‘Pelet’ ile başardı, kedi kumu ve dermokozmetik ürünlere yöneldi

Kömüre alternatif olarak defne ağacı dallarından ‘pelet’ üretip, 2021’de“Türkiye’nin kadın girişimcisi” seçilen Ayşegül Taşkıran, iş dünyasındaki yolculuğuna farklı yeni ürünlerle devam ediyor. Yaşadığı Antakya’da depremin olumsuz etkileri ile mücadele eden Taşkıran, yeni dönemde kedi kumu ve dermokozmetik alanlarına yöneldiğini, bu ürünlerde de defne ağacını hammadde olarak kullandığını söyledi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
‘Pelet’ ile başardı, kedi kumu ve dermokozmetik ürünlere yöneldi

Eray ŞEN/HATAY

Ayşegül Taşkıran pelet ile başlayan girişimcilik hikayesini ve hedeflerini EKONOMİ’ye anlattı. Ailesinin defne yapraklarını kurutup satarak geçimlerini sağladığını belirten Taşkıran, “Çocukluğum defne ağaçları, defne yaprakları ile iç içe geçti. Ailemin küçük kurutma seralarında başladığı iş, gelişerek kendi fırınlarımızda devam etti. Yaprak kurutma kapasitemiz zamanla çok arttı. Aynı zamanda atık dal kısmı da artarak yük olmaya başladı. Dalları ekmek tandırlarına yakacak olarak bedava veriyorduk” dedi.

“Pelet düşüncesi bir yangınla başladı”

Bir gün kurutma fırınlarında elektrik kaçağından yangın çıktığını anlatan Taşkıran, şöyle devam etti: “Dört günde söndüremedik. Sonunda alevler söndü ama kurutma fırınlarımızın elekli tabanının altında defne dalları kor gibi yanmaya devam etti. Bu olay bende bir iş fikri ortaya çıkmasını sağladı. Atıkları ne yapalım diye araştırdım, pelet yakıtının varlığını öğrendim. Karadeniz’de fındık kabuğunun atıklarından pelet yapılıyordu. Avrupa’da da üretildiğini öğrendik ancak defne dalından üretim hiç yoktu. Ayrıca ürün hem iklim krizi açısından önemli hem de enerji krizine alternatif oluşturuyordu. Bu ürünün yurt dışında çok revaçta olacağını, daha değerli hale geleceğini gördük ve fabrikayı 2017 yılında kurduk.”

“İki yıl yanımda bir çuvalla yaşadım”

İlk dönemde prototip bir makine ile deneme-yanılma yöntemiyle üretim yaptıklarını belirten Taşkıran, “Ürünü analize gönderdik, değerler Avrupa’daki bir pelet yakıtının değerlerine çok yakın çıktı. Böylece bir yandan üretime, bir yandan kömüre alternatif olduğumuz için kömür kullanılan pazarları araştırmaya başladık. Geniş bir kullanım alanı olduğunu gördüm; çimento fabrikaları, ekmek fabrikaları, mandıralar, seralar, tavuk çiftlikleri kullanıyordu. Bu sektörlerde faaliyet gösteren işletmelere tek tek gidip ürünümüzü tanıttım. İki yıl yanımda bir çuvalla yaşadım. İnsanları ikna etmekte çok zorlandım. Zamanla inanmaya başladılar” diye konuştu.

“Günlük üretim 1 tondan 20 tona çıktı”

Kömür ve pelet yakıtını kıyaslayan Taşkıran, şunları söyledi: “Bir kilo kömür ile bir kilo pelet yaktığınız zaman, kömürden geriye bir kilo taş, peletten ise bir avuç kül kalır ki bu da toprakta yeniden kullanılabilir, çünkü üretim sürecinde hiç kimyasal bağlayıcı kullanmıyoruz. Ürünü nem oranını tutturarak, yüksek sıcaklık ve basınç altında elde ediyoruz. Doğal bir yakacak. Dolayısıyla kömürün yerine bu ürünü kullanan bir daha vazgeçemez. Bir ton ile başladık, şu anda günlük üretim kapasitemiz 20 ton. Defne dalı ile çıktığımız yolda çam ağacı atıklarını da yapmaya başladık. Türkiye’de ürün göndermediğim çok az il kaldı. Yurt dışına İtalya, Lübnan, Finlandiya gibi ülkelere de gönderiyorum.”

“Defne hammaddesinden iki yeni markam var”

Alternatif enerji alanında katı yakıt üretimi yaptığı ‘Defne Pelet’ firmasının ardından yine defne ağacının dallarını ve yapraklarını hammadde olarak kullandığı ‘Daphne Cats Litter’ markası ile kedi kumu, ‘Defneden’ markası ile de dermokozmetik ürünler üreten Taşkıran, “Bu dönemde Türkiye’de 50’ye yakın pelet fabrikası kuruldu. İthalat çok arttı. Defne Pelet devam ediyor ancak eş zamanlı olarak kedi kumunu geliştirdim. Başta Avrupa olmak üzere pelet kumlar yurt dışında çok revaçta. Türkiye’de bunun açığı var. Bu nedenle ürüne profesyonel bir yaklaşımla adım attık. Deprem sonrası dönemde hedeflerim; hem kedi kumunu, hem de yeni ortaya çıkan kozmetik ürünleri yaygınlaştırmak. Kozmetikte ilk etapta vücut peelingi, vücut kremi ve saç serumunu üçlü set olarak sunuyoruz. Ürünlerimiz Sağlık Bakanlığından onaylandı” ifadesini kullandı.