-250 bin tona çıkabilecek kapasiteye ulaşacak üretim gücü sayesinde, cari açığın kapanmasına 350 milyon dolarlık destek sağlayacak” dedi.

İlkleri hayata geçiriyor

Yerli üretimi artıracak önemli bir yatırıma daha imza attıklarının altını çizen Arkan sözlerini şöyle sürdürdü: 

"Yaptığımız yatırımlarda birincil hedefimiz, ülkemizin ihtiyacı olan nitelikli ürünlerin üretimini Türkiye’de yapabilir hale gelmek. Bu vizyonla, sektörde bir ilkin daha öncüsü oluyoruz.  Türk savunma sanayisi için büyük öneme sahip olan ve tamamı Türk mühendisler tarafından geliştirilen özel alümina ünitesi sayesinde yıllık 40 bin tonluk üretim kapasitesine ulaşmayı hedefliyoruz. Türkiye’de  ilk kez üretilmeye başlanacak özel alümina, çok yüksek sıcaklıklara dayanması ve 2 bin derecelerde bile erimeyen özelliğinin yanı sıra hafif ve esnek oluşuyla da kullanılan sektör sayısını çeşitlendiriyor. Bu önemli yatırımla birlikte ülkemizin özel alümina ihtiyacını karşılayıp dışa bağımlılığını azaltmakla kalmayacağız; aynı zamanda rekabetçi gücümüzü artırarak Türkiye’nin alüminyumda ihracat gücünü de yukarıya taşıyacağız.”

Yeşil alüminyum dönemi

Tüm iş süreçlerinde ‘sürdürülebilirlik’ konusunu odağa aldıklarını belirten Mehmet Arkan, “Yeni yatırımlarımızı hayata geçirirken, Ar-Ge kadar sürdürülebilirlik yaklaşımımızı da merkeze alıyoruz. Bu yaklaşımda en temel hedefimiz ‘Yeşil Alüminyum.’ Bu hedefe ulaşabilmek için tesisimizin bulunduğu araziye 165 MW kurulu güce sahip 350.000 güneş paneli kurduk. Güneş kaynaklı enerji yatırımlarımızı artırmayı planlıyoruz. Oymapınar Hidroelektrik Santralı’yla birlikte üretimde kullandığımız tüm elektriği, artık yenilenebilir kaynaklardan sağlıyoruz. ‘Sıfır atık’ konusunda ise Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’yla birlikte çalışıyoruz. Tüm faaliyetlerimizde “Sanayi Kaynaklı Hava Kirliliği Kontrolü Yönetmeliği’nde belirtilenden çok daha iyi bir seviyeye ulaştığımızı söyleyebilirim. Türkiye’nin alüminyumdaki gücünü daha yukarılara taşımak gibi bir hedefimiz var elbette ancak öncelikli olarak bu hedefi faydalı ve çevreci üretimle gerçekleştirmek istiyoruz” diye konuştu.